1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/834 K: 1986/175 T: 17/02/1986


Kat adedi imar planı ile belirlendiğinden, imar plan değişikliği yapılmadıkça parselasyon planı ile kat adedinin değiştirilemeyeceği

Dava, taşınmazın 6785 sayılı Yasanın 1605 sayılı Yasa ile değişik 42. maddesi uyarınca düzenlemeye tabi tutulmasına ilişkin işlemin iptali isteğiyle açılmış, İdare Mahkemesince, yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapordaki açıklamalar yeterli bulunarak davacıya ait parselin 786 nolu imar adasına isabet eden kısmının mevzuata ve hizmet gereklerine uygun olarak parsellere ayrıldığı gerekçesiyle yapılan düzenlemenin 786 nolu imar adasına ilişkin kısmına yönelik davanın reddine, 785 nolu imar adasının ise 235 ile 438 m2 arasında değişen ve 10 m. lik yoldan da cephe alacak şekilde parsellere ayrıldığı, planda taban alanı katsayısının 0,25 ençok inşaat alanı kat sayısının da 1.00 olarak verildiği, 235 m2 lik bir parselde ancak taban alanı brüt 58,75 m2 olan bir inşaat yapılabileceği, çok küçük kullanma alanı olan böyle bir konut yapılmasına İmar Yönetmeliği imkan vermekte ise de, aile yapısı ve yaşama biçimi sebebi ile genel alışkan lığın bu kadar küçük konut yapmama doğrultusunda olduğu, 785 nolu imar adasının uygun büyüklükte yapı yapmaya imkan verecek şekilde parsellere ayrılırsa şuyulandırmanın azalacağı ve daha değerli parseller oluşacağı, ayrıca 20 m.lik yoldan cephe alan parsellere 4 kat, 10 m.lik yoldan cephe alan parsellere 2 kat verildiği için adanın 10 m.lik yoldan da cephe alacak Şekilde parsellere ayrılmasının uygun olmadığı, adanın 20 m lik yollardan cephe alacak Şekilde parsellenmesinin isabetli olacağı, yapılan düzenlemenin 785 nolu imar adasına isabet eden bölümünün hizmet gereklerine uygun olmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacıya ait 361 ada, 5 sayılı kadastro parselini de kapsayan alanın İmar Kanununun 42.maddesi uyarınca düzenlemeye tabi tutulduğu, düzenleme sonucunda 2178.93 m2 alanlı kadastro parselinden % 25 oranında 544.73 m2. düzenleme ortaklık payı alındıktan sonra kalan yere karşılık 786 adada 494.09 m2.lik imar parselinin müstakil olarak verildiği, 1 sayılı imar parselinden 17.36 m2. 5 sayılı imar parselinden de 22.66 m2 lik pay verildiği, 785 adada 306.84 m2 lik 4 sayılı, 331.86 m2 lik 5 sayılı 235 m2 lik 10 sayılı imar parsellerinin müstakil olarak verildiği, 6 sayılı imar parselinden ç60.66 m2 lik, 9 sayılı imar parselinden de 65.73 m2 lik pay verildiği anlaşılmaktadır.

İdare Mahkemesi kararının davacı tarafından bozulması istenilen davanın reddine ilişkin bölümünde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından davacının bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının davanın reddine ilişkin bölümünün onanmasına, Davalı Belediye Başkanlığının Temyiz istemine gelince;

İdare Mahkemesince, 785 nolu imar adasının çok küçük kullanma alanı olan konutların yapılabileceği, küçük parsellere ayrılmasının hizmet gereklerine uygun olmadığı, ayrıca 20 m.lik yoldan cephe alan parsellere 4 kat, 10 m.lik yoldan cephe alan parsellere 2 kat verildiğinden, adanın 20 m.lik yollardan cephe alacak şekilde parsellenmesinin uygun olacağı gerekçesiyle parselasyon planının 785 nolu imar adası ile ilgili bölümünün iptaline karar verilmişse de; 785 nolu imar adasının imar planına ve imar mevzuatına uygun olarak parsellere ayrıldığı anlaşıldığından ve söz konusu adada (parseller 10 m.lik yoldan da cephe alsa) kat adedi imar planı ile 4 olarak belirlendiğinden, imar planı değişik liği yapılmadıkça parselasyon planı ile kat adedi değiştirilemeyeceğinden bu hususlar dayanak gösterilerek parselasyon planının 785 nolu imar adasıyla ilgili bölümünün iptaline karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenle İdare Mahkemesi kararının, 785 nolu imar adasıyla ilgili parselasyon planının iptaline ilişkin kısmının bozulmasına, uyuşmazlığın niteliği ve dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler dava hakkında karar vermeye yeterli görüldüğünden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2.bendi uyarınca incelenen davanın bu bölümünün de aynı nedenle reddine, karar verildi.