1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1384 K: 1987/404 T: 20/04/1987


Davacının kamulaştırma işleminin iptali istemiyle açtığı davadaki iddiaları taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olduğunun belirlenmesine ilişkin bulunduğundan, bu konuda adliye mahkemesine dava açılması gerektiği.

Dava, taşınmazın Sulama göleti olarak kamulaştırılmasına ilişkin işlemin iptali ile başkasına ödendiği öne sürülen kamulaştırma bededinin kendisine ödenmesi istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 14.maddesinde kamulaştırma işlemine karşı 30 gün içinde idari yargıda dava açılabileceğinin kurala bağlandığı, davacının başkası adına alındığını öne sürdüğü kamulaştırma kararının geri alınarak kendi adına kamulaştırma işlemi yapılması istemiyle 1.11.1983 günlü dilekçeyle Topraksu Ekip Baş Mühendisliğine başvurduğu, daha sonra, 22.5.1984 günlü dilekçeylede Asliye Hukuk Mahkemesinde Kamulaştırma bedelinden dolayı açtığı alacak davasının görev noktasından reddi üzerine görevsizlik kararının tebliği üzerine bu davayı açtığı, davacının kamulaştırma işleminden 1.11.1983 gününde muttali olduğuna göre, öngörülen 30 günlük süre geçirildikten sonra dava açıldığı gerekçesiyle süre aşımı yönünden reddedilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Gerek olay tarihinde yürürlükte bulunan 6830 sayılı İstimlak Kanunu, gerekse 8.11.1983 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununda taşınmazın mülkiyetine ilişkin uyuşmazlıkların çözümünün adli yargı yerlerine ait olduğu belirtilmiştir.

Olayda, arazinin onaylı projesi uyarınca Sulama Göleti yapılmak amacıyla İl İdare Kurulu kararıyla kamulaştırılmasına karar verildiği, kamulaştırılacak bölgede taşınmazları bulunan hak sahiplerine bu karar uyarınca kamulaştırma tebligatlarının yapıldığı, bu sırada davacının taşınmazına bitişik 4050 m2 yüzölçümlü taşınmazın … isimli kişilere ait olduğunun belirlenerek bu kısım için kamulaştırma tebligatının anılan kişilere yapıldığı ve bedelinin de aynı kişiler adına bankaya yatırıldığı, davacının sözü geçen taşınmazdan 3850 m2 sinin kendisine ait olduğunu öne sürerek Asliye Hukuk Mahkemesinde kamulaştırmanın iptali ve kamulaştırma bedelinden dolayı olacak davası açtığı, bunun yanısıra yine adli yargı yerinde taşınmazın kendisine ait olduğunun tesbitini istediği, Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.10.1984 günlü, kararıyla davanın görev noktasından reddi üzerine İdare Mahkemesinde yine Kamulaştırılan taşınmazın kendine ait olduğu kendi adına kamulaştırma kararı alınması gerektiği iddialarıyla bu davayı açtığı temyiz dosyası içerisinde yer alan belgelerin incelenmesinden anlaşılmaktadır.

Bu durumda, davacının bütün iddialarını taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olduğunun belirlenmesi, başka deyişle mülkiyet uyuşmazlığının giderilmesi oluşturduğundan, kamulaştırma işleminin iptali istemine ilişkin bu davada itibar edilmesi olanak dışıdır. Ancak, mülkiyet ihtilafı adli yargı yerinde çözüme ulaştırıldıktan sonra dava konusu idari işlemin İdare Hukuku yönünden idari yargıda incelenebileceği tabiidir.

Belirtilen nedenlerle, davanın süre aşımı yönünden reddine dair temyize konu İdare Mahkemesi kararı sonucu itibariyle yerinde görüldüğünden anılan kararın yukarıda yer alan gerekçelerle onanmasına karar verildi.