Yol fazlası ve davacının parseline bitişik olan yerin, konumu itibariyle başka bir parselle şuyulandırılması mümkün bulunmadığı nedeniyle 3194 sayılı imar kanununun 17.maddesine istinaden davacıya satışı isteminin reddinde isabet bulunmadığı, davacının parseli üzerinde bina bulunmasının satışa engel olmayacağı
İstemin özeti: Davacıya ait … mahallesi, … caddesi 176 ada, 9 parsel sayılı taşınmazın bitişiğindeki yol fazlasının kendisine satılması isteminin reddine ilişkin 14.3.1986/günlü, 260 sayılı belediye encümeni kararının iptali yolundaki … 2. İdare Mahkemesinin 4.3.1987/günlü, E:1986/332, K:1987/116 sayılı kararının, davacının belediye meclisi toplantısında satış isteminden vazgeçtiğini beyan ettiği, köşebaşında bulunan satışa konu yerin yola katılmasının daha uygun olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savcı Düşüncesi: Arsa satışıyla ilgili uyuşmazlık hakkında … 2.İdare Mahkemesi Kararının, davacının sonradan bu yeri almaktan vazgeçtiği yolundaki iddialarla temyizen bozulması istenilmiş ise de; 2577 Sayılı Yasanın 46. maddesi uyarınca İdare Mahkemeleri nihai kararına karşı yapılan temyiz isteminde; öne sürülen hususlar, anılan yasanın 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymadığından, İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince dosyadaki belgeler incelendikten sonra temyiz isteminin süresinde olduğu görülerek işin gereği düşünüldü.
Dava, … mahallesi, … caddesi, 176 ada, 9 parsel sayılı davacıya ait taşınmazın bitişiğindeki yol fazlasının kendisine satılmasına ilişkin istemin reddi yolundaki 14.3.1986/günlü, 260 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince davacının parselinin bitişiğinde bulunan ve daha önce yol sahasında kalan bu kısmın yapılan imar planı değişikliği ile imar hattı içerisine alınarak yol fazlası olarak belirlendiği, müstakil inşaata elverişli olmadığı gibi konumu itibariyle başka bir parsele şuyulandırılmasının da mümkün olmadığı, umumi hizmetlere ayrılan yerler arasında bulunmadığı, imar planı değişikliği yapılırken trafik, teknik ve şehir estetiği yönlerinden gerekli incelemenin yapılmış olmasının tabii bulunması nedeniyle bu sakıncaların da söz konusu olmayacağı, kaldı ki dava konusu kararda bu yerin kiraya verilmesinin kararlaştırıldığı, 3194 sayılı İmar Kanununun 17. maddesinde inşaata elverişli olmayan yol fazlalarının bitişiğindeki bina sahibine bedel takdiri suretiyle satılabileceğinin ve bu şekilde plana uygunluğun sağlanması gerektiğinin açıkca belirtilmiş olması nedeniyle davacının parselinde bina bulunmasının satışa engel teşkil etmediği anlaşıldığından dava konusu belediye encümeni kararında imar mevzuatına uyarlık görülmediği belirtilerek iptal edilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu … 2. İdare Mahkemesinin 4.3.1987/günlü, E:1986/332, K:1987/116 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının ONANMASINA, fazla yatırılan 1.800 lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 13.12.1988/gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞIOY 3194 sayılı İmar Kanununun 17. maddesinde imar planı tatbik sonrası inşaata elverişli olmayan yol fazlalığı olarak hasıl olan 25 m² arsanın bitişiğindeki bina sahibine satımını zorlayıcı bir hüküm bulunmadığı gibi savunmada belirtildiği üzere yola terkinin daha uygun olacağından davanın reddi gerekirken iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla çoğunluk kararına karşıyım.