Evvelce kamulaştırma işlemi ilanen tebliğ suretiyle tebliğ edildiğinden, işlemin kesinleşmesinden sonra yeniden tebligat yapılmasının dava açma süresini yeniden başlatamayacağı.
Dava, taşınmazın bir bölümünün trafo yapımı amacıyla kamulaştırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, taşınmazın 1980 yılında belediye encümeni kararı ile kamulaştırıldığı, 23.4.1981 gününde ilanen tebligat yapıldığı, taşınmazın kamulaştırılması ile ilgili işlemlerin davalı idareye devrinden sonra 1.11.1985 gününde ise davacılara noter aracılığıyla tebligat yapıldığı, oysa 2942 sayılı Yasanın 7.maddesinin 3.bendinde belirtildiği üzere taşınmazın kayıtlı bulunduğu tapu kütüğüne şerh verildikten sonra iki yıl içinde anılan Yasanın 13.maddesine uygun şekilde tebligat yapılması gerektiği, olayda ise belediyece yürütülen kamulaştırma işlemleri Türkiye Elektrik Kurumuna devredildikten sonra tapu kütüğüne verilmiş olan şerh iki yıllık süre geçtiğinden kendiliğinden kalktığı, bu durumda belediye encümenince alınan kamu yararı kararına ve o tarihteki kıymet takdir raporuna dayanılarak 1.11.1985 gününde tebliğ edilmek suretiyle tesis olunan davaya konu kamulaştırma işleminde mevzuata uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptal edilmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasına ilişkin belediye encümeni kararının alındığı tarihte yürürlükte olan 6830 sayılı yasanın 14.maddesinde ve 8.11.1983 gününde yürürlüğe konulan 2942 sayılı yasanın 14.maddesinde, kendilerine tebligat yapılamıyanların tebligat yerine geçmek üzere gazete ile yapılan ilan tarihinden itibaren otuz gün içinde kamulaştırma işlemine karşı dava açabilecekleri belirtilmektedir.
Olayda, belediye encümeni kararıyla, davacıların murisine ait taşınmazın bir bölümünün trafo yeri olarak kamulaştırılmasına karar verildiği, noter kanalıyla tebligat yapılamaması üzerine 23.4.1981 gününde ilanen tebliğ edildiği, ancak kamulaştırma işleminin iptali için yasada öngörülen sürede dava açılmadığı ve işlemin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Dava açma süreleri hak düşürücü süre niteliğindedir ve yasada belirli bir sürenin geçmesi dava hakkını kullanılmaz durumu getirir. Bu nedenle dava açma süresi geçirildikten ve işlem kesinleştikten sonra tebligat yapmış olması dava açma süresini yeniden başlatmayacağından 1.11.1985 günü yapılan tebligat üzerine açılan davada süre aşımı bulunmaktadır.
Açıklanan nedenle işin esasının incelenmesinde isabet görülmediğinden İdare Mahkemesi kararının bozulmasına; 2577 sayılı yasanın 49.maddesinin 2.fıkrası uyarınca davanın reddine karar verildi.
KARŞI OY: Kamulaştırma tarihinde yürürlükte olan 6785 sayılı yasanın 32.maddesin de yer alan; herhangi bir sahanın imar planı esaslarına aykırı amaçlar da kullanılamıyacağı kuralı karşısında, kamulaştırma konusu taşınmazların yürürlükteki imar planlarında belirlenen amaçlar dışında kamulaştırılması mümkün olmadığından, kamulaştırma tarihinde imar planında trafo yeri olarak ayrılmamış olan taşınmazın bu amaç için kamulaştırılmasında mevzuata uyarlık bulunmamaktadır. Bu nedenle, İdare Mahkemesi kararının; yukarıda belirtilen gerekçenin de ilavesi suretiyle onanması gerekeceği oyuyla çoğunluk kararına karşıyım.