1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/622 K: 1987/1163 T: 26/11/1987


6785 sayılı imar kanununun 42. maddesinin uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 32.maddesindeki sıralamaya uyulmaması hususunun düzenlemeye giren alanlardaki iki parselin dışında başka parseller için de söz konusu olup olmadığının ve davacıların paydaşı olduğu parsel üzerindeki etkisinin ne olacağının araştırılması gerektiği

Dava, taşınmazın bulunduğu yörenin 6785 sayılı Yasanın 42.maddesi uyarınca düzenlemeye tabi tutulmasına ilişkin belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince yörede yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, 42.maddenin uygulama yönetmeliğinin 32.maddesinde düzenleme sırasında kamu hizmetlerine ayrılan miktarın düzenlemeye giren alanlar toplamının % 25’inden fazla çıkması halinde, bu miktarın % 25’e düşürülmesi için önce belediye veya diğer kamuya ait arazilerin tahsis edilmesi, bunların yetmemesi halinde maddedeki sıralamaya göre kamulaştırma yapılmasının öngörüldüğü, bu maddeye göre de düzenlemeye giren alandaki 187 ve 188 sayılı parsellerin tümünün öncelikle kamulaştırılması gerekirken bu parsellere birer imar parseli verildiği, böylece sözü edilen maddedeki sıralamaya titizlikle uyulmadığının ortaya çıktığı belirtilmiş, İdare Mahkemesi de raporda yer alan gerekçelerle parselasyon işleminin davacıların parseliyle ilgili bölümünü iptal etmiş, bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden davacılardan birinin yaklaşık 18 m2 diğerinin de 1 m2 lik payı bulunan 724 m2 lik 269 ada, 1 parselin, kamu hizmetlerine ayrılan alanların düzenlemeye giren alanlar toplamına oranı % 65 i bulması nedeniyle doğan kamulaştırma yapma zorunluluğundan ötürü 448 m2 sinin kamulaştırıldığı, kalan 276 m2 sinin % 25 i düzenleme ortaklık payı olarak alındığı ve davacıların paydaşı olduğu kadastro parseline karşılık 3670 ada, 2 sayılı imar parselinin verildiği anlaşılmaktadır.

Görüldüğü gibi davacıların parseldeki payları çok küçük miktardadır ve bilirkişiler 187 ve 188 sayılı parsellerin tümünün kamulaştırılmasının uyuşmazlık konusu parselden yapılacak kamulaştırma miktarında büyük değişiklik yapmayacağını belirtmişlerdir. Bu durumun davacıların parselini etkilememesi halinde, işlemin iptalinin davacılara bir yarar sağlaması söz konusu olmayacağı gibi parselasyon işleminin bütünlüğünü bozucu nitelik taşıyacağından kamu yararına da aykırı düşer.

Bu durum karşısında 42.maddenin uygulama Yönetmeliğinin 32.maddesindeki sıralamaya uyulmaması hususunun düzenlemeye giren alandaki 187 ve 188 sayılı parsellerin dışında başka parseller içinde söz konusu olup olmadığı ve davacıların paydaşı olduğu parsel üzerindeki etkisinin ne olacağı araştırılmaksızın verilen kararda isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.