İmar Kanununun 18.maddesinde, düzenleme ortaklık payının düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların %35 ini geçemeyeceği öngörülmüş bulunmasına karşın belediyece düzenleme ortaklık payının bu oranın altında belirlenemeyeeği gerekçesiyle düzenleme ortaklık payının %35’e tamamlanması için davacıdan arsa karşılığı bir bedel istenmesi konusundaki belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılan davanın idare mahkemesince incelenmesi gerektiği.
Dava, davacı kooperatife ait arsanın imar düzenlenmesine tabi tutulması sonucunda düzenleme ortaklık payı olarak terkedilen bölümün yasada öngörülen %35 oranının altında kalması nedeniyle, eksik alınan arsa karşılığı … nın kooperatifce ödenmesine ilişkin belediye encümeni kararının iptali ile, bu karar uyarınca düzenlenmiş bulunan vergi ihbarnamesiyle tahsil edilmek istenen verginin kaldırılması isteğiyle açılmış, Vergi Mahkemesince, encümen kararı ile tesbit edilen ve vergi ihbarnamesi ile tahsil edilmek istenen paranın vergi, resim ve harç niteliğinde olmayıp 3194 sayılı İmar Kanununun 18.maddesinde gerçekleştirilen arazi ve arsa düzenlenmesinden kaynaklandığı, aynı yasanın 17.maddesinin son fıkrası ve ilgili yönetmeliğin 10.maddesinde bedel takdirleri için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun uygulanacağının belirtildiği ve kamulaştırma kanununun uygulanacağının takdirlerine ilişkin davaların adliye mahkemelerinde çözümlenmesinin öngörüldüğü gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden davacı kooperatifi ait arsada istek üzerine 3194 sayılı İmar Kanununun 18.maddesine göre düzenleme yapıldığı, düzenleme ortaklık payı olmakla bedelsiz terkedilen bölümün yasada belirtieln %35 oranından az olamıyacağı düşünülerek iptali istenen encümen kararı ile terkedilen yerle bu oaranın arasında kalan 686 m2 arsa bedeli karşılığı hesaplanan … liranın kooperatiften alınmasına karar verildiği ve bu karar uyarınca paranın tahsili amacıyla 4.8.1986 günlü, vergi ihbarnamesi düzenlenip tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık konusu paranın, vergi, resim harç ve bunlara benzer nitelik te bir yükümlülük olmayıp İmar Kanununun 18.maddesinin uygulanmasından kaynaklandığı açıktır. Bu madde uyarınca yapılacak arazi ve arsa düzenlemesi ile ilgili yönetmeliğin 10.maddesinin son fıkrasında, imar parsellerinin oluşturulması ve dağıtımından doğan bedel takdirleri ve bu bedellere itiraz biçimlerinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun bağlı olduğu ve sözü geçen yasanın 4.maddesinde de bedele ilişkin davaların adli yargıda çözümleneceği öngörülmüş bulunmaktadır. Ancak dava konusu olayda, yönetmelik hükmünde öngörüldüğü gibi, parselin zemin durumu ve üzerindeki yapının özelliği itibariyle düzenleme ortaklık payı alınamaması ve ilgili kooperatifin onayı ile düzenleme ortaklık payının bedele dönüştürülmesi söz konusu değildir.
Diğer bir anlatımla, uyuşmazlık bedele dönüştürülen bir ortaklık payının miktarından doğmayıp, belediyenin düzenleme ortaklık payının en az %35 olacağı ve bu miktarda bedelsiz arsa terki sağlanmıyorsa farkının ödenmesinin istenmesinden kaynaklanmaktadır. Sonuç olarak ortada bedel uyuşmazlığı ve adli yargıyı ilgilendiren bir durum değil, imar yasasının belediyece yanış yorumlanmasından doğan bir encümen kararı mevcut bulunmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlığın esasını belediye encümeni kararı teşkil ettiğine ve bu karar iptal edildiği takdirde vergi ihbarnamesi adı altında düzenlenen belgenin hukuksal dayanağı kalmayacağına göre davanın idari işlemlerden doğan uyuşmazlıkları çözümlemeye yetkili İdare Mahkemesinde çözümlenmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle temyize konu Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına karar verildi.