1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1988/2573 K: 1990/250 T: 28/02/1990


Belediye hissesinin davacıya satışının davacının kendisine ait konutun değerinin arsa değerinden yüksek olduğundan bahisle söz konusu hisseyi satın almak için davalı idareye yaptığı yazılı başvuru sonucunda gerçekleştiği dolayısıyla olayda 775 sayılı yasada arsa tahsisini düzenleyen maddelerde aranılan şartların mevcut olmaması nedeniyle bu yasaya göre yapılmış bir tahsisten söz etmenin mümkün olmadığı sonucuna varıldığından taşınmazda satış yasağı konmasının mülkiyet hakkını zedeleyici nitelikte bulunduğu

Dava, daha önce hazine adına kayıtlı iken 775 sayılı yasa uyarınca mülkiyeti davacı ile belediyeye geçen taşınmazın belediyeye ait kısmının davacıya satılmasına ilişkin encümeni kararında yer alan davacının bu taşınmazı 20 yıl süreyle satamayacağı yolundaki koşulun kaldırılması istemini, bu koşulun kaldırılmasının belediyenin yetkisi dışında olduğundan bahisle reddeden 13.3.1986/günlü, 17 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmış, idare mahkemesinin 30.12.1986/günlü, E:1986/264, K:1986/682 sayılı kararıyla Medeni Kanunun 935.maddesine göre ilgililerin yazılı muvafakatleri dışında tapu sicilinde yapılacak değişikliklerin Mahkemenin bu konuda bir karar vermesine bağlı olduğu bu nedenle tapu kütüğündeki takyidin kaldırılmasına yönelik istemin reddedilmesin de mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiş, bu kararın temyizi üzerine, Danıştay 6.Dairesinin kararıyla taşınmazın 775 sayılı yasa kuralları uyarınca tahsis edilip edilmediğinin saptanması gerektiği, zira 34.madde uyarınca satış yasağı konmasının ancak mülkiyetin bu yasaya göre intikali halinde mümkün olacağı gerekçesiyle yeterli inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkeme kararı bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyularak bu kez tapu kayıtlarından, mülkiyeti Maliye Hazinesinden 775 sayılı yasa uyarınca davalı idareye geçen taşınmaz hissesinin davacıya anılan yasa gereğince takyitli olarak satıldığının anlaşıldığı, tesis edilen işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

775 sayılı yasanın 34.maddesinde, bu yasa kurallarına göre belediyelerce tahsis olunan arsaların yapıların ve bu arsalar üzerinde yapılan bina ile meydana gelen taşınmazların tahsis tarihinden itibaren 20 yıl süre içinde devir ve temlik olunamayacağı kuralı yer almaktadır. Taşınmazdaki belediye hissesinin davacıya satışına ilişkin belediye encümeni kararının incelenmesinden, belediye hissesinin davacıya satışının, davacının kendisine ait konutun değerinin arsa değerinden yüksek olduğundan bahisle söz konusu hisseyi satın almak için davalı idareye yaptığı yazılı başvuru sonucunda gerçekleştiği dolayısıyla olayda 775 sayılı yasada arsa tahsisini düzenleyen maddelerde aranılan şartların mevcut olmaması nedeniyle bu yasaya göre yapılmış bhr tahsisten söz etmenin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır. Bu durumda, 775 sayılı yasaya göre yapılmayan bir satış işleminde anılan yasanın tahsis amacına aykırı davranışların önlenmesi için getirilen kuralların uygulanarak 20 yıl süreyle satış yasağı konması mülkiyet hakkını zedeleyici bir nitelik taşımakta olup idare mahkemesince mevzuata aykırı olarak konulmuş olan devir yasağının kaldırılması yolunda karar verilmesi gerekirken yukarıda belirtilen hususlar göz önüne alınmaksızın tapu kayıtlarındaki ifadelerle yetinilerek karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenle İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, uyuşmazlığın niteliği ve dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler dava hakkında karar vermeye yeterli görüldüğünden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 2.bendi uyarınca işin esasının incelenmesine geçilerek yukarıda belirtilen nedenlerle dava konusu işlemin iptaline karar verildi.