1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1332 K: 1991/745 T: 10/04/1991


Bilirkişiler, plan değişikliğine konu parsel ile ilgili olarak bu değişikliğin hangi yönleriyle şehircilik ve planlama ilkelerine aykırı olduğunu hiç tartışmaksızın sadece davacıya ait fabrikanın yörenin ekonomisine olumlu katkılarda bulunduğunu vurguladıklarından mahkemece bu rapora dayanılarak karar verilmesinde isabet görülmediği

Dava, taşınmazın fabrika alanından çıkarılarak yol, yeşil alan ve konut alanı olarak belirlenmesi yolunda imar planı değişikliğinin kabulüne ilişkin belediye meclisi kararının iptali dileğiyle açılmış, İdare Mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporuna dayanılarak işlemde şehircilik ve planlama esaslarına uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiş, karar davalı belediye tarafından temyiz edilmiştir.

İmar planları, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan yada sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak, belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla yörenin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanları arasında olan bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konularla sosyal adalet ilkeleri göz önüne alınarak hazırlanmalıdır.

Bu esaslar çerçevesinde hazırlanması gereken imar planlarının yargısal denetiminde de anılan ilkelerin araştırılması zorunluluğu ortadadır.

Olayda ise, İdare Mahkemesince yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda bilirkişilerce düzenlenen ve mahkeme kararına gerekçe oluşturan raporda, dava konusu parsel hakkında getirilen kullanım şekli değişikliğinin hangi yönleriyle şehircilik ve planlama ilkelerine aykırı olduğu hiç tartışılmaksızın sadece davacıya ait fabrikanın yörenin ekonomisine olumlu katkılarda bulunduğu açıklanarak plan tadilatında şehircilik ilkelerine uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Bu durumda, yeterli bir inceleme ve araştırmanın ürünü olmayan anılan bilirkişi raporuna itibar edilmek suretiyle imar planı değişikliğinin iptalinde yasal isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, gerekirse konunun uzmanı bilirkişiler vasıtasıyla yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle karar verilmek üzere eksik incelemeye dayalı temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.