Takdir edilen bedelin tamamının bankaya yatırılmamasının ve bankaya “ikinci bir işarımıza kadar bedelin tediye edilmemesi” yolunda talimat verilmesinin mevzuata aykırı olduğu.
Dava, davacıların taşınmazlarının köprülü kavşak yapımı amacıyla kamulaştırılmasına ilişkin Karayolları Genel Müdürlüğü kararının iptali istemi ile açılmış, İdare Mahkemesince; davaya ait işlem dosyasının incelenmesinden 5539 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanununun 3.maddesine göre bu kanunda yazılı işleri Genel Müdürün, Genel Müdür Yardımcısına yaptırabileceğinden, Genel Müdür Yardımcısının kamulaştırma kararı alabileceği, Anayasasının 46. maddesinin 1.fıkrasına göre Devlet ve kamu tüzel kişilerinin kamu yararının gerektirdiği hallerde, karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını kanunla gösterilen esas ve usullerine göre kamulaştırmaya ve bunlar üzerinde idari irtifaklar kurmaya yetkili oldukları, öte yandan; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 29.maddesinde tapu harcları ve bunun gerektirdiği diğer giderlerin idarece ödeneceğinin kurala bağlandığı, bu hükümlere göre kamulaştırma yapılabilmesi için kamulaştırma karşılığı paranın mal sahibi adına Peşin, kesintisiz ve sınırlamasız olarak bankaya yatırılmasının zorunlu olduğu, bu davada davacıların taşınmazının Zafer Payzın köprü kavşağı sınırları içinde kaldığı için karayolları Genel Müdürlüğünce kamulaştırıldığı, taşınmaza Kıymet Takdir Komisyonunca 43.078.000 lira kıymet takdir edildiği, davacılar adına ise 42.862.610 liranın T.C.Ziraat Bankası Şubesine yatırıldığı, idarece bankçya “ikinci bir işarımız olmadan tediye edilmemesi” yolunda talimat verildiği, bu durumda, davacıların kamulaştırılan taşınmazın bedelinin kesintisiz ve sınırlamasız olarak bankaya yatırılmadığı anlaşıldığından, kamulaştırma işleminde yukarda belirtilen Anayasa ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Hükümlerine uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.