1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/3350 K: 1990/343 T: 13/03/1990


Para cezasının ödeme süresi ve vade günü belirlenmeden ödeme emri düzenlenemeyeceği

Dava, 3194 sayılı Yasanın 42.maddesi uyarınca verilen para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince İmar Kanununun 42.maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyenlere para cezası kesileceği, bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edilebileceğinin kurala bağlandığı, anılan yasada para cezasına karşı yapılan itiraz üzerine Sulh Ceza Mahkemesince verilen kararların kesin olduğunun belirtildiği ancak cezanın ödeme süresi ve vade tarihine ilişkin bir hükme yer verilmediği, öte yandan 6183 sayılı Yasanın 37. maddesinde amme alacaklarının hususi kanunlarda belli edilen zamanlarda ödeneceği, ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Bakanlığınca belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme süresinin son gününün amme alacağının vadesi günü sayılacağı, aynı yasanın 55.maddesinde ise, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağının belirtildiği, bu kurallar karşısında, özel yasalarda ödeme zamanı belli edilmemiş amme alacaklarının kesinleşmesinden sonra idare tarafından ilgilisine ödemeye çağrı yazısı tebliğ edilerek istenmesi bu tebliğden itibaren bir aylık ödeme süresinin beklenmesi, bu sürenin bitiminde amme alacağının ödenmemesi halinde ödeme emri çıkartılması gerektiği, bu nedenle para cezasının ödeme süresi ve vade günü belirlenmeden ödeme emri düzenlenmesinde isabet bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiş, bu karar davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.

Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.