1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/630 K: 1990/234 T: 28/02/1990


Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın ticari sahadan çıkarılarak yol ve meydan olarak belirlenmesini öngören imar planı değişikliğinin mevzuata uygun olmadığının belirtildiği gerekçesiyle işlem mahkemece iptal edilmiş ise de dosyada mevcut plan örneğinin incelenmesinden çok küçük ve yetersiz olan cumhuriyet meydanı ile kentin idari merkezinin genişletilmesinin kamu yararına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun olduğu sonucuna varıldığı

Dava, taşınmazın yol ve meydan yeri olarak belirlenmesine ilişkin imar planı değişikliği işlemi ile taşınmazın bu amaçta kullanılmak üzere kamulaştırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, yörede yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda; sözü edilen taşınmazın 15.8.1975 tarihinde bakanlıkça onanan imar planında ticaret sahasında kaldığı, 3.5.1985/günlü Belediye Meclisi kararıyla bu alanının meydana dönüştürüldüğü fakat bunun 30.9.1985/günlü Bayındırlık ve İskan Bakanlığı yazısıyla mülkiyeti ve yapılaşması dikkate alınmadığı gerekçesiyle reddedildiği, 23.12.985 günlü, meclis kararıyla mezkur ticaret sahasının meydan olarak belirlendiği, burada dikkati çeken hususun belediyenin 3194 sayılı Yasanın verdiği yetkiden hareketle, plan değişikliğinin bakanlıkça reddedilmesinden kısa bir süre içinde yeniden aynı nitelikte plan değişikliği yapmasının olduğu, mevzuatta yeri olmayan gerekçelerle plan değişikliği yapıldığı, imar planı değişikliği tanımına ve bu tanımla getirilen sınırlamalara ters olduğu, kentsel fonksiyonlardan biri olan ticaret sahası kaldırılmış, planla dengelenmiş düzenden birinin bozulmuş olduğu, özetle yapılan plan tadilatı ile imar planı yapım ve değişiklik yönetmeliğinin ilgili 1,6,24/1,24/2,24/3 maddeleriyle belirlenen esaslara riayet edilmediği, buna paralel onaylanan tadilat planında yönetmeliğin ilgili 14. ve 16.maddelerinde belirtilen şekil şartına da uyulmadığı, netice itibariyle kamu yararı açısından uygun olmadığı belirtilmiş, bu raporu dayanılarak imar planı değişikliği işlemi iptal edilmiş ve dolayısıyla dayanağı kalmayan kamulaştırma işlemi hakkında da iptal karar verilmiş, bu karar davalı idarece temyiz edilmiştir.

Dava dosyası içerisinde bulunan 1/1000 ölçekli imar paftaları örneğinin incelenmesinden (plan değişikliğinden önceki durum ile sonraki durumu gösteren paftalar) imar planı değişikliğine konu olan taşınmazların çok küçük ve yetersiz olduğu anlaşılan Cumhuriyet Meydanı ile kentin idari merkezinin (Hükümet-Belediye, PTT vs.) bulunduğu alan içerisinde kaldığı, meydanın mevcut haliyle işlevini yerine getirmediği görülmektedir.

Öte yandan, Meydanlar toplantı ve gösterilerin yapıldığı, ulusal törenlerin düzenlendiği yerler olup, kent merkezlerinde ve kent içi yolların kesiştiği yerlerde kurulmaktadır ve olayda dava konusu imar planı değişikliği ile çok küçük ve yetersiz olan Cumhuriyet alanının genişletilmek suretiyle ihtiyaca uygun hale getirileceği, kentin önemli iki yönetim merkezi olan Hükümet ve Belediye arasında yer alan ticari alanın kaldırılması ile idari merkezler arasındaki kopukluğun giderileceği, kent içi yolların kesiştiği bi alanın meydan olarak düzenlenmesi ile ulaşım sisteminde de rahatlama sağlanacağı anlaşılmaktadır.

Bilirkişi raporunda, meydanın bir trafik meydanı olarak öngörüldüğü, bu nedenle de sorunun kent ulaşım sisteminin bütünüyle ilgili olup, kentin sosyo-ekonomik yapısı, belde gelişimi ve araç sayısı dikkate alınarak yeni bir ulaşım planının yapılması gerektiği belirtilmekte ise de, plan değişikliği ile öngörülen meydanın tamamı ile bir trafik meydanı olmayıp, ulusal törenlerin düzenleneceği bir meydan olduğu, böyle bir plan değişikliği için de esasen kentin tüm planının yeniden düzenlenmesine gerek bulunmadığı açık olup, dava konusu plan değişikliği ile Cumhuriyet Meydanının genişletilmesinin kamu yararına, şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun bir plan kararı olduğu sonucuna varıldığından aksi yöndeki Mahkeme kararında isabet görülmediğinden temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına 2577 sayılı Yasanın 49.maddesinin 2.fıkrası uyarınca işin esasının incelenmesine geçilerek davanın imar planına yönelik bölümünün yukarıda belirtilen gerekçelerle reddine, davanın kamulaştırmaya yönelik bölümüne gelince, 1580 sayılı yasanın 15.maddesinin 31.fıkrası uyarınca beldenin sokak ve meydanlarını plan ve programa uygun olarak tanzim ve ıslah etmekle görevli belediyenin bu görevi yerine getirmek amacıyla imar planı uyarınca yaptığı kamulaştırma işleminde de mevzuata aykırılık bulunmadığından davanın bu bölümünde reddine karar verildi.