1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1989 K: 1991/383 T: 07/03/1991


2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7. maddesi uyarınca konulan şerhin kaldırılması isteminin zımnen reddi yolundaki işlemin idari davaya konu olabilecek bir işlem olduğu.

Dava, davacılara ait, taşınmazlar üzerine konan şerhlerin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7.maddesi uyarınca silinmesi ve buna ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, davacılara ait taşınmazların 1984 ve 1986 yıllarında alınan kararlar ile kamulaştırılmasının öngörüldüğü, bu nedenle tapu kayıtlarına şerh konulduğu, davanın söz konusu şerhin silinmesi istemiyle açıldığı, ortada idari davaya konu olabilecek bir idari işlem bulunmadığı, ancak davacılar tarafından davalı idareye tapu kaydına konan şerhin kaldırılması istemiyle başvurulup, bu başvuru sonucunda tesis edilecek idari işlemlere karşı dava açılabileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7.maddesinde, idarenin kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildireceği… şerh tarihinden itibaren iki yıl içerisinde 13.maddeye göre tebligata başlanılmamış ise bu şerhin sicilden silineceği hükmüne yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; Davacılara ait taşınmazların kamulaştırılmasına ilişkin kararlar uyarınca tapu kayıtlarına şerh konulduğu, ancak kamulaştırma işlemlerinin tebliğ edilmediği, davacıların 23.3.1990 tarihinde Tapu Sicil Müdürlüğüne söz konusu şerhin silinmesi istemiyle başvuruda bulundukları, Tapu Sicil Müdürlüğünce kamulaştırmayı yapan idarenin talebi üzerine şerhin silineceği yolunda işlem tesis edildiği, davacıların temyiz dilekçelerinde davalı idareye muhtelif tarihlerde başvuruda bulunup, cevap alamadıkları beyanında bulundukları anlaşılmıştır.

Bu durumda, 2942 sayılı Yasanın 7.maddesi uyarınca tapu siciline konan şerhin, şerh tarihinden itibaren iki yıl içerisinde tebligata başlanılmaması halinde sicilden silineceği açık olup, davacıların bu doğrultuda talepleri içeren başvuruları bulunmasına ve var olan şerhin sicilden silinmemesine rağmen, ortada idari davaya konu olabilecek nitelikte bi işlem bulunmadığı, istemin idari işlem tesisine yönelik bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.