1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1992/2699 K: 1993/2576 T: 23/06/1993


İmar durumu istemi üzerine verilen cevabın iptali istemiyle açılan davanın mahkemece imar planı değişikliğinin iptali istemi gibi değerlendirilmesinde isabet görülmediği

Dava, davacının taşınmazı için imar durumu verilmesi istemiyle davalı idareye müracaat etmesi sonucunda, Belediye Başkanlığınca düzenlenen İmar durumunun iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, davanın taşınmazın emniyet amirliği ve lojmanları alanı olarak düzenlenmesine ilişkin 11.2.1987/günlü imar planı değişikliği işleminin iptali istemiyle açıldığı kabul edilerek, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Emniyet Genel Müdürlüğünün dava konusu parsele ihtiyacı olmadığı, konut kullanımına ayrılmasının emniyet amirliği ve konut kullanımı ile çelişmeyeceği, ulaşım yönünden sakınca yaratmayacağı gerekçesiyle imar planı değişikliği işleminin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı 9.6.1989/günlü dilekçesi ile taşınmazına imar durumu verilmesi istemiyle davalı idareye müracaat etmiş ve davalı idarece 12.6.1989 günlü yazı ile taşınmazın bulunduğu imar adasında kısmen yapılan parselasyon sonucu, 6788 numaralı parsel adı altında bir parsel oluşturulduğu ve daha sonra aynı adanın tamamını içeren alanda 3194 sayılı Yasanın 18.maddesinin uygulandığı ve uygulama sonucunda 218 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın oluşturulduğu belirtilerek, parselin imar planında Emniyet Müdürlüğü alanında kaldığı ve bu müdürlükçe kamulaştırılması gerektiği yolunda cevap verilmiş, dava ise bu cevabi yazının iptali istemiyle açılmış dava dilekçesinde imar planı değişikliği işlemi ile ilgili herhangi bir iddiada bulunulmamıştır.

Yapıların ruhsata bağlanabilmesi için projeler düzenlemeden önce imar durumunu gösterir capın alınması gerekir. İmar durumu belgesi, taşınmazın imar planındaki kullanımını ve varsa yapılanma şartlarını gösteren belgedir.

Davacının parseli üzerine inşaat yapılabilmek için imar durumu verilmesi istemiyle müracaat ettiği, idarenin cevabi yazısında taşınmazın ada ve parsel numaralarının yeni durumları hakkında bilgi verdikten sonra, imar planında Emniyet Müdürlüğü alanında kaldığını belirtmek suretiyle, parselin imar planındaki durumu hakkında bilgi verdiği, imar durumu istemini reddetmediği anlaşıldığından, İdare Mahkemesince davanın bu kapsamda incelenmesi gerekirken, imar planının iptali davası olarak ele alınıp incelenmesinde yasal isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle temyize konu İzmir 3.İdare Mahkemesinin, 5.2.1992 günlü, 1992/102 sayılı kararının bozulmasına karar verildi.