1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/1333 K: 1994/1194 T: 7.4.1994


Parselasyon uygulaması yapılmadan yol artığı olarak belirlenen ve satışı yapılan yerin hangi parselle birleştirileceği ya da satılabileceği bilinemeyeceğinden bu yerin satış ve birleştirme işlemi hukuka aykırıdır.

İstemin Özeti: Sakarya İdare Mahkemesinin 22.12.1992 günlü, E: 1990/396, K: 1992/707 sayılı kararının, usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbiri bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

Türk Milleti Adına Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: Dava … Mahallesi, 86 pafta, 479 ada, 2 ve 3 sayılı parsellerin yanında bulunan yerin yoldan parsel ihdası ile senetsizden belediye adına tescilinden sonra A ve B olarak iki kısma ifrazı ve A kısmının satılması ile 2-3 no.lu parsellerle tevhidine ilişkin 8.1.1990 günlü, 73 sayılı encümen kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda sonuç olarak, satışı yapılan 1.64 mı lik yerin tamamı 80.91 mı miktarındaki yol boşluğu olan ve imar planında iskan sahası olarak planlanan bölgede yer alan parselden ifraz edilerek teşekkül ettiği, bu yerin imar parseli olarak uygun bir parsel konumunda olmayıp 2 ve 3 no.lu parsellerle tevhidi sonunda bütün olarak uygun bir parsel oluşturduğu, 1.64 m’lik dava konusu taşınmazın 39 ada 2 ve 3 no.lu parsel sahiplerine satışı ve tevhidi 3194 sayılı İmar Kanununa ve 30-L-111 no.lu imar paftasına uygun olarak yapılmış ise de, bu satış ve tevhid işleminin davacıya ait 85 no.lu parsel ile diğer 3 no.lu parselin yola giriş ve çıkışı göz önüne alınmadan geçişi daraltıcı bir şekilde yapıldığı, kalan 1.75 m lik geçişin parsellerin kullanımını kısıtladığı, bu nedenle de 3194 sayılı İmar Kanunun 17.ve 18. maddelerine göre tescil harici yol boşluklarının tamamı ile komşu parsellerin bir bütün halinde şuyulandırılarak, yola cepheli yeni parseller oluşturulmasının daha uygun olacağının belirtildiği, raporda belirtilen hususların Mahkemelerince de aynen benimsediğinden davalı idarece tesis edilen işlemde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyize konu Sakarya İdare Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.

Öte yandan, uyuşmazlık konusu taşınmazların bulunduğu alanda imar planının mevcut olduğu ancak henüz 3194 sayılı Yasanın 18. maddesinin uygulanarak düzenleme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, parselasyon uygulaması yapılmadan yol artığı olarak belirlenen ve satışı yapılan yerin hangi parselle tevhid edileceği veya satılabileceği bilinemeyeceği gibi henüz bu aşamada imar planına uygunluğun sağlanması da mümkün olmadığından bu yerin 39 ada 2 ve 3 sayılı parsel sahiplerine satışı ve tevhidinde 3194 sayılı Yasanın 17. maddesine uyarlık bulunmamaktadır.

Dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu Sakarya idare Mahkemesinin 22.12.1992 günlü, E: 1990/396 K: 1992/707 sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçenin de eklenmesi suretiyle onanmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 7.4.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.