Akaryakıt satış istasyonuna verildiği öne sürülen ancak sahteliği ortaya çıkan ön tesis iznine dayanılarak verilen inşaat ruhsatının geri alınmasında isabetsizlik görülmediği
Dava, inşasına başlanılan akaryakıt satış istasyonuna İstanbul Büyükşehir Başkanlığı’nca verilen ön tesis izin belgesinin geçersiz sayılmasına ilişkin işlem ile bu işleme dayalı olarak Küçükçekmece Belediye Başkanlığınca tesis edilen inşaat ruhsatının iptaline ilişkin işlemlerin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; 87/341 sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Gayrisıhhi Müesseseler Yönetmeliğinin “Tesis İzni” başlığını taşıyan 11.maddesi tanımlandıktan sonra, anılan maddenin sonuncu fıkrasında, “Tesis izni olmayan tesislere ait projelerin tasdiki yapılmaz, İnşaat Ruhsatları verilmez. Hiç bir şekilde yapı ve tesis inşaatına müsaade edilmez…” kuralına yer verildiği, uyuşmazlığa konu tesis izni belgesindeki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen’e ait imzanın şüpheli olduğu iddiası üzerine yaptırılan soruşturma sonucu düzenlenen fezlekenin incelenmesiyle; İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kriminal Polis Labaratuvarı Müdürlüğü Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı tarafından düzenlenen raporda söz konusu imzanın Nurettin Sözen eli mahsulü olmadığı yolunda görüş bildirildiği, anılan durum karşısında, tesis izni hukuken geçerli bir belge niteliğinde kabul etmenin olanaksız olduğu, bu durumda yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 11.maddesinin son fıkrasında tesis izni olmayan tesislere ait projelerin tasdikinin yapılmayacağı, inşaat ruhsatının verilmeyeceği, hiçbir şekilde yapı ve tesis inşaatına müsaade edilmeyeceği hükümleri öngörüldüğünden davalı idarelerce tesis edilen işlemlerde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin iptali istemi ile açılan davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu İstanbul 5.idare Mahkemesinin 16.2.1993 günlü, 1993/148 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.