1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/2999 K: 1993/5418 T: 06/12/1993


Tehlike arz eden bahçe duvarının yapılan bildirime karşın yapılmaması üzerine belediyece yapılması nedeniyle önceden tebliğ edilen ve dava açılmamak suretiyle kesinleşen belediye encümeni kararı üzerine duvar bedelinin % 20 fazlasıyla tahsil edilmesi için ödeme emri düzenlenmesinde isabetsizlik görülmediği

Dava, binanın arka cephesinde yer alan istinat duvarının can ve mal güvenliği açısından tehlike arz ettiği nedeniyle 3194 sayılı yasanın 39.maddesi gereğince belediyece yaptırılarak masrafının % 20 fazlasıyla tahsiline ilişkin ödeme emrinin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince binanın arka cephesinde yer alan ve istinat duvarı vazifesini yapan kademeli taşların bir kısmının bahçe kısmına düştüğünün, can ve mal güvenliği bakımından tehlike arz ettiğinin tespiti üzerine, idarece ilgililerine bahçe duvarının onarılması gerektiğinin bildirildiği, ikinci tespitte de bahçe duvarının onarılmadığının görülmesi üzerine 3194sayılı kanunun 39.maddesi gereğince duvarın belediyece onarılarak % 20 fazlası ile yapı sahibinden tahsiline karar verildiği, buna dair encümen kararı her malike ayrı ayrı tebliğ edildiği, bu encümen kararına karşı davacılar tarafından iptal davası açılmadığı, aynı konuda 3194 sayılı yasanın 42.maddesine göre verilmiş para cezalarına karşı Ankara 5.Sulh ve 1.Sulh Ceza Mahkemelerine yapılmış olan itirazların reddedildiği, belediyece bahçe duvarının onarımı için yapılan masrafın % 20 fazlasıyla hesaplanan miktar her malikten hisseleri oranında ödeme emri ile istenildiği, bu durumda kesinleşmiş bulunan amme alacağı için düzenlenen ödeme emrinde hukuka ve usule aykırılık olmadığı nedeniyle dava reddedilmiş, bu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

Dava konusu işlemin iptali istemi ile açılan davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu Ankara 8.İdare Mahkemesinin 30.3.1993 günlü, 1993/295 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.