İmar yasası alınması öngörülen teknik altyapı bedeline ilişin uyuşmazlıkların çözüm yeri idari yargıdır.
İstemin Özeti: Ankara 2. Vergi Mahkemesinin 18.5.1992 günlü, E: 1991/654, K: 1992/758 sayılı kararının, davacı tarafından talep edilen faiz isteminin reddine ilişkin karar kısmının hatalı olduğu, davalı idare tarafından ise yol harcamalarına katılma payı miktarının 11.120.000 liraya düşürülerek alınmasına ilişkin karar kısmının yerinde olmadığı öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, 3194 sayılı İmar Kanunu`nun 23. maddesi uyarınca Yenimahalle İlçesi Ergazi Çorak mevkiinde, 16553 ada, 1 parselinde kayıtlı arsa üzerine basın ve basımevi inşaatı yapımı için yol katılma payı olarak 88.990.705. lira istenilmesine dair işlemin iptali istemiyle açılmış; vergi mahkemesince, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu`nun 86, 89 ve 90. maddesi hükümleri uyarınca yol katılma payının alınacağı, 3194 sayılı İmar Kanununun 23. maddesine göre iskan hudutları içinde olup da, imar planında beldenin inkişafına ayrılan ve parselasyon alanları tasdik edilmekle bareber henüz alt yapısı yapılmamış yerlerde yapı izini verebilmesi için yasada öngörülen esaslar dahilinde 2464 sayılı Kanunun kuralları esas alınmak suretiyle altyapı bedellerinin alınması gerektiği, bu itibarla dava konusu yol harcamalarına katılma payının İmar Kanununa göre tahakkuk ve tahsilinin mümkün olmadığı, istenilen katılma payı 2464 sayılı Kanun hükümleri uyarınca miktarın 11.120.600.-liraya düşürülerek alınmasına, fazla yatan miktarın iadesine dair yasal faiz isteminin ise vergi hukukunda mükellef hakkında yanlış tarh ve tahakkuka dayalı tahsil edilen verginin geri veriimesinde faiz uygulanacağına dair hüküm bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüyle katılma payı miktarını 11.120.000 liraya düşürülerek alınmasına fazla tahsil edilen 33.375.353 liranın iadesine, faiz isteminin reddine karar verilmiş, bu kararın iptale yönelik kısmı davalı idarece; redde yönelik kısmı ise davacı vekilince temyiz edilmiştir.
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 3410 sayılı Kanunla değişik 6. maddesinde vergi mahkemelerinin;
- a) Genel bütçeye, İl özel İdareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları,
- b) (a) bendindeki konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları çözümleyeceği hükme bağlanmıştır.
Uyuşmazlık; yapı izni isteyen davacı şirketten 3194 sayılı Yasanın 23. maddesine dayanılarak istenilen yol katılma payına ilişkin bulunmaktadır. 3194 sayılı Yasanın 23. maddesinde; altyapısı bulunmayan ve henüz yapılaşma olmamış alanlarda yapılacak yapıların yapı izin belgelerinin verilmelerini bazı koşullara bağlamakta ve idareye teknik alt yapı bedelini ödemeden yapı ruhsatı verilmemesi imkanını sağlamaktadır. Yasanın bu maddesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların vergi mahkemelerinin görev alanına girmediği kuşkusuzdur.
2464 sayılı Belediye gelirleri Kanununun 86. maddesinde belirtilen katılma payı ise yapılaşmış alanlarda yapılan belediye hizmetleri ile ilgili olup bu hizmetlerden yararlanan taşınmaz sahiplerinden tahsil edilmektedir. Burada öngörülen katılma payı; belediyenin maddede sayılan hizmetleri yerine getirilmesi için yaptığı harcamaların karşılığı olup ayrı bir mevzuat hükmüne dayanan ve 3194 sayılı Yasanın 23. maddesinde öngörülen teknik altyapı bedeli ile bir ilgisi bulunmamakta ve bundan doğan uyuşmazlıkların görüm ve çözümü ise İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun yukarıda belirtilen maddesi hükmü gereğince vergi mahkemelerinin görevine girmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirketten istenilen katılım payının 3194 sayılı Yasanın 23. maddesine dayandığı anlaşıldığından uyuşmazlığın görüm ve çözümü idare mahkemelerinin görevine girmekte olup vergi mahkemesince karara bağlanmasında görev itibariyle hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyize konu Ankara 2. Vergi Mahkemesinin 18.5.1992 günlü, E: 1991/614, K: 1992/758 sayılı kararının bozulmasına 28.11.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.