Taksim turizm merkezi sınırları içerisindeki bazı taşınmazlarla ilgili bayındırlık ve iskan bakanlığınca onaylı nazım imar planı ile turizm bakanlığınca onaylı uygulama imar planında mevzuata aykırılık görülmediği
Dava, İstanbul-Taksim Turizm Merkezi sınırları içinde kalan taşınmazlara ait 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin onaylanmasına ilişkin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı işlemi ile aynı taşınmazlara ait 1/1000 ölçekli uygulama imar planının onaylanmasına ilişkin Turizm Bakanlığı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 7.maddesinde ve Turizm Alanlarında ve Turizm Merkezlerinde İmar Planlarının Hazırlanması ve onaylanmasına ilişkin Yönetmelikte, turizm alan ve merkezlerinde 1/5000 ölçekli nazım imar planlarının Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca, nazım imar planına uygun olarak yapılan 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarının ise Turizm Bakanlığınca onanacağı hükmü yer almaktadır.
Her ne kadar, 17.10.1993 günlü, 21731 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 93/4833 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Taksim Turizm Merkezi iptal edilmiş ise de, İdare Hukuku ilkelerine göre, İdari işlemlerin hukuka uygunluk denetimi bu işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuat esas alınmak suretiyle yapılması gerekeceğinden, yukarıda belirtilen tarihe kadar Taksim Turizm Merkezi tespit ve ilanı hakkındaki Bakanlar Kurulu kararının geçerli olduğu ve aynı tarihe kadar tesis edilen idari işlemlerin hukuka uygunluk denetimi yapılırken bu hususun dikkate alınacağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planının Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planının da Turizm Bakanlığınca 2634 sayılı Yasanın 7.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak onandığı ve taşınmazların turizm tesis alanı olarak ayrıldığı anlaşılmakta olup davacı tarafından yapılan yetkisizlik itirazının kabulüne olanak bulunmamaktadır.
Dava konusu 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planı değişiklikleri ile iskan alanında kalan taşınmazlara turizm merkezi fonksiyonu verilmesinde ve mevcut yapıların gabarilerine uymak amacıyla 21.50 m. olan bina yüksekliğinin 24.50 m.ye çıkarılmasında planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verildi.