1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1996/6035 K: 1997/5336 T: 26/11/1997


Parselasyon işleminin müstakil inşaat yapmaya elverişli düzgün imar parselleri oluşturma amacı ile tesis edilebileceği

Aydın İdare Mahkemesinin … günlü, 1996/257 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

Dava, mülkiyeti … Vakfına ait … Caddesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı ve üzerinde cami bulunan … m2’lik taşınmaza ilişkin olarak 3194 sayılı Yasanın 18.maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemine ilişkin … günlü, … sayılı belediye encümeni kararının ve bu işleme yapılan itirazın reddedilmesi yolundaki … günlü, … sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinin, imar sınırı içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazilerin malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirilmesi ve bunların yeniden imar planına uygun ada ve parsellere ayrılması suretiyle inşaata veya diğer kullanım şekillerine uygun düzgün imar parselleri oluşturulması amacıyla tesis edilebileceği, uyuşmazlık konusu olayda, imar planında yol ve yeşil alanda kalan … ada … parsel sayılı taşınmaz ve komşu parselde bulunan ve cami alanında kalan … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda parselasyon işlemi tesis edildiği anlaşıldığından, müstakil inşaat yapmaya elverişli düzgün imar parselleri oluşturma amacı taşımayan ve imar planında umumi hizmet alanına ayrılmış iki ayrı parseldeki payların birleştirilmesi için tesis edilen parselasyon işleminde mevzuata uyarlık görülmediği gerekçesi ile dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiş; bu karar davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.

Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu Aydın İdare Mahkemesinin 19.3.1996 günlü, 1996/257 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının ONANMASINA, karar verildi.