Danıştay 6. Dairesi E: 1997/1618 K: 1998/3921

Bina yüksekliğinin artırılmasına ilişkin imar planı değişikliklerinde sokak siluetinin dikkate alınması ve aynı sokaktan cephe alan parsellere eşit yükseklik getirilmesinin şehircilik ilkelerine uygun olduğu.

İstemin Özeti: İstanbul 3.İdare Mahkemesinin 27.11.1996 günlü, E: 1996/161 K:1996/1403 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava. … pafta. … ada. … parsel sayılı taşınmazın 15.50 metrelik bina yüksekliğinin 18.50 metreye çıkartılması için imar planı değişikliği yapılması yolundaki davacı isteminin reddedilmesine ilişkin 9.4.1991 günlü, 444 sayılı Büyükşehir Belediye Meclisi kararının iptali istemiyle açılmış; idare mahkemesince: Danıştay Altıncı

Dairesince verilen 6.10.1994 günlü. E:1994/685, K:1994/3378 sayılı bozma kararına uyularak, bilirkişilerden alınan ek raporun dosyada bulunan bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu taşınmazın dar uzun bir dikdörtgen olan 939 numaralı imar adasının dar kenarında yer aldığı, bu imar adasının bir yönünde 1.50 metre diğer yönünde ise 18.50 metre yükseklik ile tanımlandığı, bu iki farklı yüksekliği birbirinden ayıran kademe hattının ise dava konusu 21 parsel sayılı taşınmaz ile ona bitişik ve köşe başında yer alan 20 parsel sayılı taşınmaz arasından geçtiği, uyuşmazlık konusu taşınmaza diğer yönden bitişik olan ve adanın dar cephesinde yer alan 22.23 ve 24 parsel sayılı taşınmazlarda ise eski eser olarak tescilli binalar bulunduğu, bu binaların emlak istimlak müdürlüğünün 89/2744 sayılı gabari etüdüne göre 21.M metre yüksekliğe sahip olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlık konusu taşınmazın bir tarafında imar planı ile yüksekliği 18,50 metre olarak öngörülmüş bulunan 20 parsel sayılı taşınmaz diğer tarafında ise yüksekliği 21,44 metre olan eski eser tescilli yapı bulunduğu, sokak siluetinin devamlılığı açısından parsele 18,50 metre yükseklik verilmesinin uygun olacağı ve bu durumun bölgeye getireceği yoğunluğun şehircilik ve planlama esasları ile kamu yararına aykırılık teşkil etmeyeceği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare Vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava konusu işlem parselin cephe aldığı sokağın devamında ve çevredeki emsal sokaklarda mer’i planda verilen bina yüksekliklerinin H=15.50 metre olması nedeniyle parsel ölçeğinde irtifa arttırımının plan bütünlüğünü bozacağı gerekçesiyle tesis edilmiştir.

Dairemizce verilen 6.10.1994 günlü bozma kararımızda da. uyuşmazlık konusu 939 ada, 21 parsel sayılı taşınmazın cephe aldığı sokak ve çevresinin 15.50 metre yine bu adanın kuzeyinde bulunan imar adalarında da 15.50 metre bina yüksekliğinin öngörüldüğü, dava konusu parsele 18,50 metre bina yüksekliğinin plan değişikliği suretiyle getirilmesi durumunda 15.50 metre bina yüksekliğini öngören çevredeki imar adalarındaki parsel sahiplerinin de bu yönde istemde bulunmaları durumunda taşınmazın bulunduğu bölgeye yeni yoğunluk getirileceği belirtilmiştir.

Dairemizce verilen ara kararları üzerine idarece gönderilen imar planı paftalarının incelenmesinden, yörede bina yükseklikleri belirlenirken sokak öel11klerinin göz önünde tutulduğu; aynı sokaktan cephe alan parsellere karşılıklı olarak eşit yükseklik getirilmesi suretiyle sokak silueti açısından devamlılık sağlandığı dava konusu parsele komşu olan, köşe başında bulunan ve 18,50 metre yükseklik verilmiş olan 20 parsel sayılı taşınmazın yan yoldan (… Sokağından) cephe aldığı ve bu sokağın her iki yanında sokak boyunca 18.50 metre yükseklik getirilerek sokak silueti açısından bir bütünlük sağlandığı; dava konusu 21 parsel sayılı taşınmazın ise … Bey Sokağından cephe aldığı ve bu sokak boyunca karşılıklı olarak 15.50 metre yükseklik getirilerek yine sokak siluetinin devamlılığının sağlandığı anlaşılmaktadır. İdare mahkemesi kararında, komşu 22,23,24 parsel sayılı eski eser tescilli taşınmazların 21,44 metre yüksekliğe sahip olduğu belirtilmekte ise d, “eski eser” tescili nedeniyle farklı bir mevzuata tabi olan ve korunması gereken bu yapıların yüksekliğinin sokak boyunca belirlenmiş bulunan bina yükseklikleri için emsal teşkil etmesi ve belirleyici olması mümkün değildir.

Bu durumda, farklı bir sokaktan cephe alan parselin bina yüksekliğinden ve eski eser tescilli yapıların bina yüksekliğinden bahisle dava konusu parselin yüksekliğinin arttırılması ve bunun parsel bazında yapılması şehircilik ve planlama ilkelerine uygun bulunmamıştır. Sokak bütününde karşılıklı olarak bina yüksekliği açısından sağlanmış olan uyumun bozulmasına yol açacak bu düzenlemenin çevresi için de kötü bir örnek teşkil edeceği, yoğunluğun artmasına yol açacağı ve kamu yararına da aykırı olacağı sonucuna varılmış, dava konusu işlemin iptali yolundaki idare mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle İstanbul 3. İdare Mahkemesinin 27.11.1996 günlü, E:1996/161, K:1996/1403 sayılı kararının bozulmasına dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 15.9.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.