1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 1999/5104 K: 2001/576 T: 16/01/2001


Belediye meclisince kabul edilen imar planları bir ay süreyle askıya çıkarılarak ilan edilmesi suretiyle kesinleşeceğinden ilan edilmeyen imar planının davacı yönünden kesin ve uygulanabilir nitelikte olmaması nedeniyle davanın reddi gerekirken süreaşımı yönünden reddinde isabet bulunmadığı

İstemin Özeti: … İdare Mahkemesinin … günlü, … sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, … İli, Merkez, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin imar planı değişikliğinin kabulü yolundaki … günlü, … sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, dava konusu taşınmazın meslek lisesi yapılmak üzere 18.2.1991 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis edildiği, 15.11.1991 günlü belediye meclisi kararıyla imar paftasında park ve ortaöğretim alanı olarak düzenlenen taşınmazın ortaöğretim alanının 50 metre cephe sağlanacak şekilde büyütülmesine karar verildiği, … günlü, … sayılı belediye meclisi kararıyla parselin … m2’lik kısmının park ve otopark, … m2’lik kısmının ise okul alanı olarak belirlenerek imar planı değişikliği yapıldığı, söz konusu plan değişikliğine karşı dava açıldığı gerekçesiyle dava konusu 23.10.1998 günlü, 1998/71 sayılı belediye meclisi kararı ile 15.11.1991 günlü belediye meclisi kararında kabul edilen imar planındaki duruma uygun tadilat yapıldığı, 21.8.1998 günlü, 1998/53 sayılı belediye meclisi kararının iptali istemiyle açılan E:1998/880 sayılı dosyada 3.11.1998 tarihinde mahkemede kayda giren … Belediyesi’nin 1.savunmasında 21.8.1998 günlü, 1998/53 sayılı belediye meclisi kararının … günlü, … sayılı belediye meclisi kararı ile iptal edildiğinin belirtildiği, söz konusu savunmanın 10.11.1998 tarihinde davacı … Valiliği’ne tebliğ edildiği, dava konusu, imar planı değişikliğinin … Valiliği tarafından 10.11.1998 tarihinde öğrenildiği anlaşıldığından bu tarihten itibaren idari dava açma süresi içinde ya da idari dava açma süresi içinde başvuruda bulunarak başvurunun reddi ya da reddedilmiş sayılması halinde başvuru tarihine kadar geçen süreyi de hesaba katmak suretiyle kalan süre içinde dava açılması gerekirken 22.3.1999 tarihinde açılan davada süreaşımı bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı İmar Kanununun 8.maddesinin (b) fıkrasında; “İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar. Kesinleşen imar planlarının bir kopyası Bakanlığa gönderilir” hükmü yer almaktadır.

İdari bir İşlemin hukuksal sonuçlar yaratabilmesi ve dava konusu edilebilmesi için kesinleşmesi gerekmektedir. Nitekim 2577 sayılı Yasanın 14.maddesinin 3/d bendinde de idari davaya konu olabilecek işlemlerin kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemler olması gerektiği öngörülmüştür.

Belediye meclisince kabul edilmekle yürürlüğe girdiği 3194 sayılı Yasanın 8’inci maddesinde belirtilen imar planlarının kesinleşmeleri için aynı madde hükmü uyarınca bir ay süreyle askıya çıkarılmak suretiyle ilan edilmeleri gerekmektedir

Dava konusu olayda ise uyuşmazlığa konu imar planı değişikliğinin onay tarihinden itibaren ilan edilmediği dolayısıyla ortada davacı yönünden kesin ve uygulanabilir nitelikte bir imar planının bulunmadığı anlaşıldığından İdare Mahkemesince davanın bu nedenle reddi gerekirken süreaşımı nedeniyle reddi yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesinin … günlü, … sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 16.1.2001 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

AZLIK OYU:. 3194 sayılı İmar Kanununun 8.maddesinin (b) fıkrasında; “İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar” hükmüne yer verilmiştir.

Yasa hükmüne göre imar planları belediye meclisince onandığı ondan itibaren uygulanabilecek bir idari işlem haline gelmektedir. Planın bu tarihten itibaren yürürlüğe gireceğinden kastedilen husus budur.

İdari nitelik kazanarak yürürlüğe girmiş olan imar planlarının bir ay süreyle ilan edilmesi ilgililere plana itiraz edilebilme imkanı sağlanması içindir. Bu idari itirazın nasıl karara bağlanacağı, yasa maddesinde ayrıca gösterilmiştir. Bu itirazın belediye meclisince kabul edilmesi planının tamamının değil itirazcı ile ilgili kısmının tadili sonucunu doğurabilir.

Bu durumda böyle bir idari itiraz hakkının sağlanması için bir ay ilan edilmesinin öngörülmüş olması belediye meclisince onanmış ve yürürlüğe girmiş bulunan imar planının kesinleşmesini ve uygulanmasını engellemeyeceği gibi salt bu nedenle iptalini de gerektirmez.

Uyuşmazlıkta, belediye meclisince onaylanması tarihinde yürürlüğe girmiş bulunan planın öğrenilmesi veya uygulanması üzerine yasada öngörülen süreler geçirildikten sonra açılmış bulunan davada süre aşımı bulunduğu açık olduğundan davanın bu nedenle reddine ilişkin idare mahkemesi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır.

Mahkeme kararının onanması gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.