1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2001/6820 K: 2003/803


Cami binaları, kamunun ortak kullanımına ayrılmış olmakla birlikte resmi bina değil, umumi bina tanımı içinde yer aldığından, dava konusu imar planının 3194 sayılı yasanın 9. maddesi uyarınca Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanmasında yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı

Davanın Özeti: … İli, … ada. … parsel sayılı taşınmazın cami ve müştemilat alanı olarak belirlenmesi yolundaki Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 15.10.1996 gününde resen onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin davalı idarenin 3194/9. maddesi uyarınca plan yapmaya yetkili olmadığı, dava konusu işlemde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı ileri sürülerek iptali istenilmektedir.

Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi: 1/1000 ölçekli imar planlarını yapma yetkisinin yalnızca İlçe belediyelerine ait olması, dava konusu işlemin 3194 sayılı Yasanın 9. maddesinde belirtilen konulara ilişkin bulunmaması ve yine aynı maddede öngörülen birden fazla belediyeyi ilgilendiren imar planlarının yapılmasında çıkabilecek ihtilafların halledilmesi kavramının büyükşehir ve ilçe belediyelerini kapsamaması nedeniyle, davalı Bakanlık tarafından tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Bu nedenle, dava konusu işlemin iptal edilmesi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcı Düşüncesi: Dava, … İli, … Mahallesi, … ada … parsel sayılı taşınmazın cami ve müştemilat alanı olarak belirlenmesine ilişkin 15.10.1996 gününde Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca resen onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama İmar planı değişikliğinin iptali istemi ile açılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanununun 9. maddesinin 1. fıkrasında “Bakanlık gerekli görülen hallerde, kamu yapıları ile ilgili imar planı ve değişikliklerinin, umumi hayata müessir afetler dolayısıyla veya toplu konut uygulaması veya Gecekondu Kanununun uygulanması amacıyla yapılması gereken planların ve plan değişikliklerinin, birden fazla belediyeyi ilgilendiren metro politen imar planlarının veya içerisinden veya civarından demiryolu veya karayolu geçen, hava meydanı bulunan veya havayolu veya denizyolu bağlantısı bulunan yerlerdeki imar ve yerleşme planlarının tamamını veya bir kısmını, ilgili belediyelere veya diğer idarelere bu yolda bilgi vererek ve gerektiğinde işbirliği sağlayarak yapmaya, yaptırmaya, değiştirmeye ve resen onaylamaya yetkilidir” hükmü ile 3. fıkrasında “Bir kamu hizmetinin görülmesi maksadı ile resmi bina ve tesisler için imar planlarında yer ayrılması veya bu amaçla değişiklik yapılması gerektiği takdirde, Bakanlık, Valilik kanalı ile ilgili belediyeye talimat verebilir veya gerekirse imar planının resmi bina ve tesislerle ilgili kısmını resen yapar ve onaylar” hükmü ile 4. fıkrasında “Bakanlık birden fazla belediyeyi ilgilendiren imar planlarının hazırlanmasında, kabul ve onaylanması safhasında ortaya çıkabilecek ihtilafları halleder, gerektiğinde resen onaylar” hükmü yer almıştır.

Diğer taraftan Belediye ve Mücavir Alan Sınırları İçinde ve Dışında Planı Bulunmayan Alanlarda Uygulanacak İmar Yönetmeliğinin 4, maddesinin 5. bendinde “Resmi Bina, Genel, Katma ve Özel bütçeli idarelerle, il özel lidaresi ve belediyeye veya bu kurumlarca sermayesinin yarısından fazlası karşılanan kurumlara, kanunla veya kanunun verdiği yetki ile kurulmuş kamu tüzel kişilerine ait bina ve tesisler” olarak, 6. bendinde ise “Umumi bina; köy konağı, köy kahvesi ve lokantası gibi köy ortak yapıları hariç imar planı kararı ile yapılabilecek kamu hizmeti için kullanılan resmi binalarla, ibadet yerleri, özel eğitim, özel sağlık tesisleri, sinema, tiyatro, opera, müze, kütüphane, konferans salonu gibi kültürel binalar ile gazino, düğün salonu gibi eğlence yapılan, otel, özel yurt, işhanı, büro, pasaj, çarşı gibi ticari yapılar, spor tesisleri, genel otopark ve buna benzer umuma ait binalar” olarak tanımlanmıştır.

Yukarıda yer alan hükümler uyarınca resmi bina ve tesisler için İmar planında yer ayrılması veya bu amaçla değişiklik yapılması konusunda Bayındırlık ve İskan Bakanlığının yetkisi olduğu, umumi bina kapsamında olan cami ve müştenilat alanı konusunda ise yetkisinin bulunmadığı kuşkusuzdur.

Dava dosyasının incelenmesinden, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği konusunda … Belediye Başkanlığı ile … Büyükşehir Belediye Başkanlığı arasında anlaşmazlık olduğundan bahisle, dava konusu işlem ile … ada … parselin cami ve müştemilat alanı olarak belirlenmesine resen karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, umumi bina kapsamında kalan cami ve müştemilat alanı konusunda yetkisi bulunmayan Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca resen plan değişikliği yapılmasında mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.

Her ne kadar davalı idarece, Büyükşehir Belediyesi ile … Belediyesi arasında İhtilaf mevcut olduğundan 3194 sayılı Kanunun 9. maddesinin 4. fıkrası uyarınca yetkinin kullanıldığı belirtilmekte ise de,anılan maddede öngörülen yetkinin Büyükşehir Belediyesi ile İlçe Belediyesi arasındaki anlaşmazlıkları kapsamadığı açıktır.

Diğer taraftan, uyuşmazlık konusu taşınmazı da kapsayan alanın cami alanı olarak belirlenmesine ilişkin 22.6.1995 gün ve 462 sayıiı … Büyükşehir Belediye Meclisince kabul edilen 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin Ankara 8. İdare Mahkemesinin 24.4.2001 gün ve E:2000/1101, K:2001/463 sayılı kararı ile iptal edildiğinden 1/1000 ölçekli uygulama imar planının dayanağı da ortadan kalkmış bulunmaktadır.

Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptali gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MÎLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince duruşma için önceden yapılan tebligat üzerine belirlenen 4.2.2003 gününde davacı vekili Av. …’m ve davalı idareyi temsilen Hukuk Müşaviri …’m geldikleri görülerek Savcı katılımıyla duruşma yapıldıktan ve Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten sonra dosyada yer alan bilgi ve belgeler incelenerek işin gereği görüşüldü:

Dava, …, …, … ada, … parsel sayılı taşınmazın cami ve müştemilat alanı olarak belirlenmesi yolundaki Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 15.10.1996 gününde onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle resen açılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanununun 9. maddesinin 1. fıkrasında, Bayındırlık ve İskan Bakanlığının gerekli görülen hallerde, kamu yapıları ile ilgili imar planı ve değişikliklikierinin, umumi hayata müessir afetler dolayısıyla veya toplu konut uygulaması veya Gecekondu Kanununun uygulanması amacıyla yapılması gereken planların ve plan değişikliklerinin tamamını veya bir kısmını ilgili belediyelere veya diğer idarelere bu yolda bilgi vererek ve gerektiğinde işbirliği sağlayarak yapmaya, yaptırmaya, değiştirmeye ve resen onaylamaya yetkili olduğu, 3. fıkrasında bir kamu hizmetinin görülmesi maksadı ile resmi bina ve tesisler için imar planlarında yer ayrılması veya bu amaçla değişiklik yapılması gerektiği takdirde, Bakanlığın, valilik kanalı ile ilgili belediyeye talimat verebileceği veya gerekirse imar planının resmi bina ve tesislerle ilgili kısmını resen yapacağı ve onaylayacağı, 4. fıkrasında da Bakanlığın birden fazla belediyeyi ilgilendiren imar planlarının hazırlanmasında, kabul ve onaylanması safhasında ortaya çıkabilecek ihtilafları halledeceği, gerektiğinde resen onaylayacağı hükme bağlanmıştır.

3194 sayılı İmar Kanununda “kamu yapısı” veya “resmi bina” tanımı yapılmamış, 5. maddenin son fıkrasında, bu Kanunda geçen deyimlerin Bakanlıkça hazırlanacak yönetmelikte tarif edileceği belirtilmiştir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca hazırlanarak 2.11.1985/günlü, 18916 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanan Belediye ve Mücavir Alan Sınırları İçinde ve Dışında Planı Bulunmayan Alanlarda Uygulanacak İmar Yönetmeliğinin 4. maddesinin 5. bendinde ve 3030 sayılı Kanun Kapsamı Dışında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinin 16. maddesinin 20. bendinde Resmi Bina: “Genel, katma ve özel bütçeli idarelerle, i! Özel idaresi ve belediyeye veya bu kurumlarca sermayesinin yarısından fazlası karşılanan kurumlara, kanunla veya kanunun verdiği yetki ile kurulmuş kamu tüzel kişilerine ait bina ve tesislerdir.” şeklinde tanımlanmıştır.

Aynı maddenin 21. bendinde Umumi Bina: kamu hizmeti için kullanılan resmi binalarla ibadet yerleri, özel eğitim, özel sağlık tesisleri, sinema, tiyatro, opera, müze, kütüphane, konferans salonu gibi eğlence yerleri, otel, özel yurt, işhanı, büro, pasaj, çarşı gibi ticari yapılar, spor tesisleri, genel otopark ve buna benzer umuma ait binalar olarak belirlenmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, …, … ada, … parsel, … ada, … parsel … ada, … parsel sayılı taşınmazların ve 7046 sayılı imar adasının bitişiğindeki taşınmazın cami alanı olarak belirlenmesi yolundaki 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planları değişikliğinin onaylanması yolundaki 22.6.1995 günlü, 462 sayılı … Büyükşehir Belediye Meclisi kararının iptali istemiyle … Belediye Başkanlığınca dava açıldığı, Ankara 8. İdare Mahkemesince 1/5000 ölçekli nazım imar planına yönelik olarak keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ilişkin olarak da yürütmenin durdurulduğu, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin gerçekleştirilmesi konusunda … Belediye Başkanlığı ile Büyükşehir Belediye Başkanlığı arasında anlaşmazlık olması nedeniyle 3194 sayılı Yasanın 9. maddesi uyarınca işlem tesisi için davalı Bakanlığa başvuru Üzerine dava konusu işlem ile … ada, … parsel sayılı taşınmazın cami ve müştemilat alanı olarak 3194 sayılı Yasanın 9. maddesi uyarınca resen onanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda yer alan hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden, cami binalarının kamunun ortak kullanımına ayrılmış olmakla birlikte resmi bina değil, umumi bina tanımı içerisinde yer aldığı görüldüğünden, dava konusu imar planının 3194 sayılı Yasanın 9. madddesi uyarınca Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca onaylanmasında yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, 3030 ve 3194 sayılı Yasa hükümleri ile büyükşehir belediye sınırları içerisinde 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarını yapma veya değiştirme yetkisinin ilçe belediye meclislerine ait olması, bu planların da büyükşehir belediye başkanınca onaylanacağı, büyükşehir belediye başkanının konunun meclislerde tekrar görüşülmesini isteyebileceği, meclislerin kararlarında ancak üçte iki çoğunlukla ısrar edebileceği ve bu hallerde meclis kararlarının kesinleşmiş olacağı hükmünün Öngörülmesi ile uygulama imar planı yapılması konusunda büyükşehir ile ilçe belediyeleri arasında ihtilaf çıkması halinde çözüm yolunun gösterilmiş olması, 3194 sayılı Yasanın 9. maddesinde Öngörülen birden fazla belediyeyi ilgilendiren ihtilaflar kavramının da büyükşehir ve ilçe belediyelerini kapsamaması nedeniyle davalı Bakanlığın bu hükmü dayanak göstermek suretiyle işlem tesisinde de mevzuata uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 19.554.900.- lira yargılama giderinin ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 520.000.000.- lira avukatlık ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine 4.2.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.