ÖZET: Davacının kendi taşınmazı üzerinde inşaat yaptırmak amacıyla müteahhit ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı, ancak müteahhidin ruhsat almadan inşaata başlaması üzerine, tespit tarihinden önce noter aracılığıyla ruhsatsız yapı yapmaması için müteahhidi uyardığı, bu nedenle yapının ruhsatsız yapılmasında davacının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından, belediye encümeninin ruhsatsız yapının yıktırılması ve arsa sahibine para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemin para cezasına yönelik kısmının iptaline ilişkin kararda hukuka aykırılık yoktur.
TÜRK MİLLETİ ADINA, Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince gereği görüşüldü: Dava, davacıya ait …, … ilçesi, 42436 ada, 9-10 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ruhsatsız yapının 3194 sayılı İmar Kanununun 32. ve 42. maddeleri uyarınca yıktırılmasına ve 15.000.000.000- lira para cezası verilmesine ilişkin 17.4.2001 günlü, 807 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde bulunan bodrum + 4 katlı yapının ruhsat alınmadan yapıldığının 18.1.2001 günlü tutanakla tespit edildiği anlaşıldığından, anılan yapının yıktırılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın yıkıma yönelik kısmının reddine, para cezası verilmesine ilişkin kısmına gelince, davacının kendi taşınmazı üzerinde inşaat yaptırmak amacıyla müteahhit ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı, ancak müteahhidin ruhsat almadan inşaata başlaması üzerine, tespit tarihinden önce 1.2.1999 gününde noter aracılığıyla ruhsatsız yapı yapmaması için müteahhidi uyardığı, bu nedenle yapının ruhsatsız yapılmasında davacının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemin para cezasına yönelik kısmının iptaline karar verilmiş, bu kararın iptale ilişkin bölümü davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali kısmen de davanın reddi yolundaki temyize konu İzmir 3. İdare Mahkemesinin 18.10.2001 günlü, E: 2001/515, K: 2001/867 sayılı kararının temyiz edilen bölümünde, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek mahkeme kararının anılan kısmının onanmasına, 31.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.