Davacılara ait taşınmazlar; yapı yapılamayacak olan kıyı ve sahil şeridinin ilk 50 metrelik bölümünde kaldığından ve parselasyon paftasında da buradaki taşınmazlar park olarak gösterildiğinden Eski yerinin daha değerli olması mümkün olmayıp, bulunduğu yer dışında imar parseli verilmesi mevzuata uygundur.
“….. Dosyasının incelenmesinden, davacılara ait 125 ada, 57 ve 114 parsel sayılı taşınmazların 3621 sayılı Kıyı Yasasına göre yapı yapılamayacak olan kıyı ve sahil şeridinin ilk 50 metrelik bölümü içinde kaldığı ve dava dosyasında bulunan parselasyon işlemine ait paftada da davacının kadastral parsellerinin bulunduğu yerde oluşturulan taşınmazların park alanı olarak gösterildiği ve bu yerde imar parseli oluşturularak tahsis yapılamayacağı; ayrıca Kadastral parsellerin bitişiğinde ve yakınında oluşturulan imar parsellerinin de o yerdeki kadastral parsel maliklerine verildiği anlaşılmaktadır.
Davacıların kadastral parsellerin yeri ve bu yerde imar parseli oluşturularak tahsis yapılamayacağı dikkate alındığında, dava konusu parselasyon işlemiyle fiziki ve teknik zorunluluklar da göz önünde bulundurularak kadastral parsellerin dışında oluşturulan imar parsellerinden tahsis yapılmasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır. …..”