Parselasyon işleminin dayanağı olan imar planının, parselasyonun idarece yeniden yapılmış olması nedeniyle bu aşamada incelenemeyeceği
İstemin Özeti: İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 25.1.2002 günlü, E:2000/1850, K:2002/52 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi: Davacı imar planının iptali istemini parselin Temel Eğitim ve Lise alanı olarak belirlenmesi yerine sadece Temel Eğitim alanı olarak ayrılmasının daha uygun olduğu savına dayandırmaktadır. Bu durumda söz konusu iddianın yönetmelikte öngörülen asgari standartlar da dikkate alınmak suretiyle dava konusu alandaki eğitim alanı ihtiyacının belirlenmesi suretiyle karşılanması gerekmektedir. Bu durumda mahkeme kararının parselasyon işlemine yönelik kısmın onanması imar planına ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Düşüncesi: Dava, Gaziosmanpaşa ilçesi, Boğazköy Beldesinde hazine adına kayıtlı … pafta … parselide kapsayan alanda 2981 sayılı Kanunun 10/b-c maddesi uyarınca uygulama yapılmasına ilşikin 15.2.1999 gün ve … sayılı Belediye Encümeni kararı ile bu uygulamanın dayanağı olan imar planlarının iptali istemi ile açılmış, İdare Mahkemesince, 15.2.1999 gün ve … sayılı Encümen kararı, 12.6.2000 gün ve … sayılı Encümen kararı ile ortadan kaldırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, uyuşmazlık konusu yerde yaptırılan keşif ve bilirkişi raporu esas alınmak suretiyle davanın plana yönelik kısmınında reddine karar verilmiştir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari YargılamaUsulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden, 11.11.1998 gün … sayılı Boğazköy Belediye Meclisi kararı ile 1/5000 ölçekli nazım imar planı revizyonu ile 1/1000 ölçekli ıslah imar uygulama planının kabul edildiği ve hazine adına kayıtlı 19.300 m2 büyüklüğündeki … pafta … parselin Temel Eğitim ve lise alanı olarak belirlendiği, davacı idarenin ise söz konusu parsellerin tamamının Temel Eğitim alanı olarak ayrılması gerektiği belirtilerek dava açtığı anlaşılmakta ise de, bilirkişi raporunda bu konunun incelenmediği görülmüştür.
İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 10.maddesi uyarınca Ek-1 deki tabloda belirtilen asgari standartlara uyulup uyulmadığı konusunun araştırılmadan verilen kararda isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davacının encümen kararına yönelik temyiz isteminin reddi ile kararın, karar verilmesine yer olmadığına yönelik kısmının onanması, imar planlarına yönelik temyiz isteminin kabulü ile eksik incelemeye dayalı idare Mahkemesi kararının redde yönelik kısmının ise bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, İstanbul, Gaziosmanpaşa, … pafta, … parsel sayılı taşınmazda parselasyon yapılmasına ilişkin 15.2.1999 günlü, … sayılı belediye encümeni kararı ile, bu uygulamanın dayanağı olan ve son onay tarihli imar planının iptali istemiyle açılmış, idare Mahkemesince; E:2000/1182 sayılı dava dosyası ve yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu parselasyon işleminin 12.6.2000 günlü 80 sayılı belediye encümeni kararı ile ortadan kaldırıldığından söz konusu işlem hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davanın imar planına yönelik kısmında ise taşınmazın 11.11.1998 günlü Belediye Meclisi kararı ile kabul edilen 1/1000 ve 1/5000 ölçekli planlarda kısmen yol, kısmen ilköğretim ve lise alanı olarak ayrıldığı, planın şehircilik ve planlama ilkelerine uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının parselasyon işlemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmında 2577 sayılı İdare Yargılama Usulü Kanunun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmamaktadır.
Davanın imar planına yönelik kısmına gelince; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7.maddesinin 1.fıkrasında; “Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve İdare Mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür.” 4.fıkrasında da “İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz” hükümleri yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, 15.2.1999 günlü … sayılı belediye encümeni kararlarıyla onaylanan parselasyon işleminin 12.6.2000 günlü, … sayılı belediye encümeni kararıyla yeniden parselasyon yapılması nedeniyle geçerliliğini yitirdiği ve hukuken mevcut olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, anılan parselasyon işleminin dayanağını oluşturan imar planının iptaline ilişkin istemin bu aşamada incelenemeyeceği açıktır.
Açıklanan nedenlerle İstanbul 5. İdare Mahkemesinin 25.1.2002 günlü, E:2000/1182, K:2002/51 sayılı kararının parselasyon işlemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmının ONANMASINA, imar planına yönelik kısmının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 10.12.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.