1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2002/5591 K: 2004/1595 T: 16/03/2004


İmar kanunun imar planlarının yapılması hususunda ilgili idarenin yetkisini yer yönünden sınırlandırdığı

İstemin Özeti: Ankara 7.İdare Mahkemesinin 30.1.2002 günlü, E:1999/1382, K:2002/41 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi: Keçiören Belediyesinin, Yenimahalle Belediyesi sınırlarındaki bir alanı da kapsayacak biçimde yaptığı uyuşmazlık konusu imar planında yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığından, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmadığından bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Düşüncesi: Dava, Keçiören Belediye Meclisinin 1.10.1997 günlü, … sayılı kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planının Yakacık Köyü güneyindeki alanda 1/1000 ölçekli plan yapma yetkisinin Yenimahalle Belediyesine ait olduğu öne sürülerek iptali isteğiyle açılmış, İdare Mahkemesince, yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, Keçiören Belediyesinin Yenimahalle Belediyesi sınırları içerisinde kalan kısım için de planlama yaptığı belirlenmişse de, dava konusu alan, birden fazla belediyenin bir arada bir metropolit alanı ve imar planı bütünlüğü oluşturduğundan planların ada düzenlemesi açısından belediye sınırlarında bitirilmesinin mümkün olamayacağı, aksi halde uygulama yönünden biçimsiz bir düzende bölüneceği ve mülkiyet yönünden sorun yaratacağı açıklandığından imar planı ve kent bütünlüğü gözetildiğinde işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı Yenimahalle Belediye Başkanlığı tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı İmar Kanununun “Tanımlar” başlığını taşıyan 2.maddesinde, bu Kanunun uygulanmasında ilgili idareden amacın belediye ve mücavir alan sınırları içinde “belediye” dışında ise “Valilik” olduğu vurgulandıktan sonra, 7.maddesinde, halihazır harita ve imar planların yapılmasında yetkili makamların belediyeler ve valilikler olduğu kurala bağlanmış, aynı Kanunun 8.maddesinde “… belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce… belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planlar valilik veya ilgilisince yapılır veya yaptırılır” hükmü öngörülmüştür.

Yukarıda sözü edilen hükümlerin incelenmesinden de anlaşılacağı üzere imar planlarının yapılmasında idarenin yetkileri yer yönünden sınırlandırılmıştır. Valilik veya belediyelerin, imar planı yapma veya yaptırma yetkilerini, kendilerine kanunla tanınmış olan coğrafya alanı dışında kullanmaları halinde yapılan işlemlerin yer yönünden yetkisizlik nedeniyle hukuka aykırı olacakları açıktır.

Uyuşmazlık konusu olayda da, Keçiören Belediyesinin Yenimahalle Belediyesi sınırları içerisinde kalan alan için yapmış olduğu dava konusu imar planı yetki yönünden hukuka aykırı olup, davanın devamı sırasında taraflar arasında sağlanan anlaşmanın plana yasallık kazandırmayacağında kuşku yoktur.

Açıklanan nedenle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken İdare Mahkemesince aksi yönde verilen temyize konu kararda isabet görülmediğinden bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, Keçiören Belediye Meclisinin 1.10.1997 günlü, … sayılı kararıyla uygun görülerek onanan 1/1000 ölçekli imar planının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporla dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, Keçiören Belediye Başkanlığının Yenimahalle Belediyesi sınırları içinde kalan bir bölümü 1/1000 ölçekli imar planı kapsamında planlandığı, Ankara gibi birden fazla belediyenin bir arada bulunduğu ve bir kent bütününü oluşturan yerlerde imar planlarını bire bir belediye sınırlarında sonuçlandırmanın mümkün olmayabileceği, plan bütününde adalama sisteminde belediye sınırının imar adasını ve imar parsellerini bağımsız bir biçimde bölmesinin olası olduğu, bu sorunun giderilmesine yönelik olarak Keçiören Belediyesi ile Yenimahale Belediyesi arasında teknik çalışmaların sürdürüldüğü, bu çalışmalar sonucunda, 1/5000 ölçekli ekli harita üzerinde görüleceği üzere plan üzerinde imar adaları B ve C olarak adlandırılmış ve 2B işaretli adalar uygulama dışında bırakılarak tamamı Keçiören Belediyesi tarafından uygulamaya alınacak ve tamamı Ovacık tapulamasından oluşturulacak, C işaretli adaların tamamı Yenimahalle Belediyesince yapılacak ve tamamı Yakacık tapulamasından oluşturulacaktır” şeklinde anlaşmanın sağlandığı ve bu hususun plan notu olarak eklendiği, bu şekilde taşınmaz sahiplerinin mülkiyetlerinin gereksiz biçimde bölünmesinin engellenerek uygun bir çözümün sağlandığı, sonuç olarak imar planı ve kent bütünlüğü gözetildiğinde dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı belediye tarafından temyiz edilmiştir.

3194 sayılı Yasanın 5.maddesinde ilgili idarenin belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediye dışında valilikler olduğu, halihazır harita ve imar planları başlıklı 7.maddesinde ise, halihazır haritası bulunmayan yerleşim yerlerinin halihazır haritasının belediyeler veya valiliklerce yapılacağı belirtildikten sonra, planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması başlıklı 8.maddesinde ise, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planlarının ilgili belediyelerce belediye ve mücavir alan dışında kalan yerlerde yapılacak planların ise valilik veya ilgilisince yapılacağı veya yaptırılacağı kurala bağlanmıştır.

İmar Kanunu, imar planlarının yapılması hususunda ilgili idarenin yetkisini yer yönünden sınırlandırmış bulunmaktadır. Buna göre, belediyelerin kendi sınırları dışında, bir başka belediye sınırlarındaki alanları kapsayacak biçimde imar planı yapmaları mümkün değildir.

Bu durumda, Keçiören Belediyesinin, Yenimahalle Belediyesi sınırlarındaki bir alanı da kapsayacak biçimde yaptığı uyuşmazlık konusu imar planında yetki yönünden hukuka uyarlık bulunmadığından, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, Ankara 7.İdare Mahkemesinin 30.1.2002 günlü, E:1999/1382, K:2002/41 sayılı kararının BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 16.3.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.