Davacının taşınmazından imar yolu geçirilmesine ilişkin uygulama imar planı değişikliği işleminin iptali istemiyle açılan davanın, imar yolunun güzergahının belirlenmesi sırasında yolun devamlılığı ve diğer yollarla bağlantısının göz önünde bulundurulması ve üst ölçekli plana uygunluğunun da araştırılması suretiyle karara bağlanması gerektiği hakkında.
Sakarya 2. idare Mahkemesinin 25.12.2002 günlü, E:2002/443, K:2002/1616 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi: Dava, davacının taşınmazının bulunduğu yerden imar yolu geçirilmesine ilişkin uygulama imar planı değişikliği İşleminin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince, yolun tamamının davacının parselinden geçirilmesinin eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesi İle işlem iptal edilmiştir.
İmar planlarında öngörülen ulaşım sisteminin bir parçası olan imar yollarının güzergahının belirlenmesi sırasında yolun devamlılığının ve diğer yollarla bağlantısının göz önünde bulundurulması zorunludur.
Dava konusu imar planı değişikliği işlemi ile imar adasının ortasından geçirilen yolun komşu imar adalarında da devam ettiği ve devamlılığı olan bir yol güzergahının parçası olduğu anlaşılmaktadır.
Bu nedenle, yolun kısmen komşu parsellerden geçirilmesi ve güzergahının bu şekilde belirlenmesi gerektiği yolundaki gerekçe ile İmar planı tadilatını iptal eden idare mahkemesi kararında isabet görülmediğinden, kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Düşüncesi: Davacıya ait, .,., .,., 56 pafta, 2986 parsel sayılı taşınmazdan yol geçirilmesine İlişkin Encümen kararının iptali istemiyle açılan dava sonucunda, İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
İdare Mahkemesince yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi İncelemesi sonucu düzenlenen raporda, uyuşmazlık konusu yolun ait ölçekli planda getirilmiş ayrıntı niteliğinde ek yaya yolu özelliği taşıdığı belirtilmiş ise de, mevcut imar planı örneğine göre bu yolun 10 m genişliğinde ve devamlılığı olan bir yol olarak düzenlendiği görüldüğünden, bölgenin 1/5000 ölçekli nazım imar planı örneği getirilerek yolun trafik yolu niteliği taşıyıp taşımadığının ortaya konulması, komşu imar adalarındaki 10 m.lik yollarında 1/5000 ölçekli planda düzenlenip düzenlenmediği de dikkate alınarak uyuşmazlık konusu yolun bir ayrıntı niteliğinde olup olmadığının buna göre belirlenmesi gerektiğinden, bu hususlar İncelenmeden verilen mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyize konu mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü;
Dava, …, …, 56 pafta, 2986 parsel sayılı taşınmazdan yol geçirilmesi yolundaki 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğine ilişkin 4.1.2001 günlü, 1 sayılı … Belediye Meclisi kararının ve bu kararın onanmasına ilişkin 12.1.2001 günlü … Büyükşehir Belediye Başkanlığı işleminin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen raporun dosyada bulunan bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu taşınmazın imar planında konut alanında kaldığı, konumu ve işlevi ile planda getirilen kullanımın şehircilik ilkelerine uygun olmamakla birlikte, dava konusu 2986 parsel sayılı taşınmaz ile 12131 parsel sayılı komşu taşınmaz arasında oluşturulan yolun güzergahının her iki tarafındaki taşınmazlardan eşit miktarda pay alınması suretiyle düzenlenmesi gerekirken yolun tamamının davacıya ait taşınmazdan geçirilmesine ilişkin imar planı değişikliği işleminde eşitlik ilkesine ve planlama tekniğine uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idareler tarafından temyiz edilmiştir.
İmar planlarında öngörülen ulaşım sisteminin bir parçası olan imar yollarının güzergahının belirlenmesi sırasında yolun devamlılığının ve diğer yollarla bağlantısının göz önünde bulundurulması zorunludur.
Dava konusu imar planı değişikliği İşlemi ile imar adasının ortasından geçirilen yolun komşu imar adalarında da devam ettiği ve devamlılığı olan bir yol güzergahının parçası olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, yolun kısmen komşu parsellerden geçirilmesi ve güzergahının bu şekilde belirlenmesi gerektiği yolundaki gerekçe ile imar planı tadilatının iptali yolundaki idare mahkemesi kararında şehircilik ve planlama ilkelerine uyarlık bulunmamaktadır.
Diğer taraftan alt ölçekli İmar planları üst ölçekli İmar planlarına aykırı olamayacağından, arazi kullanım kararlarının alt ölçekli uygulama imar planları ile değiştirilmesi mümkün değildir.
İdare Mahkemesince karara esas alınan bilirkişi raporunda, uyuşmazlık konusu imar yolunun alt ölçekteki imar planında getirilmiş ayrıntı niteliğinde, ek yaya yolu özelliği taşıdığı belirtilmiş ve bu bağlamda nazım imar planına aykırılığı yolunda bir tespitte bulunulmamıştır.
Ancak, dosyada bulunan imar planı örneğinde bu yolun 10 metre genişliğinde ve devamlılığı olan bir yol olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, bölgenin 1/5000 ölçekli nazım imar planı örneğinin davalı idareden istenilmesi suretiyle, uyuşmazlık konusu yolun trafik yolu niteliği taşıyıp taşımadığının açık olarak ortaya konulması, komşu imar adalarındaki 10 metrelik yolların 1/5000 ölçekli planda düzenlenip düzenlenmediğinin de dikkate alınması suretiyle, dava konusu yolun ayrıntı olarak getirilmiş bir kullanım olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.
Belirtilen nedenlerle, anılan hususların göz önünde bulundurulması suretiyle uyuşmazlığın karara bağlanması gerektiği sonucuna varılmış, İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Sakarya 2. İdare Mahkemesinin 25.12.2002 günlü, E:2002/443, K:2002/1616 sayılı kararının bozulmasına, 16.090.000 lira karar harcı ile fazladan yatırılan 11.970.000 lira harcın temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 24.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.