1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/3982 K: 2006/4919 T: 20/10/2006


Yapı sahibine para cezası verilebilmesi için idarece ruhsatsız yapılaşmanın veya ruhsata aykırılığın tespit edilmiş olması yeterli olup, ruhsata aykırılığın tespiti üzerine mevzuata uygunluğun sağlanması için ilgiliye tanınacak sürenin para cezası verilmesi yönünde tesis edilecek işlemle doğrudan bir ilgisinin bulunmadığı gibi ruhsata aykırılığın giderilmiş olmasının da para cezası verilmesine engel teşkil etmeyeceği.

İstemin Özeti: Erzurum İdare Mahkemesinin 8.4.2004 günlü, E:2003/1307, K:2004/330 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, Ilıca, ? pafta, ? sayılı parsel üzerindeki yapı nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42.maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 10.4.2001 günlü, 44 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; anılan taşınmaz için 21.9.1998 günlü 1998/16 sayılı inşaat ruhsatının düzenlendiği, dava konusu işleme esas 27.3.2001 günlü tutanakta, yapının ruhsata aykırı yapıldığı belirtilerek ruhsata uygunluğun sağlanması amacıyla 7 gün süre tanındığı, ancak yapının ruhsat ve eklerine aykırı olduğunun somut bir tesbitle ortaya konulmadığı ayrıca ruhsata aykırılık durumu oluşmuş olsa bile söz konusu aykırılığın ruhsata bağlanması için davacı şirkete azami otuz gün süre tanınması gerektiği, ,verilen 7 günlük süre zarfında da eksikliklerin giderilerek mührün kaldırıldığı ve inşaatın devamına izin verildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idarece temyiz edilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden, anılan taşınmaz için 21.9.1998 günlü, 16 sayılı inşaat ruhsatının düzenlendiği, 27.3.2001 günlü tutanakla ruhsata aykırılık olduğunun tespit edildiğinden bahisle 10.4.2001 günlü, 44 sayılı belediye encümeni kararıyla 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42.maddesi uyarınca para cezası verildiği anlaşılmaktadır.

3194 sayılı İmar Kanununun 20.maddesinde; yapıların ruhsat ve eklerine uygun olarak yapılacağı öngörülerek, aynı Yasanın “Yapı ruhsatı” başlıklı 21.maddesinin birinci fıkrasında, bu Kanun kapsamına giren bütün yapılar için 27.maddede belirtilen istisnalar dışında belediye veya valiliklerden yapı ruhsatı alınmasının mecburi olduğu hükmüne yer verilmiştir.

Yine aynı Yasanın “Ruhsat Alma Şartı” başlıklı 22.maddesinin 1.fıkrasında, yapı ruhsatiyesi almak için belediye, valilik bürolarına yapı sahipleri veya kanuni vekillerince dilekçe ile müracaat edileceği, dilekçeye, sadece tapu, (istisnai hallerde tapu senedi yerine geçecek belge) mimari proje, statik proje, elektrik ve tesisat projeleri, resim ve hesapları röperli veya yoksa ebatlı krokinin eklenmesinin gerektiği hükmü yer almıştır.

“Ruhsatsız veya Ruhsat ve Eklerine Aykırı Olarak Başlanılan Yapılar” başlıklı Yasanın 32.maddesinin birinci fıkrasında ise, bu Kanun hükümlerine göre ruhsat almadan yapılabilecek yapılar hariç, ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığı ilgili idarece tesbiti, fenni mesulce tesbiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine, belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumunun tespit edileceği, yapının mühürlenerek inşaatın durdurulacağı belirtilmiştir.

Yasa’nın 42.maddesinde de, ruhsat alınmadan veya ruhsat ve eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine veya müteahhidine para cezası verileceği kurala bağlanmıştır.

Yapı sahibine para cezası verilebilmesi için idarece ruhsatsız yapılaşmanın veya ruhsata aykırılığın tespit edilmiş olması yeterli olup, ruhsata aykırılığın tesbiti üzerine mevzuata uygunluğun sağlanması için ilgiliye tanınacak sürenin para cezası verilmesi yönünde tesis edilecek işlemle doğrudan bir ilgisinin bulunmadığı gibi ruhsata aykırılığın giderilmiş olmasının da para cezası verilmesine engel teşkil etmeyeceği kuşkusuzdur.

Bu itibarla, uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu yerde düzenlenen tutanak tarihinden itibaren yapının mevzuata uygun hale getirilebilmesi için 30 gün süre tanınmadığı ve belirtilen süre içinde de mevzuata uygunluğun sağlanmış olduğu gerekçesinin para cezası verilmesine ilişkin işlemin iptaline esas alınamayacağı açıktır.

Diğer taraftan, dosyanın incelenmesinden, para cezası verilmesine neden olan tutanakta ruhsat ve eklerine aykırılık durumunun 3194 sayılı İmar Kanununda öngörülen düzenlemelere uygun şekilde ortaya konulmadığının anlaşıldığından bahisle İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde yasal isabetsizlik bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, temyize konu Erzurum İdare Mahkemesinin 8.4.2004 günlü, E:2003/1307, K:2004/330 sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, fazla yatırılan 15.30 YTL harcın temyiz isteminde bulunana iadesine dosyanın adıgeçen mahkemeye gönderilmesine 20.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.