Danıştay 6. Dairesi E: 2007/3180 K: 2007 4735 T: 10/09/2007

İmar Kanunu’nun 27. maddesi kapsamında inşa edilen yapılarla ilgili olarak öncelikle inşa edilen yapının bulunduğu alanda köy yerleşik alanının tespit edilip edilmediğinin belirlenmesi, şayet köy yerleşik alanı tespit edilmemişse plansız alanlar imar yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca yapının durumu değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği.

İstemin Özeti: İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 18.09.2006 günlü, E:2005/48, K:2006/1849 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Danıştay Savcısı Düşüncesi: İstanbul İli, Şile İlçesi Kabaköz Köyü ? pafta, ? parselde davacıya ait yapının ruhsatsız yapıldığından söz edilerek düzenlenen 8.12.2004 gün ve 343 sayılı yapı tatil tutanağının iptali istemiyle açılan davanın reddine karar veren idare mahkemesi kararının bozulması davacı tarafından istenilmektedir.

3194 sayılı Yasanın 27.maddesinde, belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanların köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda yaptıracağı konut, hayvancılık ve tarımsal amaçlı yapılar için inşaat ve iskan ruhsatının aranmayacağı, ancak yapının fen ve sağlık kurallarına uygun olması ve muhtarlıktan izin alması gerektiği kurala bağlanmış olup bu maddenin uygulanabilmesi için köy yerleşik alanı ve civarının plansız Alanlar yönetmeliğinin 4/4 maddesinde öngörülen esaslara göre, il idare kurulu kararı ile belirlenmesi gerekmektedir.

Uyuşmazlık konusu olayda, ruhsatsız yapının, 16.7.2003 gün ve 2003/138 sayılı İl İdare Kurulu kararıyla belirlenen 1/1000 ölçekli köy yerleşik alan haritasından önce yapılıp bitirildiği göz önüne alındığında binanın ruhsatsız olduğundan söz edilerek düzenlenen yapı tatil tutanağında ve bu tutanağın iptali istemiyle açılan davayı reddeden mahkeme kararında isabet bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle temyiz konusu mahkeme kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava İstanbul İli, Şile İlçesi, Kabaköz Köyü, ? pafta, ? parselde davacı tarafından inşa edilen yapının ruhsatsız olduğu gerekçesiyle düzenlenen 08.12.2004 tarih ve 343 nolu yapı tatil tutanağının iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesi’nce, anılan yapının 16.7.2003 tarih ve 2003/138 sayılı İl İdare Kurulu kararıyla kabul edilen 1/1000 ölçekli köy yerleşik alan haritası içinde kaldığı, bu nedenle taşınmaz üzerine yapılan inşai faaliyetler ve yapılar için ruhsat alınması gerektiğinden, ruhsatsız yapıya ilişkin olarak düzenlenen yapı tatil tutanağının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Yerleşmelerin planlı ve sağlıklı gelişiminin sağlanabilmesi için belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan yerlerde 3194 sayılı İmar Yasasının 4. maddesinde öngörülen istisnalar dışında 3194 sayılı Yasanın ve buna ilişkin mevzuat hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. 3194 sayılı Yasanın “Genel Esaslar” başlıklı 3. maddesine göre; her hangi bir sahanın her ölçekteki plan esaslarına, şayet planı bulunmuyorsa yönetmelik esaslarına uygun olarak kullanılması zorunludur. Planı olmayan yerlerde Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca 2.11.1985 günlü, 18916 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan ve daha sonra değişikliğe uğrayan “Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği” hükümlerinin uygulanması, buralardaki yapılaşmaların anılan Yönetmelik hükümleri uyarınca denetim altında tutulması, başka bir anlatımla Yönetmelikte belirtilen alanlardaki yapılaşmanın bu yönetmelik hükümlerine uygun olması gerektiği açıktır.

3194 sayılı Yasanın 27.maddesinde; Belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanların köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda yaptıracağı konut, hayvancılık veya tarımsal amaçlı yapılar için inşaat ve iskan ruhsatının aranmayacağı, ancak yapının fen ve sağlık kurallarına uygun olması ve muhtarlıktan izin alınması gerektiği, hükme bağlanmıştır. Madde hükmünün uygulanabilmesi için köy yerleşik alanı ve civarının Plansız Alanlar İmar Yönetmeliğinin 4/4.maddesindeki esaslara uygun olarak il idare kurulu kararı ile belirlenmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan, Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği’nin 57. maddesinde: “Köy ve mezraların yerleşik alanlarında ve civarında sadece köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanlarca yapılacak konut, tarım ve hayvancılık amaçlı yapılar ile müştemilat binaları yapı ruhsatı ve yapı kullanma iznine tabi değildir. Ancak, yapı projelerinin fen ve sağlık kurallarına uygun olduğuna dair valilik görüşü alınmasından sonra, muhtarlıkça izin verilmesi ve bu izne uygun olarak yapının yapılması şarttır.

İnşa edilen yapının fen ve sağlık kurallarına uygunluğu İmar Kanununun 30 uncu maddesine göre valiliklerce belirlenir.

Valilikler, talep halinde köy yerleşik alanlarında yapılacak yapılar için, yörenin geleneksel, kültürel ve mimari özelliklerine uygun olarak üretilmiş projeleri temin edebilirler.” hükmü ile yine aynı Yönetmeliğin 58. maddesinde: “57 nci maddede sayılanlar dışında kalan yapılar ile köy nüfusuna kayıtlı olmayan, köyde sürekli oturmayanlar ve köy nüfusuna kayıtlı olmakla birlikte köyde sürekli oturmayanlar tarafından yapılacak tüm yapılar, yapı ruhsatı ve yapı kullanma iznine tabidir. Yapı ruhsatı ve yapı kullanma izni valiliklerce düzenlenir. Bu kapsamda kalan yapılarda ruhsat, proje, fenni mesuliyet ve sürveyanlık hizmetleri hakkında 3030 sayılı Kanun Kapsamında Kalan Belediyeler Tip İmar Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin ilgili hükümlerine uyulur.” hükmü yer almaktadır.

Uyuşmazlığa konu olayda, plansız alanda kalan ve 13.02.1998 tarihinde köy muhtarlığından alınan izinle aynı yıl içinde inşaasına başlanan ve tamamlanan yapının, inşa edildiği tarihte köy yerleşik alanının tespit edilmemiş olduğu tartışmasızdır.

Bu durumda davacı tarafından inşa edilen yapının yapılıp bitirildiği tarihte köy yerleşik alanının tespit edilmemiş olduğu hususu dikkate alındığında, söz konusu yapının durumuyla ilgili olarak Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği’nin yukarıda ifadesine yer verilen hükümleri doğrultusunda bir değerlendirme yapılmaksızın, yapının inşa edildiği tarihten sonra 16.07.2003 günlü, 2003/138 sayılı İl İdare Kurulu kararıyla belirlenen 1/1000 ölçekli köy yerleşik alan haritası esas alınmak suretiyle düzenlenen yapı tatil tutanağında hukuka uyarlık görülmemiştir.

Bu itibarla, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, İstanbul 4. İdare Mahkemesinin 18.09.2006 günlü, E:2005/48, K:2006/1849 sayılı kararının BOZULMASINA, 17.00 YTL karar harcı ile kullanılmayan 21.40 YTL temyiz harcının temyiz isteminde bulunana iadesine, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 10.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın