1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2009/10541 K: 2009/11645


Uyuşmazlık konusu bölgede halen yürürlükte olan 1/100000 ve 1/50.000 ölçekli planların ilgili idarelerce değiştirilmemesi veya geri alınmaması ya da yargı yerlerince iptal edilmemesi halinde hukuki geçerliliğinin devam ettiği açık olduğundan, dava konusu nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olup olmadığı hususu gözönünde bulundurularak İdare Mahkemesince yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir

İstemin Özeti: İstanbul 9. İdare Mahkemesince verilen 26.12.2008 günlü, E: 2008/9, K: 2008/2363 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın Savunmasının Özeti: Savunma verilmemiştir.

Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ve Müdahilin Savunmasının Özeti: Temyiz Edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hakimi … Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı … Düşüncesi:İstanbul, Şişli, Seyrantepe, 4 pafta, 3 ada, 29 parsel sayılı taşınmazın spor tesisleri alanı, sağlık tesisleri alanı, turizm, ticaret alanı ve park alanı olarak ayrılmasına ilişkin 16.06.2007 onay tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki kararını davacı temyiz etmektedir.

3194 sayılı İmar Kanununun 5.maddesinde; “Nazım İmar Planı, varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır.” şeklinde tanımlanmıştır. Bu hüküm uyarınca nazım imar planının yürürlükteki bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak onaylanması gerekmektedir.

Uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 29.7.1980 onanlı 1/50.000 ölçekli Metropoliten Alan Nazım İmar Planının yürürlükte olduğu ve 1/100.000 ölçekli İstanbul İl Çevre Düzeni Planının iptali yolundaki İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 21.03.2008 günlü, E: 2007/1846, K: 2008/516 sayılı kararı, Danıştay 6. Dairesisince verilen 24.11.2008 günlü, E: 2008/6510, K: 2008/8176 sayılı kararı ile bozulduğu anlaşılmakta olup, yürürlükte olan 1/100.000 ve 1/50.000 ölçekli planlara uygun olmadığı görülen dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin iptali gerekirken davanın reddi yolunda verilen kararda hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay 6. Dairesisince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, İstanbul, Şişli, Seyrantepe, 4 pafta, 3 ada, 29 parsel sayılı taşınmazın “spor tesisleri, sağlık tesisleri , turizm, ticaret ve park alanı” olarak ayrılmasına ilişkin 16.06.2007 onay tarihli 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, taşınmazın TEM otoyoluna cepheli olduğu, ayrıca şehiriçi ana arterlerden olan Büyükdere Caddesine yakın bağlantılı olduğu, alanın raylı sistem bağlantısı çalışmalarının devam ettiği, İstanbul merkezde kalan stadyumların mevcut arterlere aşırı yük getirdiği, Marmara Denizine paralen olarak lineer gelişmesi öngörülen, İstanbul Metropoliten alanın coğrafi merkezine yakın bir yerde önerilen merkez ve çeper alanlarıyla kolay ulaşım bağlantıları sağlanan dava konusu stadyum alanının ulaşım ve konum açısından olumlu bulunduğu, dava konusu taşınmazın çevresinin konut kullanımına uygun olmadığı bu durumun bir avantaj olarak değerlendirildiği, taşınmazın 1/100000 ölçekli İstanbul İl Çevre Düzeni Planında “ağaçlandırma alanında” kaldığı, ancak bu planın yetki yönünden yargı kararıyla iptal edildiği, ayrıca 1980 tarihli 1/50000 ölçekli İstanbul Metropoliten Alan Nazım İmar Planında “kısmen şehir ve çevre parkı, kısmen bölge parkı” lejantında kaldığı ancak söz konusu planın onay tarihinden itibaren geçen süre gözönüne alındığında planın güncelliğini yitirdiği, plan bütünlüğünün de kalmadığı, bu nedenle dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

İmar planı insan, toplum, çevre ilişkilerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatırımların yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın koruma kullanma dengesini en rasyonel biçimde belirlemek amacıyla hazırlanır.

3194 sayılı İmar Kanununun 5.maddesinde; “Nazım İmar Planı, varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plandır.” şeklinde tanımlanmıştır.

Anılan yasa hükmü uyarınca nazım imar planının yürürlükte olan üst ölçekli bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak onaylanması gerekmektedir.

Uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 29.7.1980 onanlı 1/50.000 ölçekli Metropoliten Alan Nazım İmar Planının yürürlükte olduğu anlaşılmaktadır.

Öte yandan 1/100000 ölçekli İstanbul İl Çevre Düzeni Planının iptali yolundaki İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 21.03.2008 günlü, E: 2007/1846, K: 2008/516 sayılı kararı, Danıştay 6. Dairesisi’nin 24.11.2008 günlü, E: 2008/6510, K: 2008/8176 sayılı kararı ile bozulmuştur.

Bu durumda, uyuşmazlık konusu bölgede halen yürürlükte olan 1/100000 ve 1/50.000 ölçekli planların ilgili idarelerce değiştirilmemesi veya geri alınmaması ya da yargı yerlerince iptal edilmemesi halinde hukuki geçerliliğinin devam ettiği açık olduğundan, dava konusu nazım imar planının yürürlükteki 1/100000 ve 1/50000 ölçekli planlara uygun olup olmadığı hususu gözönünde bulundurularak İdare Mahkemesince yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle İstanbul 9. İdare Mahkemesince verilen 26.12.2008 günlü, E: 2008/9, K: 2008/2363 sayılı kararın BOZULMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 08.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.