Uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı notunun ve bu plan uyarınca onaylanan 24.06.2016 tarihli, 2733 sayılı kentsel tasarım projesinin da dayanaktan yoksun kaldığı
İSTEMİN ÖZETİ: Dava konusu işlemlerin iptali yolundaki yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E: …, K: … sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yargı kararıyla iptaline karar verilmesi nedeniyle dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı notunun ve bu plan uyarınca onaylanan 24.06.2016 tarihli, 2733 sayılı kentsel tasarım projesinin da dayanaktan yoksun kaldığı anlaşıldığından, dayanağı riskli alan kararı yargı kararıyla iptal edilen dava konusu işlemlerde bu yönüyle de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile kararın, belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazın bulunduğu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin 09.05.2013 tarihli, 2014/4749 sayılı Bakanlar Kurulu kararı uyarınca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 03.11.2014 tarihinde onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 29 sayılı notunun ve bu plan uyarınca İstanbul Büyükşehir Belediyesince onaylanan 24.06.2016 tarihli, 2733 sayılı kentsel tasarım projesinin iptali istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen rapor ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu taşınmazı kapsayan alana ilişkin olarak düzenlenen ve davacının parselinden parselasyon sonucu ayrılabilecek donatı alanlarının türü, konumu ve büyüklüğü hususlarında belirsizlik oluşturan plan notunun ve bu plan notuna dayanılarak tesis edilen kentsel tasarım projesinin planlama esasları, şehircilik ilkeleri ve kamu yararına uygun olmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karara karşı davalı idarelerce yapılan istinaf başvurusu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararı ile reddedilmiş, bu karar davalı idareler vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 2. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde riskli alan; zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıyan, Bakanlık veya idare tarafından Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının görüşü de alınarak belirlenen ve Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan alan şeklinde tanımlanmış, aynı Kanunun “Uygulama İşlemleri” başlıklı 6. maddesinin 6. fıkrasında; “Bakanlık, riskli alanlardaki ve rezerv yapı alanlarındaki uygulamalarda faydalanılmak üzere; özel kanunlar ile öngörülen alanlara ilişkin olanlar da dâhil, her tür ve ölçekteki planlama işlemlerine esas teşkil edecek standartları belirlemeye ve gerek görülmesi hâlinde bu standartları plan kararları ile tayin etmeye veya özel standartlar ihtiva eden planlar yapmaya, onaylamaya ve kent tasarımları hazırlamaya yetkilidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, uyuşmazlık konusu taşınmazın da bulunduğu İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, Fikirtepe, Dumlupınar, Eğitim ve Merdivenköy Mahallelerini içine alan alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin 09.05.2013 tarihli, 4749 sayılı Bakanlar Kurulu kararı doğrultusunda 1/1000 ölçekli uygulama imar planının 03.11.2014 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca onaylandığı, bu plan uyarınca İstanbul Büyükşehir Belediyesince 24.06.2016 tarihli, 2733 sayılı kentsel tasarım projesinin onaylandığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlıkta öncelikle dava konusu işlemlerin dayanağı olarak belirtilen ve bölgenin riskli alan edilmesine ilişkin olan Bakanlar Kurulu Kararının halen yürürlükte olup olmadığının tespiti gerekmektedir.
Dava konusu taşınmazın 09.05.2013 tarihli, 4749 Bakanlar Kurulu kararı ile riskli alan ilan edilen alanda kaldığı, alanın riskli alan ilanına ilişkin söz konusu Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada; 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca hazırlanan ve dava konusu işlemin dayanağını oluşturan gerekçe raporu ve teknik raporun incelenmesinden; ülkemizin önemli bir deprem kuşağında bulunduğu, uyuşmazlığa konu alanın ve çevresinin plansız geliştiği, çöküntü alanı olduğu, inceleme sahasındaki yapıların büyük çoğunluğunun riskli yapı olduğu, bu kapsamda vatandaşlarca yapılan başvuruların da dikkate alındığı, ilan edilen riskli alanın 127 ha. büyüklüğünde olduğu, alanda 5931 adet bina, 1424 adet ticaret birimi, 529 adet küçük sanayi birimi, 2 adet ilköğretim tesisinin bulunduğu, binalardan 1968 adetinin yığma, 3951 betonarme, 8 adetinin ahşap ve 4 adetinin ise diğer yapı özelliğinde olduğu, yapılan bina analizlerinde 379 adet yapının iyi, 4037 adet yapının orta, 1488 adetinin kötü durumda olduğunun saptandığı, … Mahallesi, …-… sayılı adalarda bulunan 44 parsel için riskli yapı tespit raporunun bulunduğu, alanın zemin yapısı ve üzerindeki yapılaşma nedeniyle risk taşıdığı, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığından da alana ilişkin olarak alınmış bir Afete Maruz Bölge kararı bulunmadığının bildirildiği bilgilerine dayanılarak dava konusu bölge riskli alan olarak tespit edilmiş ise de, kötü ve sağlıksız olduğu ileri sürülen yapıların hangi yapılar olduğu ve bu yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını ortaya koyan bilimsel verileri içeren herhangi bir teknik incelemenin yapılmadığı, dolayısıyla işlemin dayanağı raporun yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı hususları dikkate alındığında, 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşullarda detaylı bir teknik inceleme yapılmaksızın tesis edildiği gerekçesiyle 09.05.2013 tarihli, 2013/4749 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali yolunda verilen Danıştay Ondördüncü Dairesinin 26/09/2018 tarihli, E: 2018/306, K: 2018/5749 sayılı kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 13/03/2019 tarihli, E: 2018/4809, K: 2019/1066 sayılı kararı ile onanmasına karar verildiği görülmüştür.
Bu itibarla, uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı notunun ve bu plan uyarınca onaylanan 24.06.2016 tarihli, 2733 sayılı kentsel tasarım projesinin da dayanaktan yoksun kaldığı anlaşıldığından, dayanağı riskli alan kararı yargı kararıyla iptal edilen dava konusu işlemlerde bu yönüyle de hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemlerin iptali yolundaki mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E: …, K: … sayılı kararın yukarıda yer verilen ek gerekçe ile ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 28/06/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.