1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/2798 K: 2019/2128 T: 4.4.2019


5366 sayılı Kanunun tanıdığı yetki uyarınca, tek taraflı olarak, ilgililerin hukuki durumlarında kesin ve uygulanması zorunlu değişikliklere yol açacak şekilde işletme projesi adı altında tesis edilen ve bunun resen, tek yanlı irade beyanıyla tapu siciline şerh ettirilmesinin niteliğinde idari bir işlem olduğu, yargısal denetimlerinin de idare hukuku ilke ve kuralları çerçevesinde idari yargı yerlerince yapılması gerektiği

İSTEMİN KONUSU: İstanbul 13. İdare Mahkemesinin 15/03/2016 tarih ve E: 2016/93, K: 2016/556sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem: İstanbul İli, Fatih İlçesi, Çarşı Mahallesi,  (…) parsel sayılı yerde kayıtlı taşınmazın tapu sicilinde beyanlar hanesine “5366 sayılı Kanun’un Ek-15. Maddesi Gereği İşletme Projesi Vardır.” beyanının eklenmesine ilişkin işlem ile söz konusu beyana konu işletme projesininiptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; taşınmazların işletme projesi gerektirecek nitelikte bir yapı olup olmadığı keza hangi kısımlarının ortak kullanım tesisi, hangi kısımların sosyal tesis ve hizmet alanı ve hangi kısımların sosyal altyapı ve tesis alanı olarak belirleneceği, maliklerin bu işletme projesine nasıl ve hangi oranda katılacağı ve giderlerin nasıl dağıtılacağının genel hükümlere ve kat mülkiyeti kanununa göre değerlendirilip bir sonuca varılması gerektiği ve nihayet tapuya konulan şerhin kaldırılıp kaldırılmayacağına da bu değerlendirmeden hasıl olan sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden bu haliyle uyuşmazlığın idari bir işlem vasfından ziyade adli yargı merciince çözümlenmesi gereken bir ihtilaf olduğu sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemlerin yargısal denetiminin adli yargıda yapılması gerektiğinden davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: İdarenin kamusal yetki ile kamu hukukuna dayanarak tek taraflı işlem tesis ettiği, idarenin tek taraflı işletme projesi hazırlayarak mülkiyet hakkını ihlal edecek şekilde tapuya şerh verilmesine yönelik tesis edilen işlemin iptalinin idari yargıdan istenilmesi gerektiği, dava konusu yapının 5366 sayılı Kanun ile 6306 sayılı Kanun’un uygulama kapsamına girmediği, yapılan işlemlerin 2863 sayılı Yasa’ya aykırı olduğu, işletme projesinin öncelikle maliklerce hazırlanmasının beklenmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ  ‘IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY: İstanbul İli, Fatih İlçesi, Çarşı Mahallesinde bulunan ve aralarında davacıya ait  (…) parselin de bulunduğu ve Kapalıçarşı olarak bilinen yapılarla ilgili olarak Tapu Sicilinin beyanlar hanesine davalı belediyenin talebi doğrultusunda “5366 Sayılı Yasanın Ek 15.maddesi gereği işletme projeleri vardır” şerhinin konulduğu ve davacının da gerek bu şerhin kaldırılması ve gerekse işletme projesi hazırlanmasına dayanak oluşturan işlemin iptali istemiyle işbu davayı açtığı görülmüştür.

İLGİLİ MEVZUAT: 2577 sayılı İdari Yargılama Usûlü Kanununun 1. maddesinde, Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinin görevine giren uyuşmazlıkların çözümünün, bu Kanunda gösterilen usullere tabi olduğu belirtilmiş; 2. maddesinde,idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar, “iptal davası” olarak tanımlanmıştır.

5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkında Kanunun, “Taşınmaz tasarruflarının kısıtlanması ve kamulaştırma” başlıklı, 4. maddesinin 2. fıkrasında; “Kamu hizmeti için ayrılan alanlar hariç olmak üzere, yenileme alanı sınırları içinde toplu yapı olarak sınırları imar ve parselasyon plânlarında belirlenmek kaydıyla, yapılı veya yapısız imar parsellerine belediye veya il özel idaresi ve diğer ilgili kurullar tarafından tasdik edilen mimarî projelere uygun olarak 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun toplu yapıya ilişkin hükümlerine göre toplu yapı olarak tek bir kat mülkiyeti tesis edilebilir. Belediyeler ve il özel idareleri; bu alanlar içindeki parsel maliklerinin sosyal altyapı ve tesisleri, ortak kullanım yerleri, sosyal tesis ve hizmetlere ilişkin alanları kullanma ve yararlanma şartları ile masraflarına katılma usullerine ilişkin işletme projeleri hazırlayarak tapu sicilinin beyanlar hanesindebelirtmelerini isteyebileceğigibi, hazırlanmış olan restorasyon ve restitüsyon projelerine uygun olarak irtifak hakkı tesisi veya parselasyon plânları yapılmak suretiyle 634 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde belirtilen belgelerin toplu yapı ilişkisini gösterir şekilde hazırlanıp 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca ilan edilmesinden ve kesinleşmesinden sonra kat mülkiyeti ve kat irtifakını re’sen tapu siciline tescil ettirmeye yetkilidir.”hükmüne yer verilmiştir.

634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun, “İşletme Projesinin Yapılması” başlıklı, 37. maddesinde; “Kat malikleri kurulunca kabul edilmiş işletme projesi yoksa, yönetici gecikmeksizin bir işletme projesi yapar. Bu projede özellikle: a) Anagayrimenkulün bir yıllık yönetiminde tahmini olarak gelir ve gider tutarları, b) Tüm giderlerden her kat malikine, bu Kanunun 20 nci maddesindeki esaslara göre düşecek tahmini miktar, c) Tahmini giderlerle diğer muhtemel giderleri karşılamak üzere her kat malikinin 20 nci maddedeki esaslara göre vermesi gereken avans tutarı gösterilir. Bu proje, kat maliklerine veya bağımsız bölümden fiilen yararlananlara, imzaları karşılığında veya taahhütlü mektupla bildirilir. Bildirimden başlayarak yedi gün içinde projeye itiraz edilirse durum kat malikleri kurulunda incelenir ve proje hakkında karar verilir, gerekirse yeni bir proje hazırlanır. ..”hükmü düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İdari makam veya merciilerin, idare hukukuna özgü usul ve kurallar çerçevesinde tek yanlı olarak tesis ettiği, kesin ve yürütülmesi zorunlu, ilgililerin hukuki durumlarında değişiklikler meydana getiren ya da var olan bir hukuki durumu değiştiren, kaldıran veya yeni bir hukuki durum ortaya koyan idare işlevine ilişkin tasarrufları, idari işlem olarak adlandırılmaktadır.

Yukarıda yer verilen açıklama ve Yasa hükümlerine göre idari işlemlerin iptali istemiyle açılacak davaların, yine yasa ile aksi öngörülmekdikçe idari yargı merciilerince bakılıp sonuçlandırılması gerekmektedir.

Uyuşmazlıkta, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ile dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; dava konusu işlemin, davalı idare tarafından yenileme alanı sınırları dahilinde yer alan tarihi ve kültürel niteliklere haiz taşınmazlar hakkında, 5366 sayılı Kanunun tanıdığı yetki uyarınca, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu doğrultusunda toplu yapı ile kat mülkiyetinin henüz ihdas edilmediği bir aşamada ve 634 sayılı Kanunun işletme projesinin hazırlanmasına ilişkin usul ve kurallarından farklı şekilde, tek taraflı olarak, ilgililerin hukuki durumlarında kesin ve uygulanması zorunlu değişikliklere yol açacak şekilde işletme projesi adı altında tesis edilen ve bunun resen, tek yanlı irade beyanıyla tapu siciline şerh ettirilmesi niteliğinde idari bir işlem olduğu sonucuna varılmaktadır.

Bu durumda; yukarıda nitelikleri belirtilen dava konusu işletme projesinin ve bunun tapu siciline şerh ettirilmesine dair işlemin yargısal denetimlerinin de idare hukuku ilke ve kuralları çerçevesinde idari yargı yerlerince yapılması gerekmekte olup, davanın görev yönünden reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında usul hükümleri açısından hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU: Açıklanan nedenlerle; 1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,

2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle görev yönünden reddine ilişkin temyize konu İstanbul 13. İdare Mahkemesinin 15/03/2016 tarih ve E: 2016/93, K: 2016/556 sayılı kararının BOZULMASINA,

Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 04/04/2019tarihinde oybirliğiyle karar verildi.