1. Anasayfa
  2. Danıştay 6. Dairesi Kararları

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/9527 K: 2020/8413 T: 30.9.2020


Bakanlıktan riskli alan tespit talebinde bulunulmasına ilişkin işlemin, hazırlık işlemi niteliğinde bir kararı olduğu, doğuracağı hukuki ve fiili sonuçlar dikkate alındığında, idari davaya konu olabilecek icrai bir işlem niteliğinde olmadığı, kesin ve yürütülebilir nitelikte bulunmadığı anlaşılmaktadır. İdare Mahkemesince, incelenmeksizin ret kararı verilmesi gerekirken, işin esası hakkında karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.

İSTEMİN KONUSU: Manisa 2. İdare Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E: 2014/989, K: 2015/771 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istem: Uşak İli,  (…) Mahallesi, X1 Blokları olarak bilinen konut alanında riskli alan tespiti yapılması ve imar durumu verilmemesi konusundaki Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 27/03/2013 günlü, 1390 sayılı işlemi dayanak alınarak; davacıların taşınmaz maliki olduğu alanı da kapsayan, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında çizilen ve listede belirtilen parselleri içeren riskli alan sınırı uygun bulunduğundan ve bu alanda imar durum belgesi verilmemesi, ifraz tevhit işlemlerinin yapılmaması, proje bütünlüğü gözetilerek yapı ruhsatı ve benzeri işlemlerin gerçekleştirilmemesi yönünde alınan Uşak Belediye Meclisinin 17/11/2014 günlü, 2014/750 sayılı kararının iptaliistenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 5. maddesinin öngördüğü yöntem ve içerikte hazırlanacak dosya ile Afet ve Acil Yardım Başkanlığı’ndan alınacak görüş üzerine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca belirlenecek riskli alanın Bakanlar Kurulu kararı ile kabul edilmesi gerekirken; bu yöntem ve yetki kurallarına aykırı olarak, salt alan üzerinde bazı binalara ilişkin olarak riskli yapı oldukları yolunda belirlemelere dayanılarak bu binaların bulunduğu parselleri de kapsayacak biçimde doğrudan davalı belediye meclisi kararı ile riskli alan ilan edilmesi ve bu riskli alan üzerindeki taşınmazlar yönünden imar uygulamalarına ilişkin olarak kısıtlama getirilmesinde “şekil ve yetki” kurallarına uyarlık bulunmadığı gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, dava konusu meclis kararının hazırlayıcı işlem niteliğinde ve asıl amacın Bakanlar Kurulu kararına dayanak teşkil edecek ön koşulların sağlanması ve bölgedeki hak sahiplerinin bu aşamada zarar görmelerini engellemek olduğu, Bakanlar Kurulu Kararıyla ilan edilecek riskli alanın tespit edilmesine olanak sağlayacak tüm bilgi ve belgelerin hazırlandığı, Yönetmelikteki yöntem ve yetki kurallarına uygun hareket edildiği ve henüz işlem ve karar sürecinin tamamlanmadığı, davaya konu meclis kararının bu haliyle hazırlayıcı işlem mahiyetinde olmasına rağmen, iptale yönelik anılan Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, bozulması gerektiği iddia edilmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Uşak İli,  (…) Mahallesi, X1 Blokları olarak bilinen konut alanında riskli alan tespiti yapılması ve imar durumu verilmemesi konusundaki Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 27/03/2013 günlü, 1390 sayılı işlemi dayanak alınarak; davacıların taşınmaz maliki olduğu alanı da kapsayan, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında çizilen ve listede belirtilen parselleri içeren riskli alan sınırı uygun bulunduğundan ve bu alanda imar durum belgesi verilmemesi, ifraz tevhit işlemlerinin yapılmaması, proje bütünlüğü gözetilerek yapı ruhsatı ve benzeri işlemlerin gerçekleştirilmemesi yönünde Uşak Belediye Meclisinin 17/11/2014 günlü, 2014/750 sayılıkararının tesis edilmesi üzerine, bakılmakta olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

”Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin “riskli alanın tespiti” başlıklı 5. maddesinde, “Riskli alan;

a) Alanın, zemin yapısı veya üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına dair teknik raporu,

b) Alanda daha önceden meydana gelmiş afetler varsa, bunlara dair bilgileri,

c) Alanın büyüklüğünü de içeren koordinatlı sınırlandırma haritasını, varsa uygulama imar planını,

ç) Alanda bulunan kamuya ait taşınmazların listesini,

d) Alanın uydu görüntüsünü veya ortofoto haritasını,

e) Zemin yapısı sebebiyle riskli alan olarak tespit edilmek istenilmesi halinde yerbilimsel etüd raporunu,

f) Alanın özelliğine göre Bakanlıkça istenecek sair bilgi ve belgeleri, ihtiva edecek şekilde hazırlanmış olan dosyaya istinaden ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının görüşü alınarak Bakanlıkça belirlenir ve teklif olarak Bakanlar Kuruluna sunulur.

TOKİ veya İdare,birinci fıkrada belirtilen bilgi ve belgeleri ihtiva eden dosyaya istinaden Bakanlıktan riskli alan tespit talebinde bulunabilir.Bakanlıkça yapılacak inceleme neticesinde, uygun görülen talepler, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının görüşü alınarak teklif olarak Bakanlar Kuruluna sunulur…” denilmektedir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesiyle tanımlanan iptal davasına idarenin tek taraflı irade beyanıyla, kişilerin hukuksal durumlarında değişiklik meydana getiren etkili ve yürütülmesi zorunlu işlemlerin konu edilebileceği tartışmasızdır.

Kesin ve yürütülmesi zorunlu, idari davaya konu edilebilecek işlemler, idarenin kamu gücüne dayanarak, tek yanlı irade beyanıyla tesis ettikleri, hukuk düzeninde değişiklik yapan başka bir deyişle ilgililerin hukukunu etkileyen işlemlerdir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Dilekçeler üzerine ilk inceleme” başlıklı 14. maddesinin 3. fıkrasının (d) bendinde; dilekçelerin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği, hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Dava konusu Uşak Belediye Meclisinin 17/11/2014 günlü, 2014/750 sayılı kararı, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 5. maddesi kapsamında Bakanlıktan riskli alan tespit talebinde bulunulmasına ilişkin davalı Uşak Belediyesinin hazırlık işlemi niteliğinde bir kararı olduğu, doğuracağı hukuki ve fiili sonuçlar dikkate alındığında, idari davaya konu olabilecek icrai bir işlem niteliğinde olmadığı, kesin ve yürütülebilir nitelikte bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Nitekim söz konusu alanın idarenin başvurusu üzerine, Bakanlar Kurulunun 03/10/2006 günlü, 9366 sayılı kararı ile Riskli Alan olarak ilan edildiği, bu kararın, ilgililerince Danıştay nezdinde dava konusu edildiği anlaşılmıştır.

Bu durumda; dava konusu işlemin, idari davaya konu edilebilecek, hukuk düzeninde değişiklik yapan, ilgililerin hukukunu etkileyen, kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olmadığı sonucuna varıldığından, İdare Mahkemesince, incelenmeksizin ret kararı verilmesi gerekirken, işin esası hakkında karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesi gereğince, davalının temyiz isteminin kabulüne, 2.Yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu Manisa 2. İdare Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E: 2014/989, K: 2015/771 sayılı kararının BOZULMASINA, Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 30/09/2020 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.