Son Yazılar

Danıştay 14. Daire E: 2012/9794 K: 2014/2158 T: 13.2.2014

İdarenin işlem ve eylemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu, işleme konu sundurmanın, davalı idarenin hukuka aykırılığı yargılama sonucu ortaya çıkan işlemi nedeniyle davacı tarafından yıkıldığı/söküldüğü, bu nedenle idarenin hukuka aykırı işlemi sonucu ortaya çıkan zararı tazmin yükümlüğü altında bulunduğu, hatalı olarak yapılan yıkımdan dolayı uğranılan zararın tazmini gerektiği Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/907 K: 2014/5179 T: 6.5.2014

Pergola ve benzerlerinin yapımının ruhsata, tabi olmadığı, ancak bu nitelikteki imalatların ruhsata tabi olmadığının kabul edilebilmesi için; genel olarak İmar Kanunu'nda düzenlenen, yapı tanımı kapsamında inşa edilmemiş olması, dolayısıyla kapalı alan oluşturmayacak şekilde, güneş ve yağmurdan korunma amacına yönelik olarak ve taşıyıcı unsuru etkilemeyecek, çekme mesafelerine tecavüz etmeyecek şekilde, hafif yapı malzemeleri ile yapılmış olması gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2011/10527 K: 2011/312 T. 29.6.2011

Olayda; dava konusu işlemin Kıyı Kanunu ile uygulama yönetmeliği ve 3194 sayılı yasaya göre tesis edildiği, idari yaptırım kararında para cezası uygulanacağının belirtilmesinin yanında dava konusu taşınmazdaki engellerin beş gün içinde kaldırılması gerektiği aksi takdirde Limonlu Belediyesince kamu gücü kullanılarak kaldırılacağının belirtildiği yani "idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren karar"ın da verildiği anlaşılmıştır. Uyuşmazlığın çözümü, idari yargının görev alanına girdiğinden, Mahkemece uyuşmazlığın esasına girilerek karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/4890 K: 2013/1996 T. 21.3.2013

İmar Kanunu’nda da idari para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği, ancak; idari para cezasına konu yapı ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararın yapı tatil tutanağı ile belirlenmesi üzerine verildiği anlaşıldığından; idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da, idari yargı yerinde görüleceği, idari yargı düzeninde ise, yargılama usulü olarak, İdari Yargılama Usulünün uygulanması, 2577 sayılı Kanun'un 1. maddesinin 1. fıkrasının amir hükmünün gereği olup, İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda ise; belli parasal miktarın altındaki uyuşmazlıklar hakkında idare mahkemesince verilen kararların kesin olduğuna ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2011/9654 E: 2012/2931 T: 18.4.2012

Yıkım kararı doğrudan yapıya yönelik olarak tesis edilen bir işlem olduğundan, adına işlem tesis edilen ve yapının maliki olan kişiler dışında, bu işlemden etkilenecek kişiler tarafından da dava açılması olanaklıdır. Dava konusu işlemlerin icra edilmesi durumunda, bu yapıda kiracı olarak faaliyette bulunan davacı şirketin olumsuz etkileneceği açıktır. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/5631 K: 2014/1596 T: 05/02/2014

Ulaştırma hizmeti ile ilgili yapım işi nedeniyle, idarenin uygun gördüğü yere yapılan yapıların, Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği'nin 37’nci maddesinin 3’üncü fıkrası uyarınca yapı ruhsatına tabi olmadığı, bu nedenle yıkımı konusunda tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2011/14794 K: 2013/1444

Sağlıklı ve düzenli şehirleşmenin sağlanması bakımından, yapının inşaa edildiği tarihte yürürlükte bulunan plana ve ruhsata uygun olarak inşa edilse dahi, bu planın hukuka ve mevzuata uygun olmadığı tespit edilerek yargı merciince iptaline karar verilmesi durumunda kazanılmış hakkın varlığından söz edilemeyeceği, ancak; yıkım işlemi tesis edilmeden önce, hukuka aykırı bir şekilde plan oluşturan ve bu plana göre ruhsat veren idarenin kusurlu davranışı nedeniyle iyi niyetli kişilere, yıkıma konu taşınmaz bedelinin ödenmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/1103 K: 2014/2769

İmar Kanununa göre yapının mevzuata aykırı yapılması halinde, bu durumu altı iş günü içinde ilgili idareye yazılı olarak bildirmek zorunluluğu bulunduğu; ancak, 3194 sayılı Kanun uyarınca üzerine yapıldığı binadan bağımsız bir yapı olarak değerlendirilen baz istasyonları yönünden, binanın fenni mesulü olan davacıya sorumluluk yüklenemeyeceği açıktır. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/1363 K: 2014/3701

Kanun hükmüne göre; ruhsata aykırı olarak yapılan yapılar nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 42. maddesi uyarınca fenni mesullere idari para cezası verilebilmesi için, yapı denetim işinin üstlendiği (yapı denetim hizmet sözleşmesinin imzalandığı) tarihten sonra; ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki etüt ve projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapı yapıldığının altı iş günü içerisinde idareye bildirilmediğine yönelik olarak bir tespitin yapılması gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/6054 K: 2014/3063

Kıyıda yer alan ruhsatsız yapılar ile ruhsat ve eklerine aykırı yapılar hakkında 3194 sayılı İmar Kanunu hükümlerinin uygulanmasının gerektiği, 3621 sayılı Kıyı Kanunu’nun 15. maddesi ise; sahil şeritlerinde duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek, kazık ve benzeri engeller oluşturulması gibi anılan madde de kapsamı belirlenen hallerde uygulanabileceği, öte yandan; kıyıda dahi yer alsa, belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde yapılan ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapılar hakkında 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmesinde belediye encümeninin yetkili olduğu Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/5232 K: 2015/8318 T: 5.11.2015

3194 Sayılı İmar Kanununun 32.maddesinde; ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak başlanan yapılar hakkında uygulanacak işlemler sayılmış aynı Kanunun 42.maddesinde de ceza hükümleri düzenlenmiştir. Ancak bu maddede ruhsatsız yapıların idare tarafından yıkılması durumunda yapılan masrafın %20 fazlasıyla ilgilisinden isteneceğine dair bir hükme yer verilmediği gibi bu Kanunun 32.maddesinin son fıkrasında da ruhsatsız yapının belediyece yıkılması durumunda sadece belediyece yapılan masrafın yapı sahibinden tahsil edileceği belirtilmiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2015/2945 K: 2018/5519 T: 20.9.2018

Davaya konu encümen kararına esas alınan yapı tatil zaptında yapının o andaki durumunun, yapının 5 yıllık ruhsat süresi içerisinde ne kadarlık kısmının tamamlandığının, inşaat ruhsatının geçerlilik süresinin sona ermesinden sonra inşaata devam edilip edilmediğinin, inşaatın hangi tarihte tamamlandığının, ruhsat ve eki projeye aykırı uygulamaların neler olduğunun ve bu aykırılıkların kaç m2 olduğunun, somut ve ayrıntılı bir şekilde tespit edilmediği görülmektedir. Bu durumda, 3194 Sayılı İmar Kanununa uygun olarak düzenlenmeyen yapı tatil tutanağına dayalı olarak tesis olunan, ruhsatsız yapının yıkımına ve davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin dava konusu encümen kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2012/907 K: 2014/5179 T: 06.05.2014

Uyuşmazlık konusu olayda; yapı tatil zaptındaki tespit ve dosyada yer alan fotoğraftan, işleme konu ilavenin Taşınmazın brüt alanını arttırmayan kapalı alan oluşturmayan, yanları açık ve cephe görünümünü değiştirmeyen yapı tatil zaptında ve işlemde belirtildiği gibi sundurma niteliğinde olduğu anlaşılmakta olup, yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri uyarınca sundurmanın ruhsata tabi olmadığı açık olduğundan, dava konusu işlemde hukuka uyarlık, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2013/197 K: 2015/1075 T: 11.03.2015

5940 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 3194 sayılı Kanun’un 42. maddesinin yürürlüğe girdiği ve 406 sayılı Kanun’un Ek 35. maddesinin iptali yolundaki Anayasa Mahkemesi kararından sonra düzenlenen 18.10.2011 tarihli yapı tatil zaptı ile ruhsatsız yapı yapıldığının tespit edilmesi üzerine, davacının eylemi hakkında para cezası uygulanmasının önünde herhangi bir hukuki engel bulunmadığından, İdare Mahkemesince para cezasının esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken aksi yöndeki kararda hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2014/7423 K: 2015/500 T: 28 01. 2015

Bağımsız alanların birleştirilmesine yönelik olarak yapılan imalatlarda; (örneğin; iki bağımsız bölüm arasındaki duvarın kaldırılması, iki bağımsız bölüm arasında kapı yada pencere açılması yada balkon ile bağımsız bölüm arasındaki duvarın kaldırılması gibi), aykırılıktan etkilenen alanın tespitinin, yapılan imalatın binanın statiğini etkileyip etkilemediğinin idarece yapılacak inceleme sonucu somut olarak ortaya konulduktan sonra; yapılan imalat binanın statiğini etkilemiyor ise para cezasının, 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının b) bendi uyarınca yapı maliyet birim fiyatları üzerinden, statiğini etkilemesi halinde ise aynı fıkranın a) bendi uyarınca yapı inşaat alanı üzerinden hesaplanması gerektiği anlaşılmaktadır. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2013/8022 K: 2015/767 T: 03.02.2015

İşleme konu ruhsata aykırı baz istasyonu nedeniyle para cezası verilmesi gerektiği sabit olmakla birlikte Encümen kararının dayanağı Yapı tatil tutanağında da belirtildiği üzere, uyuşmazlık konusu baz istasyonunun, ruhsatlı yapının bahçesin kaçak olarak yapıldığı, para cezası belirlenirken de bahçenin tamamının “aykırılıktan etkilenen alan” olarak dikkate alındığı anlaşılmıştır. Ruhsat alınmadan inşa edilen yapının baz istasyonu olduğu, baz istasyonu haricindeki bahçenin tamamının ise aykırılıktan etkilenmediği dikkate alındığında, para cezasının, yalnızca ruhsatsız yapılan baz istasyonunun yüzölçümü esas alınarak hesaplanması gerekirken, bahçenin tamamı, üzerinden hesaplanarak uygulanan para cezasında hukuka uyarlık, görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2013/6600 K: 2014/1135 T: 29.01.2014

3194 sayılı Kanun’un 32. maddesine göre verilen yıkım kararının yapıya yönelik olan ve yapıyı esas alan bir işlem olması nedeniyle, para cezaları için geçerli olan “Cezaların şahsiliği” ilkesinin yıkım işlemi için de geçerli olduğunu, söylemek olanaklı değildir. Bu nedenle, yapının, inşa edildiği taşınmazın mülk sahibi muhatap alınmak suretiyle yapının yıkımına karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. İdare Mahkemesince; işin esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken yapı tatil tutanağında ruhsatsız yapıyı yapan yapı sahibi tespit edilmeden mülk sahibi adına yıkım işlemi tesis edilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2013/3172 K: 2014/8280 T: 14.10.2014

Ruhsatsız baz istasyonu yapılmasına rıza gösteren davacıya (taşınmaz sahibi) para cezası verilmesine ilişkin işlemde “Cezaların şahsiliği” ilkesi açısından hukuka aykırılık bulunmadığından, işlemin diğer unsurları önünden bir inceleme ve değerlendirme yapılması gerekmekte iken, anılan gerekçeyle para cezasının iptali yolunda verilen temyize konu Mahkeme kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2013/2571 K: 2015/1873, T: 11.03.2015

Çatı kaldırmak suretiyle yapılan aykırılığın, çatı alanının tamamını etkilediği dikkate alındığında; İdare Mahkemesince, aykırılıktan etkilenen toplam alan dikkate alınarak (176 m2) para cezasının hesaplanması gerekirken, sadece aykırılığın kapladığı alan üzerinden (114 m2) para cezasının hesaplanması sureti ile dava konusu işlemin para cezasına ilişkin kısmının iptali yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2011/3715 K: 2012/610 T: 8.2.2012

Dava, davacıya ait taşınmazda yapılan yapının ruhsatsız olduğu gerekçesiyle yıkımına ilişkin kararın iptali istemiyle açılmıştır. 648 sayılı KHK hükmü ile, 3194 sayılı Kanun'un 27. maddesinde yapılan değişikliğin, davacı lehine olan kısmı göz önünde bulundurularak, işleme konu yapının, sözkonusu maddede yer alan diğer şartları taşıyıp taşımadığı yönünde bir inceleme yapılmak için esas hakkında yeniden karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2018/103 K: 2018/575 T: 14.2.2018

Hissesi azınlıkta kalanların bu yenilemeleri sürüncemede bırakmaması için en az 2/3 arsa payı çoğunluğu sağlayan diğer maliklere işlemleri yürütmesi için yetki verilmiş olup olayda 2/3 arsa payı maliki müdahil firma tarafından, davacı tarafından ihtirazı kayıtla yapılan bu teklifi kabul edilmeyerek davacıya ait arsa payının satışına yönelik işlemlere başlanılmasında ve çevre ve şehircilik il müdürlüğü tarafından davacıya ait arsa payının satışa çıkarılmasına dair işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 14. Dairesi E: 2017/2274 K: 2017/5274 T: 12.10.2017

6306 sayılı hükümleri uyarınca, dava konusu Bakanlar Kurulu Kararına karşı, kararın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren 30 günlük süre içinde dava açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra açılan dava süresinde olmadığından esasının incelenmesine olanak bulunmadığı Devamını Oku