Son Yazılar

Danıştay İDDK E: 2017/2078 K: 2017/2972

Tapu tahsis belgesinin imar ve gecekondu mevzuatı çerçevesinde; hazine, belediye, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve il özel idarelerinin müstakilen sahip oldukları taşınmazlar üzerinde 2981 sayılı Kanuna göre belirlenen çerçevede ilgili kişilere tanınan ve şahsi hak içeren bir belge olduğu ve kanunun aradığı şartların gerçekleşmesi durumunda, ilgilisine o taşınmazın mülkiyetini kazandıracak nitelikte olduğu dikkate alındığında, tapu tahsis belgesine sahip olan davacının, acele kamulaştırma işlemine karşı açtığı davada, güncel, meşru ve kişisel menfaatinin varlığı açık olduğundan, davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin daire kararında usul hükümlerine uyarlık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 2022/57 K: 2023/5

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu E: 2022/57 K: 2023/5 Bölge İdare Mahkemesi Kararları Arasındaki Aykırılığın Giderilmesi İstemi Hakkında Karar İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 21/06/2022 tarih ve E:2022/52, K:2022/52 sayılı kararıyla; ………..,,,,,,,, tarafından, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari… Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1990/734 K: 1990/164 T: 23/11/1990

Bir kamu tüzel kişisinin ya da kurumunun elinde bulundurduğu taşınmaz mala, kaynak ya da yararlanma hakkına, bir başka kamu tüzel kişisi ya da kurumu tarafından ihtiyaç duyulması halinde, 2942 sayılı Kanunun 30. maddesi hükümlerine göre uygulama yapılması gerektiği. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1984/71 K: 1984/67 T: 15/06/1984

Belediye encümenlerince verilen para cezası kararlarının kesin ve yürütülmesi gerekli idari işlemler olduğu ve cezanın durmasının ancak idari kararın usulüne uygun şekilde geri alınması ya da yargı yerince iptal edilmesi veya yürütmenin durdurulması kararı verilmesi ile mümkün olacağı, işlem hakkında yanlızca idari yargıda dava açılarak yürütmenin durdurulmasının istenmiş olmasının, kararın uygulanmasını durduramayacağı. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1990/670 K: 1990/101 T: 20/04/1990

Ruhsatsız inşaatın af başvurusu değerlendirilmeden yıktırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada, öncelikle inşaatın başlama tarihinin araştırılması ve daha sonra 3194/32.maddedeki koşulların gerçekleştirilip, gerçekleştirilmediğinin incelenmesi gerektiği. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1990/766 K: 1990/189 T: 28/12/1990

Taşınmaz üzerinde bulunan gecekondular, "yapı topluluğu" niteliği taşımıyorsa ve üzerinde imar planı ve mevzuat hükümlerine aykırı yapılanmalar bulunan ve bu nedenle de uygulanma kaabiliyetini kaybetmiş olan bir imar planı söz konusu değilse, idarenin ıslah imar planı yapmaya mecbur edilemeyeceği. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1992/336 K: 1993/5

İmar planına karşı açılan davada, uyuşmazlık konusu alanın “ sit” olarak ilanı ile birlikte plan uygulamasının duracağı; ancak bu durumun, dava konusu planın mahkemece iptali sonucunu doğurmayacağı hk. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1992/502 K: 1993/376

Bir alanın koruma kurulunca sit olarak ilanının, bu alandaki imar planı uygulamasını durduracağı ve artık koruma amaçlı planların hazırlanarak uygulamaya konulacağı; sit olarak ilan tarihinden itibaren uygulama olanağı kalmayan 1/1000 ölçekli imar planı hakkında açılan davada ancak karar verilmesine yer olmadığı yolunda bir karar verilmesi gerektiği. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1992/507 K: 1993/381

Kamulaştırılmasına karar verilen taşınmazın bulunduğu alanın, koruma kurulunca sit olarak ilanı üzerine bu alandaki imar planı uygulaması duracağından, kamulaştırma işleminin de, bu tarihten itibaren uygulanmasının mümkün olmadığı hk. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1993/761 K: 1994/603 T: 27/10/1994

Uyuşmazlığa konu olan taşınmazın iki belediye arasında ihtilaflı olan sınır bölgesinde yer alması nedeniyle, uyuşmazlıkta her iki belediye arasındaki sınır ihtilafının çözümlenmesinden ve yetkili ve görevli belediyenin tesbit edilmesinden sonra bir karar verilmesi gerekirken bu konu çözümlenmeden yetkisiz belediyece verildiği gerekçesiyle yıkım kararının iptal edilmesinde hukuka uyarlılık bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1993/721 K: 1994/618 T: 04/11/1994

Bilirkişi raporunda, dava konusu imar planı değişikliğinde şehircilik ve planlama ilkelerine uyarlık bulunmadığı belirtilmişse de, davacıya ait parselin dava konusu imar planı değişikli ile yola ayrılan kısmının çorum caddesini daraltması nedeniyle anılan caddedeki trafik akışı nı ve imaret sokağından gelen trafiğin çorum caddesine dönüşünü engellediği anlaşıldığından, çorum caddesinin imar hattını düzelten dava konusu imar planı değişikliğinde şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1994/331 K: 1995/715

Tapu tahsis belgesi verilen gecekondunun, tahsis belgesinin verildiği tarihte geçerli bulunan imar planında, kamu kullanımına ayrılmış yerde olması halinde; tapu tahsis belgesinin geri alınabileceği, bu gibi yerlerdeki gecekonduların 298l sayılı Yasa hükümlerinden yararlanamayacakları hk. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1997/301 K: 1999/681

Köyünde bulunan taşınmazlara ilişkin olarak düzenlenen inşaat ruhsatlarının, söz konusu taşınmazlar yönünden imar plânı değişikliği yapılması yolundaki isteminin reddine ilişkin belediye meclis kararım tadilen onayan büyükşehir belediye başkanlığı işleinin ve bu işlemin dayanağım oluşturan Büyükşehir Belediyelerinin Yönetimi Hakkında 3030 sayılı Kanunun uygulanması ile ilgili Yönetmeliğin 42. maddesinin 3030 sayılı yasaya aykırı olması nedeniyle iptaline karar verilmesinin hukuka uygun olduğu. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 2000/573 K: 2000/966 T: 29/09/2000

Genel düzenleyici nitelikte olan ve parselasyon işleminin dayanağını oluşturan imar planına karşı uygulama işlemi olan parselasyon işlemi nedeniyle uyuşmazlık yaratıldığı; ancak davanın parselasyon işlemi açısından yasal dava açma süresi geçirildikten sonra açılması nedeniyle imar planının iptaline ilişkin istemin bu aşamada incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın parselasyon işlemine ilişkin bölümünün incelenmeksizin reddi yolundaki daire kararının uygun bulunduğu. Devamını Oku

Danıştay İDDK E: 1999/240 K: 2000/1165

Düzenleyici işlemin iptalini isteyen tarafın aynı istemle açılmış olan başka bir dava sonucu verilen iptal kararının gerekçelerini öğrenme hakkı olduğu açık olup bunu sağlamak için aynı düzenleyici işleme karşı açılan davalardan birinde verilen iptal kararının gerekçesinin, karar verilmesine yer olmadığı karan ile diğerlerinde de yer almasının uygun görüldüğü. Devamını Oku