1. Anasayfa
  2. Danıştay Kararları

İmar Kanunu 18. Madde Uygulamalarıyla (Parselasyon) İlgili Danıştay Kararları


Danıştay 6. Dairesi E: 1991/474 K: 1992/3478 T: 08/10/1992

Bilirkişi raporunda parselasyon işlemi açısından tamamen hukuki noktalara değinildiği, teknik konuda açıklama yapılmadığı, davacının imar hukuku yönünden kaybı olup olmadığı hususuna açıklık getirilmediği 900 m. Uzaklıkta verilen imar parselinin köşebaşı parsel olduğu göz önünde bulundurulmadığı anlaşıldığından, mahkemece parselasyon işleminin davacı parseli ile ilgili kısmının iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1992/325 K: 1992/3286 T: 24/09/1992

İfraz işlemi sırasında alınan düzenleme ortaklık payının, 3194 sayılı imar kanununun 18. maddesine ilişkin yönetmeliğin 11. maddesine aykırı şekilde alındığı anlaşıldığından, istemin tümünün iptaline karar verilmesi yerine dava konusu parselde ilgili bölümünün iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/3189 K: 1992/3283 T: 24/09/1992

Umumi hizmetlere ayrılan alanın düzenleme ortaklık payı olarak alınması gereken miktardan fazla olması halinde kamulaştırılması gereken miktarın hesaplanarak kamulaştırma yapılması gerektiği, bu durumda önce düzenleme ortaklık payı hesaplanmasının ilgili yönetmeliğe aykırı düşeceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/3791 K: 1992/3279 T: 24/09/1992

Islah imar planı uyarınca yapılan parselasyon işlemi sonucunda, düzenleme ortaklık payı alınması üzerine kalan taşınmazların tüm paydaşlara payları oranında verilmesi mümkün bulunmadığından davacıya bir kısım arsa payına karşılık bedel ödenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1252 K: 1992/2986 T: 23/06/1992

3194 sayılı imar kanununun 18. maddesine dayanılarak yapılan parselasyon planlarında payların ferdileştirilmesine olanak bulunmamasına karşın, 2981 sayılı yasa uyarınca yapılan düzenlemede payların mümkün olduğunca azaltılması… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1956 K: 1992/2894 T: 18/06/1992

Taşınmazın parselasyona tabi tutulması isteminin reddi yolundaki işlemde, yörenin 5 yıllık programda olmaması ve idarelerin yargısal yoldan bir tasarrufa zorlanamaması nedeniyle isabetsizlik görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1992/1740 K: 1992/2723 T: 08/06/1992

Parselasyon işlemi sonucu alınan düzenleme ortaklık payı düşüldükten sonra kalan payından davacıya fazla yer verilmesi nedeniyle bu fazlalık yer için takdir edilen bedele karşı adli yargıda dava açılabileceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/2293 K: 1992/2561 T: 01/06/1992

İptali istenilen parselasyon planı, dava devam ederken değiştirilmiş ise de bu değişikliğin davacı parseli yönünden davacının isteği doğrultusunda değiştirilip değiştirilmediği araştırılmadan, mahkemece karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/3830  K: 1992/2313 T:21.05.1992

Parselasyon planları 2981 sayılı yasa gereğince yapılsa bile subjektif ve kişisel işlemler olduğu nedeniyle ilgililere tebliğ edilmesi gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/2974 K: 1992/2171 T: 14/05/1992

3194 sayılı imar kanununa göre yapılan parselasyon işleminde oluşturulan yeni parsellerin tüm hissedarlara hisseleri oranında, 2981 sayılı yasa uyarınca yapılan düzenlemede ise parsellerin müstakil olarak dağıtılması gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/730 K: 1992/1119 T: 18/03/1992

Belediyeye ait taşınmazlar da parselasyona tabi tutulduğundan, oluşturulan imar parselinden belediyeye pay verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, mahkemece bu payın düzenleme ortaklık payından kaynaklandığı gerekçesiyle işlemi iptal etmesinde mevzuata uyarlık görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/1083 K: 1992/981 T: 11/03/1992

İmar planında üniversiteye ayrılan alanın üniversiteye ait taşınmazın alanından büyük olması nedeniyle parselasyon planı sonucu üniversiteye hazine ile hisseli parsel verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden mahkemece yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişilerce parselasyon planının tümünü göz önüne almaksızın düzenlenen rapora göre işlemin iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1511 K: 1992/749 T: 27/02/1992

Davacıya 400 m2 için tapu tahsis belgesi düzenlenmesine karşın uygulama sonucu 218 m2 yer tahsisinde mevzuata aykırılık görülmediğinden, mahkemece bu işlem sonucu itibariyle %35’den fazla düzenleme ortaklık payı alındığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/1649 K: 1992/624 T: 19/02/1992

Üzerinde imar mevzuatına aykırı yapılaşma bulunan hisseli araziye 2981 sayılı yasanın 10/c maddesinin uygulanması sonucu, üzerinde yapı bulunan imar parselinin yapı sahibine müstakilen tahsisinde mülkiyetin ferdileştirilmesinden söz etmenin mümkün bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/933 K: 1992/394 T: 30/01/1992

Parselasyon işleminin iptali istemiyle açılan davada yürütmenin durdurulmasına karar verildiği, daha sonra da işlemin iptal edildiği anlaşıldığından, bu kararlar doğrultusunda yeniden parselasyon işlemi yapılacağı göz önünde bulundurularak parselasyona tabi tutulan alandaki inşaatın durdurulmasına karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1293 K: 1992/208 T: 23/01/1992

Sitenin işgal ettiği kıyının kamu eline geçmesi amacıyla 3194 sayılı imar kanununun 18.maddesine göre parselasyon işlemi yapılmasında isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1676 K: 1991/3189 T: 23/12/1991

Parselasyon işlemine tabi tutulan davacı taşınmazının düzenlenmeden önce tümden kamu hizmet ve tesislerine ayrıldığı ve bu haliyle kamulaştırılması gerektiği göz önünde bulundurularak davacıya müstakilen beş imar parseli verilmesinde isabetsizlik görülmediği nedeniyle işlemin mahkemece iptaline karar verilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/5 K: 1991/2101

Parselasyon işlemi nedeniyle düzenleme sınırı içeresindeki kamu alanlarının karşılanması amacıyla % 35′ e kadar düzenleme ortaklık payı alınabileceğinden, belediyece böyle bir hesaplama yapılmaksızın % 35 pay alınmak suretiyle belediye adına imar parselleri oluşturulmasında isabet görülmediği hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/288 K: 1991/1975 T: 09/10/1991

Geçerli ve bağlayıcı nitelikte bir vekaletname veya muvafakatname bulunmadığından parselasyon işlemi konusunda paydaşlardan birisine yapılan tebligatın diğer paydaşlar açısından dava açma süresine başlangıç olarak alınmayacağı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/197 K: 1991/1934 T: 08/10/1991

Parselasyon işlemi nedeniyle taşınmaz maliklerinden düzenleme masrafların iştirak adı altında bedel istenemeyeceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/2470 K: 1991/1853 T: 30/09/1991

2981 sayılı yasada belirlenen amaçların gerçekleştirilmesi için tesis edilen imar ıslah planında (parselasyonu içeren) mevcut imar planının öngördüğü sisteme uygunluğunun aranmasının mümkün bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1680 K: 1991/1803 T: 19/09/1991

Davacıya ait parselin iptali istenilen imar planları ile düzenlenen sahanın hemen bitişiğinde bulunduğu, sözü edilen taşınmazın bu planla bir kısmının kamulaştırılmasının öngörüldüğü, diğer bölümünün ise işlevsiz bırakıldığı anlaşıldığından, davanın mahkemece ehliyet yönünden reddinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/3045 K: 1991/1754 T: 09/07/1991

Davacı, parselinin parselasyon planı kapsamında kalmaması nedeniyle iptalini istediğinden işlemin davacının menfaatini ihlal ettiği gözetilmeksizin davanın mahkemece ehliyet yönünden reddine karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1949 K: 1991/1307 T: 30/05/1991

Parselasyon işlemine tabi tutulan alanda bazı parsellerden düzenleme ortaklık payı alınmamasında isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1991/118 K: 1991/1209 T: 16/05/1991

3194 sayılı imar kanununun 18.maddesi ile ilgili yönetmeliğin 10-a maddesi hükmünün mutlak uygulaması gerekli bir kural olmadığı, mümkün olması halinde düzenleme ile oluşacak imar parsellerinin… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/3016 K: 1991/781 T: 11/04/1991

Parselasyon planının incelenmesinden davacıya ait taşınmazın da parselasyon planına dahil edilmesi gerektiği anlaşıldığından, düzenleme dışı bırakılması nedeniyle davacının dava açılabileceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1762 K: 1991/311 T: 26/02/1991

Islah imar planı belediye meclisi tarafından onaylanmadığından kesinleşmeyen bu plana göre yapılan parselasyon planında mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1990/1169 K: 1990/2609 T: 13/12/1990

Tapu sicil müdürlüğüne verilen tapu istem belgesi tarihi itibariyle parselasyon planının tebliğ edildiğinin kabulü zorunlu bulunduğundan bu tarihe göre 60 gün içerisinde açılmayan davanın süreden reddi Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/689 K: 1990/2362 T: 28/11/1990

Bilirkişi raporunda, yapılan parselasyon planının mevzuata uygun olmadığı belirtildiğinden işlem mahkemece iptal edilmişse de parsellerin bölünmesi imar planı ile öngörülen yoldan kaynaklandığı, imar planının ise iptalinin istenmediği nedeniyle anılan yolun bu davada tartışılamayacağı, imar planı lejandına göre davacının irtifak hakkı sahibi bulunduğu hazineye ait taşınmazın müstakil olarak korunmasının mümkün olmadığının anlaşıldığı nedeniyle hazineye ait diğer parsellerle şuyulandırılmasına öngören parselasyon planında isabetsizlik görülmediği burada mülkiyet hakkı sahibinin hazine aldığı ve düzenlemesinin de hazine yararını korumakla yükümlü olan valilikçe yapıldığı, düzenlemeye giren taşınmaz üzerinde davacı şirketin irtifak hakkının devam edip etmediği konusunun ise bu davanın dışında olduğu Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/641 K: 1990/2207 T: 20/11/1990

Parselasyon yapılan alanda belediyenin özel mülkü varsa bu taşınmazlar dan da düzenleme ortaklık payı alınması gerektiği, %35’in altında pay alınması halinde belediyelerin bu oranı %35’e tamamlayarak aradaki farkı kendi adlarına tapuda tescil ettiremeyecekleri Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/2440 K: 1990/2158 T: 14/11/1990

Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda yapılan düzenlemede davacının fiilen kullandığı taşınmazın imar parseli olarak korunmasına karşın dağıtımda bu parselin başkasına tahsis edildiği, davacıya ise, ıslah… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1352 K: 1990/1920 T: 25/10/1990

Parselasyon planına ilan süresi içerisinde itirazda bulunulması nedeniyle bu itirazın reddine ilişkin işlemin tebliğ tarihi itibariyle parselasyon işleminin kesinleşmesi söz konusu olduğundan, mahkemece 3194 sayılı imar kanununun bu konudaki özel hükmü göz önünde bulundurulmaksızın 2577 sayılı iyuk nun 11.maddesine göre davanın süre yönünden reddinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1790 K: 1990/1697 T: 11/10/1990

3194 sayılı imar kanununun 18.maddesine göre düzenleme yapılmayan bir alanda davacıdan düzenleme ortaklık payı adı altında taşınmazın % 35 lik kısmının bedelsiz terk edilmesinin istenemeyeceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/2266 K: 1990/1426 T: 25/06/1990

Parselasyon planına konu yerdeki kamu alanlarının tüm parsellerden eşit şekilde alınacak paylarla oluşturulması gerektiğinden, düzenleme işleminin sadece bir parsel malikine daha fazla müstakil parsel tahsisinin mümkün olup olmadığı noktasından incelenmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/1949 K: 1991/1307 T: 30/05/1991

Parselasyon işlemine tabi tutulan alanda bazı parsellerden düzenleme ortaklık payı alınmamasında isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/239 K: 1990/1008 T: 21.5.1990

İdare mahkemesince; parselasyon işlemi “yeni oluşan imar parsellerinin mümkün mertebe aynı yerde veya yakınındaki eski parsellere tahsisinin sağlanacağı” kuralına uyulmadığı gerekçesiyle iptal edilmiş ise de aynı yerden parsel tahsisinin mümkün olup olmadığı ve düzenleme ortaklık paylarının parseller arasında eşit dağıtılıp dağıtılmadığı hususları incelenmeden karar verilmesinde isabet görülmemiştir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/2251 K: 1990/870 T: 14/05/1990

Düzenleme sahasında belediye başkanının taşınmazı da bulunduğu anlaşıldığından, onun katılmasıyla parselasyon planının onaylanmasında usul hükümlerine uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/21 K: 1990/792 T: 19/04/1990

Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki belgelerin incelenmesinden 8200 m2 alanlı kadastro parselinin tümünün parselasyona tabi tutularak plan notu gereği 3000 m2 alanlı iki bağımsız parsel verilebileceği nedeniyle parselin bir bölümünün parselasyona tabi tutulması ve hisseli şekilde parsel verilmesi işleminde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/919 K: 1990/701 T: 16/04/1990

İdare hukuku ilkelerine göre ancak doğmuş zararların tazmini istenebileceğinden, Danıştay’ca iptal edilen parselasyon planı nedeniyle muhtemel kira gelirinin tazmini isteminin mahkemece reddinde isabetsizlik görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/901 K: 1990/477 T: 28.3.1990

3194 sayılı imar kanununun 18. Maddesinin uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 11. maddesine göre evvelce ifraz edilmiş bulunan parsellerin parselasyon işlemine tabi tutulması halinde düzenlenme ortaklık payının ancak % 35`e tamamlanması mümkün olduğundan, evvelce ifraz edilen ve bu nedenle % 14 oranında pay alınan davacılara ait parselden, düzenleme sahasına dahil parsellerden % 23 oranında düzenleme ortaklık payı alındığı göz önünde bulundurularak ancak % 23`e tamamlanacak şekilde düzenleme ortaklık payı alınabileceği hakkında Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1988/2108 K: 1990/286 T: 08/03/1990

Bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyada yer alan belgelerin birlikte incelenmesinden, düzenleme sahası sınırının yol eksenlerinden geçirilmediği, d.o.p’nın imar adalarına dengeli bir şekilde dağıtılmadığı, yol fazlası kısımların düzenlemeye giren alana katılmaması sebebiyle d.o.p. oranının yükseltildiği nedeniyle yapılan parselasyon planında imar mevzuatına uyarlık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1988/2465 K: 1989/2337 T: 29/11/1989

Yapılan parselasyon işlemi sonucu belediye ile hisseli olarak başka bir şahsa verilen parselin belediyeye ait payının o şahsa satılmasına karar verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı, bu parsel ile ilgisi olmayan davacının parselasyon planına karşı da dava açmadığı anlaşıldığından, mahkemece satış işleminin iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1989/265 K: 1989/1913 T: 11.10.1989

Müşterek mülkiyete konu bir taşınmazın parselasyon işlemine tabi tutulması halinde oluşacak tüm parsellerin paydaşlara yine müşterek mülkiyet şeklinde tahsis edilmesi gerekir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1988/1763 K: 1989/409 T: 22.2.1989

Kadastro parselinin büyük kısmı yolda kalmışsa, iki ayrı parselden hisse verilebilir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1988/1456 K: 1988/1497 T: 29/12/1988

Parselasyon planlarına karşı açılan davalarda dava açma süresinin anayasanın 125.maddesine göre yazılı bildirim tarihinden itibaren başlayacağı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/622 K: 1987/1163 T: 26/11/1987

6785 sayılı imar kanununun 42. maddesinin uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin 32.maddesindeki sıralamaya uyulmaması hususunun düzenlemeye giren alanlardaki iki parselin dışında başka parseller için de söz konusu olup olmadığının ve davacıların paydaşı olduğu parsel üzerindeki etkisinin ne olacağının araştırılması gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/76 K: 1987/970 T: 21/10/1987

Üzerinde yapılaşma olduğu anlaşılan kadastro parselinin parselasyon planı dışında bırakılarak düzenleme yapılmasında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/376 K: 1987/818 T: 16/09/1987

Parselasyon işlemi sırasında genel hizmetlere ayrılan yerler için %35’e kadar düzenleme ortaklık payı alınabileceği, genel hizmetlere ayrılan kısımlar hesaplanmasından mutlak olarak %35 oranında pay alınamayacağı gibi parselasyon işleminin hibe koşuluna bağlanamayacağı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1987/14 K: 1987/625 T: 10/06/1987

Davacıya pay verilen imar parselinin oluşturulan diğer parsellerden çok büyük olduğu anlaşıldığından, sözü edilen parselin büyük bırakılma sının nedenlerinin açıklanmaması sebebiyle parselasyon planının mahkemece iptaline karar verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/1389 K: 1987/624 T: 10/06/1987

Davacıya ait parselin, imar yönetmeliğinde belirlenen parsel genişliği ölçüsüne getirilmesi amacıyla bitişik parselle şuyulandırılmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/873 K: 1987/168 T: 18/02/1987

Parselasyon sonucu oluşturulan iki parsel inşaata elverişli durumda bulunmadığından ve ancak ikisinin birleşmesiyle bir imar parseli meydana gelebileceğinden, bu parsellerden birinin payının diğer parselin sahibine satılmasında isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/852 K: 1987/167 T: 18/02/1987

Düzenleme sahasında 96 m2 den daha küçük parsel oluşturulmadığından ve davacı parselin müstakil imar parseli haline getirilmesi durumunda komşu parselin plandaki kullanım şekline sokulması mümkün… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/754 K: 1987/116 T: 09/02/1987

Evvelce % 50 si belediyeye bedelsiz terk suretiyle yapılan parselasyon işleminde kadastro parseli olarak ayrılan yerden yeniden düzenlemede % 25 den fazla düzenleme ortaklık payı… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/470 K: 1986/879 T: 21/10/1986

Keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu davacıların iştirak halinde malik oldukları taşınmazın parselasyona tabi tutularak, oluşturulan parsellerin ferdileştirilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/893 K: 1986/747 T: 25/09/1986

Düzenleme sahası olarak belirlenen bölgedeki parsellerin üzerinde yapılaşma olması, tevhit, ifraz yada terkle imar planına uygun hale gelebileceği nedeniyle bu parsellerin düzenleme dışında bırakılarak davacıya ait parselin de bulunduğu bir takım parsellerin parselasyona tabi tutulmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/630 K: 1986/717 T: 10/07/1986

Davacıya, kadastro parselinin bulunduğu yerde oluşturulan parselden pay verilmesi yerine başka yerlerdeki parsellerden pay verilmesinin yerinde olmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/332 K: 1986/674 T: 26/06/1986

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, parselasyona tabi tutulan alandan kamulaştırılacak alan çıkarıldıktan sonra kalan bölüm üzerinden düzenleme ortaklık payı alınması gerekirken, önce düzenleme ortaklık payı alınarak böylece düzenleme ortaklık payının yasada öngörülen orandan fazla alınmasından isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1986/97 K: 1986/318 T: 25/03/1986

Sadece adada bir parselin inşaata elverişli hale getirilmesi amacıyla diğer parsel malikinin muvafakati da alınmaksızın yapılan kısmi düzenlemenin mevzuata aykırı olduğu Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/983 K: 1986/275 T: 18/03/1986

Parselasyon nedeniyle umumi hizmetlere ayrılan yerlerin belediyece sahiplerinin rızası alınmaksızın bedelsiz alınamayacağı yolunda verilen mahkeme kararında isabet bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/834 K: 1986/175 T: 17/02/1986

Kat adedi imar planı ile belirlendiğinden, imar plan değişikliği yapılmadıkça parselasyon planı ile kat adedinin değiştirilemeyeceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/910 K: 1986/173 T: 17/02/1986

İmar planı değişikliği ile öngörülen yaya yolunun oluşturulması amacıyla sadece iki parselin düzenlemeye tabi tutulmasında mevzuata aykırılık bulunmadığı her düzenlemede taşınmazların bu düzenleme nedeniyle değerlerinin artacağının kuşkusuz olduğu Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/958 K: 1986/172 T: 17/02/1986

Davacının parselinin de dahil olduğu 47 parselle ilgili parselasyon planı Danıştay kararı ile iptal edilmiş ve belediyece yeniden düzenleme yapılmış bulunduğundan, davacının parseli eski durumunu korumuş olsa bile yeni düzenlemeye karşı dava açabileceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/900 K: 1986/129 T: 11/02/1986

Bilirkişi raporunda, parselasyona tabi tutulan parselin üzerinde eski eser olan yapı yanında tüm parselin koruma kararı kapsamında bulunduğu belirtilmişse de bunun dayanağının açıklanması gerektiği ve yüksek kurul kararının eski eser olan yapının bahçe kısmını kapsayıp kapsamadığının araştırılması gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2022/1716 K: 2022/6839 T: 8.6.2022

Dava konusu parselasyon işlemine karşı askı süresi içerisinde yapılan itirazın reddine belediye encümeni kararında ve kararın bildirilmesine dair işlemde 5233 sayılı Kanunun geçici 6. maddesi gereğince 15 günlük özel dava açma süresinin bulunduğuna dair bir açıklamaya yer verilmediği, bu durumda, Anayasa’nın 40. maddesinde yer alan düzenlemeye uygun olarak idari yargı yoluna başvurma süresinin gösterilmemiş olması nedeniyle bakılan davada 60 günlük genel dava açma süresinin uygulanacağı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/829 K: 1985/1237 T: 10/10/1985

Kadastral parsel üzerindeki yapının korunması ve müstakil bir imar parseli üzerinde bırakılması ilkesinin parselasyona ilişkin düzenlemesinin sağlığı açısından diğer unsurlarla birlikte değerlendirilmesi gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/261 K: 1985/1233 T: 10/10/1985

Parselasyon işlemlerinde imar parsellerinin mutlaka eski kadastro parseli üzerine rastlatılması zorunluluğu bulunmadığı, bunun bir iptal nedeni olmadığı, ancak parselasyon planının tebliğ edilmemesi nedeniyle işlemin iptalinin sonucu itibariyle yerinde olduğu Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/307 K: 1985/1046 T: 11/06/1985

Üzerinde üçüncü şahsa ait gecekondu bulunan yol artığı belediyeye ait arsanın davacılara ait arsa ile şuyulandırılmasının ancak 2981 sayılı kanuna göre gecekondu hakkında işlem yapıldıktan sonra yapılabileceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/288 K: 1985/1006 T: 10/06/1985

Parselasyon planının davacıya tebliği edilmemesi nedeniyle parselasyon işleminin mahkemece iptal edilmesinde sonucu itibariyle isabetsizlik bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/142 K: 1985/919 T: 27/05/1985

Parselasyon yapılması yolundaki istemin reddine ilişkin işlemin yargı denetimine tabi olduğu, mahkemece bu konuda idari eylem ve işlem niteliğinde yargı kararı verilemeyeceği nedeniyle davanın reddinde isabet olmadığı, ancak kısmi düzenleme isteminin idarece reddinin yerinde olduğu Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1985/238 K: 1985/727 T: 17/04/1985

Kısmen kamulaştırılan taşınmazın kamulaştırılmayan bölümündeki değer artışının kamulaştırma bedelinden düşülmesinin, taşınmazın kalan bölümünün daha sonra parselasyon işlemine tabi tutularak bu parselden düzenleme ortaklık payı alınmasına engel teşkil edemeyeceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/1229 K: 1985/711 T: 15/04/1985

İmar planında değişiklik yapılmaksızın parselasyon planında yapılan düzeltme ile imar yolunun değiştirilemeyeceği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/204 K: 1985/694 T: 15/04/1984

Mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu davacıya ait taşınmazın parselasyon işlemine tabi tutulmasında ve kamu kullanımına ayrılan yerlerde olmayıp imar parseli niteliğinde olan ilkokul alanından davacıya pay verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1982/3330 K: 1985/422 T: 05/03/1985

Davacıya kadastro parseline karşılık müstakil bir imar parseli verilmesinde mevzuata aykırılık olmadığı, kalan payına karşılık aynı yerde aynı şart ve değerdeki 4 adet imar parselinde oluşan 113 adadan pay verilmesi mümkün iken, eşdeğerde olmayan, kat nizamı farklı başka bir adadan pay verilmesinde isabet bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/930 K: 1985/121 T: 22/01/1985

Evvelce verilen iptal kararlarından sonra yapılan parselasyon planında mevzuata aykırılık bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/834 K: 1985/101 T: 16/01/1985

Parselasyon işlemi sırasında tahsis edilen yeni parsellerin eski parsele uzaklığı ile ekonomik değerlerinin göz önünde bulundurulması gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1984/3340 K: 1982/3933 T: 26/12/1984

Parselasyon sonucu oluşturulan parsellerin bir bölümünün inşaata elverişli imar parselleri niteliğinde olmadığı anlaşıldığından, parselasyon planında mevzuata uyarlık bulunmadığı Devamını Oku