Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/320 K: 2005/3583 T: 15/06/2005

Büyükşehir belediye kanununda yapılan değişiklik uyarınca tüzel kişiliği sona ermiş olsa da imar planına karşı köy tüzel kişiliğini temsilen dava açan muhtarın, gerçek kişi olarak “mahalle sakini” sıfatıyla dava açma ehliyetinin varlığının değerlendirilmesi gerektiği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/8138 K: 2005/2635 T: 06/05/2005

Dava konusu uygulama imar planı değişikliğinin üst ölçekli nazım imar planı hükümlerine uygun olması, 1/5000 ölçekli planın da dava konusu edilmemesi karşısında, idare mahkemesince imar planına yönelik olarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, imar planının da iptaline karar verilmesinde isabet bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/4731 K: 2005/2499 T: 25/04/2005

Uygulama imar planı değişikliğinin iptali istemiyle açılan davada bölgeye ilişkin üst ölçekli olarak 1/5000 ölçekli yerine 1/2000 ölçekli nazım imar planının bulunduğu, ancak dava konusu planın yapımıyla ilgili yönetmelikte de öngörülen koşulları taşımayan harita ve kadastro mühendisinin üstlenmesi mümkün olmadığından işlemin iptali yolundaki mahkeme kararında sonucu itibariyle isabetsizlik olmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5553 K: 2005/2424 T: 20/04/2005

Plan değişikliği isteminin cevap verilmemek suretiyle reddedilmesi yolundaki dava konusu işlemin belediye meclisince tesis edildiğinin kabulü ile uyuşmazlığın esasının incelenerek karar verilmesi gerekirken, idare mahkemesince imar planı değişikliği isteminin belediye meclisince görüşüldükten sonra karar bağlanması gerektiği nedeniyle verilen iptal kararında bu nedenle isabet görülmediği Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2004/6309 K: 2005/2411

Taşınmazın maliki olmayan ve dava açma ehliyetini belde sakini sıfatına değil, taşınmazın zilyedi olduklarından bahisle ileride doğması ihtimali bulunan bir hak iddiasına dayandıran davacıların, beldenin arıtma tesisi yer seçimi işlemine karşı dava açma ehliyetinin bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5866 K: 2005/2170

İmar planıyla belirlenmiş yapılaşma koşullarını açıklayıcı, belirleyici ve bütünleyici nitelikte olduğu tartışmasız bulunan plan notlarını bazı yapılar için uygulanıp bazıları için uygulanmamasının, planın bütünlüğünü ve dengesini bozacağı, şehircilik ilkeler ve planlama esaslarına aykırı olacağı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2003/5532 K: 2005/2129

Asıl olan beldenin planlı gelişimi olduğundan planlama sürecinin başlamasından ve planların hazırlanmasından sonra anılan planın kabul edilmemesine ilişkin belediye meclisi kararının bozulmasına ilişkin il idare kurulu kararında hukuka aykırılık bulunmaması nedeniyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin mahkeme kararında isabet olmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/1509 K: 2021/10818 T: 6.10.2021

Bakanlar Kurulunun riskli alan kararının hukuka aykırı olduğunun yargı kararıyla tespit edilmesi veya yürürlükten kalkmış olması halinde bu karar doğrultusunda hazırlanan nazım ve uygulama imar planları ile uygulama imar planına dayanılarak yapılan parselasyon işleminin de hukuka aykırı hale geleceği tabidir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/1222 K: 2020/7449 T: 10.9.2020

Davacıların kendi iradeleri ile sözleşmeleri imzaladıkları görülse de, davacıların dava açmaktaki amacı ile dava açmakla ulaşmak istediği sonuç göz önünde bulundurulduğunda beyanlarından, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden ve yapılan incelemelerden, davacıların, taşınmazlarının ihale yoluyla satışına engel olmak ve hak kaybına… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/1202 K: 2020/7441 T: 10.9.2020

Davacıların kendi iradeleri ile sözleşmeleri imzaladıkları görülse de, davacıların dava açmaktaki amacı ile dava açmakla ulaşmak istediği sonuç göz önünde bulundurulduğunda beyanlarından, dava dosyasındaki bilgi ve belgelerden ve yapılan incelemelerden, davacıların, taşınmazlarının ihale yoluyla satışına engel olmak ve hak kaybına uğramamak için sözleşme imzalamayı kabul ettikleri, sözleşme sonrasında da taşınmazların devrine engel olmak için sözleşme ile verilen vekâletnamelere ilişkin azilname düzenledikleri, söz konusu davacıların subjektif dava açma ehliyetinin varlığının devam ettiğinin kabulü gerekmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2019/1054 K: 2022/2450 T: 2.3.2022 (Önemli)

Bir alanda, 1/5000 ölçekli nazım imar planında nüfus yoğunluğuna ilişkin belirleme yapılmış ise, üst ölçekte belirlenen yoğunluğu aşar şekilde 1/1000 ölçekli uygulama imar planında yapı ve nüfus yoğunluğunun artırılması halinde, imar mevzuatına ve planların kademeli birlikteliği ilkesine aykırılık oluşacaktır. Gerekli altyapı analizlerinin yapılmadığı, teknik ve sosyal donatı alanlarının ayrılmadığı, plan açıklama raporlarında yoğunluk artışını zorunlu kılan teknik gerekçelerin ortaya konulmadığı durumlar hukuka aykırılık teşkil edecektir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2018/8973 K: 2021/8970 T: 28.6.2021

Uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planı notunun ve bu plan uyarınca onaylanan 24.06.2016 tarihli, 2733 sayılı kentsel tasarım projesinin da dayanaktan yoksun kaldığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/12931 K: 2018/3793 T: 24.4.2018

Kıyı Kanunuyla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. İmar Kanunu ve Kıyı Kanununda yer almayan taşınmazın imar hakkının transferini öngören söz konusu yöntemin uyuşmazlığa konu plan değişikliği ile kabul edilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/8714 K: 2018/1157 T: 12.2.2018

Dava konusu nazım imar planından sonra yapılan imar planı değişiklikleri nedeniyle görülmekte olan davanın konusuz kaldığından söz edilebilmesi için, davacının dava açmakla elde etmek istediği hukuki sonuçların imar planı değişikliği ile karşılanmış olması gerektiği. Alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle, dava konusu nazım imar planının dayanaktan yoksun kaldığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/6307 K: 2018/4311 T: 7.5.2018

Dava konusu nazım imar planından sonra, plan onama sınırının tamamını kapsayacak şekilde hazırlanan nazım imar planı revizyonu nedeniyle görülmekte olan davanın konusuz kaldığından söz edilebilmesi için, davacının dava açmakla elde etmek istediği hukuki sonuçların imar planı revizyonu ile karşılanmış olması gerektiği açıktır. Alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle, dava konusu nazım imar planının da dayanaktan yoksun kalmıştır. Devamını Oku