Son Yazılar

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2024/903 K: 2024/1746 T: 25.3.2024

İmar uygulaması sonrası dava konusu edilen kısımda davacıların paydaşlık durumunun oluştuğu, keşif sırasında alınan tanık beyanlarına göre imar uygulaması öncesinde zeminde bulunan fabrika binasının olduğu alanın satıcı paydaş tarafından kullanıldığı, boş arsa olarak davalıya satışının gerçekleştirildiği, bilirkişi raporunda yapılan açıklama ve önceki yıllara dayalı hava fotoğrafları ekli rapor içeriğine göre fiili taksim durumunun bulunduğu belirtilmekle pay satan paydaşın payına karşılık olan bölümü kullanmaları sırasında davacının bu bölümde hak iddia etmediği, bu durumda ön alım talebinde bulunulamayacağı Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2023/1566 K: 2024/1225 T: 29.2.2024

Ön alım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle ön alım hakkını kullanması dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası 14.2.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2023/1562 K: 2024/1204 T: 29.2.2024

Her ne kadar bir kısım davacı tanıkları taşınmazın taksim edilmediği ve taşınmazın farklı dönemlerde farklı paydaşlarca kiraya verildiği, kira paralarının paylaşıldığı yönünde beyanlarda bulunmuş ise de; dinlenen davalı tanıklarının beyanları, mahkeme hakiminin gözlemi, bilirkişi raporu ve ekli krokisi ile geçmiş yıllardaki kullanım durumunu gösteren uydu görüntüleri birlikte değerlendirildiğinde taşınmazın davalı tanıklarının beyanlarında belirtildiği üzere fiilen taksim edilerek kullanıldığı Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2022/5472 K: 2023/150 T: 12.1.2023

Mahkemece yapılan keşif, keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından davacı tarafın dava konusu taşınmazda fiilen kullandığı bir yerin olduğu anlaşılsa dahi davalının veya davalıya pay satanların fiilen kullandığı bir yer tespit edilememiş olup bu durumda fiili taksimin varlığından söz edilemez. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2021/8745 K: 2023/1125 T: 27.2.2023

Önalım davalarında fiili taksime değer verilmesi için, taksimin yazılı olarak yapılması ya da taşınmazın çok sayıda paydaşının bulunması halinde, tüm paydaşlar tarafından fiilen kullanılan bölümlerin olması gerekmez. Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz, paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2021/8043 K: 2023/136 T: 12.1.2023

Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK’nın 2 nci maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2021/7848 K: 2023/21 T: 9.1.2023

Önalım davalarında fiili taksime değer verilmesi için, taksimin yazılı olarak yapılması ya da taşınmazın çok sayıda paydaşının bulunması halinde, tüm paydaşlar tarafından fiilen kullanılan bölümlerin olması gerekmez. Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz, paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması 4721 sayılı TMK’nın 2 nci maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Devamını Oku

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi E: 2021/7671 K: 2023/19 T: 9.1.2023

Önalım davalarında fiili taksime değer verilmesi için, taksimin yazılı olarak yapılması ya da taşınmazın çok sayıda paydaşının bulunması halinde, tüm paydaşlar tarafından fiilen kullanılan bölümlerin olması gerekmez. Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz, paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması 4721 sayılı TMK’nın 2 nci maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2020/272 K: 2022/1487 T: 10.11.2022

Ön alım davasına konu payın bulunduğu taşınmazda paydaşlar arasında fiili taksim yapıldıktan sonra, bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, aynı taşınmazda farklı bir bölüm kendisine bırakılan ve satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle ön alım hakkını kullanması dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Filli taksimin, iddia eden tarafından kanıtlanması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2021/676 K: 2023/96 T: 15.2.2023

Yargısal içtihatlara göre paydaşlar arasında fiili taksim bulunduğu taktirde önalım hakkının kullanılmasının dürüstlük kurallarına aykırı olduğunun kabul edilebilmesi için, yasal önalım hakkına konu payın ilişkin bulunduğu bir taşınmazın bulunması, bu taşınmazın paydaşlarca kendi aralarında taksim edilmesi ve davacı ile davalıya pay satan paydaşın/paydaşların taşınmazın belirli bir kısmını kullanması gerekli ve yeterlidir. Devamını Oku