Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 1996/4650 K: 1996/5328 T: 26.11.1996

Anayasanın 125. maddesinde, idari işlemlere karşı açılacak davalarda sürenin yazılı bildirim tarihinden başlayacağı bağlanmış, 2577 sayılı yasanın 7/2. maddesinde de buna koşut hüküm öngörülmüştür. Parselasyon planlarına karşı açılacak davalara ilişkin 12.02.1970 tarih, 1969/2 E., 1970/1 K: sayılı İçtihadı birleşme kararında da ilan tarihinin dava açma süresinin başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği belirtilmiştir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/4550 K: 1995/1016 T: 14.3.1995

Belediyelerin yaptıkları parselasyon işlemini hatalı olması nedeniyle sahip oldukları yetkiye dayanarak iptal etmeleri halinde bu hususun ayrıca mahkemece tespitine gerek bulunmamaktadır. Parselasyonun tapuya tescili, parselasyonun iptali halinde tapuya başvurunun reddi idari işlemler olup, bu işlemler idari davaya konu olur. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/3927 K: 1995/899

2981 sayılı Yasanın 10/c maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemi sonucunda, hissesinden fazla yer işgal etmek suretiyle inşa edilen imar mevzuatına aykırı yapıların korunması amacıyla, hisseyi aşan oranda yer tahsis edilemeyeceği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/3956 K: 1995/859 T: 22.2.1995

İmar planında okul alanı olarak öngörülen yerde bu plana uygun olarak yapılan parselasyon işlemi ile oluşturulan ve kadastral parsel sahiplerinin paydaş kılındığı parselin, imar planlarında öngörülen kullanım biçimleri değiştirilmedikçe ve yeni kullanım biçimleri zorunlu kılmadıkça değiştirilmesine olanak bulunmamaktadır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/1213 K: 1994/4338 T: 17.11.1994

2981 s. Yasada öngörülen bedele dönüştürme yolu düzenleme alanlarında küçük hisselerin yaratacağı teknik ve hukuki sorunların önlenmesi, küçük oranlı hisseli imar parselleri oluşmasını önleme ve bu tür taşınmazda ferdileştirmeyi sağlıklı duruma getirme amacına yönelik olarak düzenlenmiştir. Bu durumda davacıya müstakilen tahsis edilemeyen kısmın bedele dönüştürülmesinde mevzuata aykırılık yoktur. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/1986 K: 1994/4142 T: 10.11.1994

Uyuşmazlık konusu davacı parselinin de yer aldığı düzenleme alanında uygulanacak düzenleme ortaklık payı hesabında; kamu alanlarına ayrılan yerler toplamından kapanan kadastral yolların miktarı düşüldükten sonra kalan miktarın kadastral parsellere bölünmesi sonucu bulunan oranın uygulanması gerekir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/1816 K: 1994/4047 T: 8.11.1994

Belediyelerin, imar uygulamaları sonucu % 35 düzenleme ortaklık payı oranından fazla olarak alınan yer için takdir edilen bedel yerine arsa vereceklerine ilişkin kanuni yükümlülüğünün bulunmadığı, diğer taraftan, bu yoldaki bir istemin ancak düzenleme işlemine karşı açılacak bir davada incelenebileceği, düzenleme işlemi kesinleştikten yıllar sonra yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin düzenleme işlemi dışında bir işlem olması ve davacı isteminin bu aşamada idarenin kabulüne bağlı bulunması nedeniyle dava konusu işlemde mevzuata aykırılık yoktur. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/4147 K: 1994/3075 T: 21.9.1994

Davacının hissesinin kendisine müstakil ya da hisseli olarak bir yer verilmesini gerekli kılacak büyüklükte olmasına karşın, bu hissenin bütünüyle bedele dönüştürülmesi imar mevzuatına açık bir aykırılık oluşturduğu gibi, bu durumun hak ve adalet kavramlarıyla bağdaştırılması da olanaklı değildir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/4629 K: 1994/2895 T: 14.9.1994

Düzenlemeye tabi tutulan davacıya ait parselin de içinde bulunduğu alan, Göl kıyısındadır. Göl mutlak koruma alanında olup, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliğinin 17. maddesinin B bendi gereğince mutlak koruma alanlarında hiçbir yapı yapılamayacağı öngörülmüştür. Böylece hiçbir şekilde yapı yapılması mümkün olmayan bir alan parselasyon işlemiyle konut alanına açılamayacağından düzenleme işleminin iptaline karar verilmesi sonucu itibariyle yerindedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/3088 K: 1994/2443 T: 13.6.1994

İmar düzenlemelerinde öncelikle düzenlemeye girecek alanın boyutlarının, daha sonra da bu alanda genel hizmetlere ayrılacak alanların belirleneceği, düzenleme ortaklık payının düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların düzenlemeye giren kısımlarının yüzölçümleri ile genel hizmetlere ayrılan alanların oranlanması yoluyla bulunacağı, umumi hizmetlere ayrılan alanlar düzenleme ortaklık payı alarak alınan arsa ve arazi parçalarının toplamı yoluyla karşılanamıyorsa bu durumda kamulaştırma yönteminin uygulanacağı, buna göre söz konusu bu alanlar belirlenmeksizin düzenleme ortaklık payının alınamayacağı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1993/3019 K: 1994/1933 T: 11.5.1994

2981 sayılı yasanın 10/c maddesi gereğince yapılan düzenlemede belediyenin parselde hissesi bulunması halinde, düzenlemeden sonra belediyeye de tahsis yapılması gerektiğinden, belediye adına hisse tahsisi yapılmak suretiyle aynı parselde yapısı bulunan kişilerin daha küçük hisse sahibi olmalarına neden olunduğu gerekçesiyle düzenleme işleminin iptalinde isabet yoktur. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/335 K: 1994/1679 T: 28.4.1994

Belediyelerin sadece başka parsellerdeki hisselerini birleştirmek için 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca parselasyon işlemi yapamaz. İstemin Özeti: Sakarya İdare Mahkemesinin 3.11.1993 günlü, E: 1992/486, K: 1993/955 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir. TÜRK MİLLETİ… Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1994/175 K: 1994/1311 T: 12/04/1994

Davacı taşınmazının yer aldığı bölgenin mevcut imar planının fiili durum dikkate alınarak ıslah imar planı şeklinde yeniden düzenlenerek belediye meclisi kararıyla onandığının anlaşılması karşısında, mevcut imar planıyla öngörülmüş olan ada sistemine uyulmaksızın yapıldığından bahisle parselasyon işleminin iptali yolundaki idare mahkemesi kararın da isabet bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 1996/5651 K: 1997/5364 T: 27.11.1997

3194 s. Yasa'nın 18. maddesi uyarınca yapılan parselasyonda, düzenlemeye giren hisseler bedele dönüştürülemez. 2981 s. Yasa'nın öngördüğü bedele dönüştürmenin amacı tamamen küçük hisselerin değerlendirilmesine yönelik olduğundan, davacının müstakil imar parseli tahsis edilebilecek büyüklükteki hissesinin bedele dönüştürülmesi işlemi 2981 s. Yasa uyarınca da yerinde değildir. Devamını Oku