Danıştay 6. Dairesi E: 1990/2078 K: 1992/1469 T: 10/04/1992
Terasın üstünün öndülünle kapatılmasının kat ilavesi sayılamıyacağı nedeniyle yıktırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Terasın üstünün öndülünle kapatılmasının kat ilavesi sayılamıyacağı nedeniyle yıktırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
3194 sayılı imar kanununun 32. maddesinde belirtilen usule uyulmaksızın yapının yıktırılmasında karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Yeni kurulan belediyenin sınırları içerisinde kalan yerdeki inşaat nedeniyle önceki belediye tarafından verilen para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin mahkemece yetki yönünden iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
Binanın, dış görünümünün şehir estetiğini bozduğu gerekçesiyle 3194 sayılı imar kanununun 40.maddesine istinaden mühürlenmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
İdarece iptal edilen ruhsatın düzenleniş tarihi itibariyle anayasa mahkemesinin iptal kararına kadar yürürlükte olduğu tartışmasız ise de daha sonra sözü edilen ruhsatın dayanağı olan yasa hükmünün anayasa mahkemesince iptal edilmesi sonucu idarece geri alınmasında isabetsizlik bulunmadığı, kazanılmış hak iddiasının ise, ruhsatın yürürlükte olduğu dönemde inşaata başlanmış olması ve anayasa mahkemesinin iptal kararına kadar taraflarca ulaşılan seviyenin kanıtlanması halinde bu kısımların kazanılmış hak olarak değerlendirilmesinin yapının yıkımına ilişkin davada incelenmesi gerektiği Devamını Oku
Projesine göre dubleks olan bir yapıya 10.11.1985 tarihinden önce başlandığı anılan yapının iki katının da tamamlanması gerektiği nedeniyle bu yanının 2981 sayılı yasa kapsamında bulunduğu Devamını Oku
Beton santralı inşaatının yapı kapsamında olması nedeniyle ruhsat alınması gerektiği Devamını Oku
Uzun mesafeli ve kısa mesafeli mutlak koruma alanında kalan yapının yıktırılmasında hukuka aykırılık yoktur. Devamını Oku
Ruhsatlı şekilde yapılan yapının bulunduğu yerin paydaşı kişi, inşaata muvafakat etmediğini belirttiğinden, bu yapının mülkiyet uyuşmazlığı sonuçlanıncaya kadar durdurulması yolunda tesis edilen işlemde isabetsizlik görülmediği Devamını Oku
İmar yasası gereği verilen para cezasına karşı sulh ceza mahkemesince açılan davanın reddine ilişkin kararın bozulması durumunda dayanağı kalmayan ödeme emrinin iptali gerekir. Devamını Oku
Ödeme emri, esasına ilişkin para cezası kesinleşmeden düzenlenmiş ise de dava devam ederken para cezasına karşı açılan dava reddedildiği nedeniyle ödeme emrinin düzenlenmesinde sonuç itibariyle isabetsizlik görülmediği Devamını Oku
İlçe belediyesince verilen inşaat ruhsatına istinaden yapılan yapının büyükşehir belediyesince mühürlenerek durdurulmasında isabet görülmediği Devamını Oku
3194 sayılı imar kanununun 42.maddesine istinaden verilen para cezasının süresinde ödenmemesi halinde gecikme zammı alınmayacağı Devamını Oku
İlçe belediyesi sınırları içerisinde bulunan yapılarla ilgili işlerin bu belediyece yürütülmesi gerektiği nedeniyle söz konusu inşaatlarla ilgili olarak verilen para cezasının tahsili amacıyla ödeme emrinin de ilçe belediyesi tarafından düzenlenmesi gerektiği Devamını Oku
Ödeme emrinin dayanağını oluşturan belediye encümeni kararında kamu alacağının konusu, miktarı ve dayandığı mevzuat hükümleri açıkça belirtildiğinden ayrıca ihbarname düzenlenmesine gerek bulunmadığı nedeniyle aksi yöndeki mahkeme kararında isabet görülmediği Devamını Oku
3194 sayılı imar kanununun 32.maddesinde belirtilen 30 günlük sürenin belediye ve valiliklerce yapı sahiplerine tanınması gereken sürenin üst sınırı olduğu, işin niteliğine göre makul bir sürenin de tanınmasının mümkün olduğu, ancak yapının uyuşmazlık konusu katının ruhsata bağlanması mümkün bulunmadığından, mahkemece bir aylık süre beklenmediği için yıkma kararının iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku
3194 sayılı imar kanununun 32.maddesinde tanınan 30 günlük sürenin belediye ve valiliklerce yapı sahiplerine tanınması gereken sürenin üst sınırı olup, işin mahiyetine göre daha az bir sürenin tanınmasının da mümkün olduğu Devamını Oku
3194 sayılı imar kanununun 32.maddesinde tanınan 30 günlük sürenin belediye ve valiliklerce yapı sahiplerine tanınması gereken sürenin üst sınırı olup, işin mahiyetine göre daha az bir sürenin tanınmasının da mümkün olduğu Devamını Oku
Aynı kişiye ait olan bir apartmanın iki dairesinin birleştirilmesinin ruhsata tabi bir iş olmadığı bu kanunun yasa ve yönetmeliğe aykırı bir yönü bulunmadığı Devamını Oku
Taşınmazın bir başka belediye sınırları içerisine alınması durumunda önceki belediyece bu taşınmaz üzerindeki yapının yıktırılmasına ilişkin işlem idarenin devamlılığı ilkesi nedeniyle geçerliliğini korur. Devamını Oku
Yol ve kanalizasyonun tahrip edilmesi halinde bu mahzurun giderilmesi için masrafın belediyece arsa sahibinden istenebileceği, bu durumda da dava konusu ihbarnamenin yargısal denetiminin yapılması gerekirken zararın telafisi için adli yargı yerine başvurulması gerektiği nedeniyle ihbarnamenin mahkemece iptaline karar verilmesinde isabet görülmediği Devamını Oku