Son Yazılar

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/12150 K: 2006/136 T: 23.01.2006

Belediye imar müdürlüğünden alınan cevabi yazıya göre, dava konusu taşınmazın uygulamalı imar planına dahil olmadığı gibi nazım imar planı kapsamı dışında belediye sınırları dahilinde olup etrafı da meskun olmadığı gibi belediye hizmetlerinden de yararlanmadığı anlaşılmaktadır. Taşınmaz bu özellikleri itibariyle arazi niteliğindedir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14998 K: 2006/173 T: 23.01.2006

Münavebe bitkisi olarak kabul edilen buğday ve seker pancarının dekara ortalama verim miktarları İl Tarım Müdürlügu'nce bildirilen resmi verılerden yüksek, şeker pancarı ve soğanın dekara üretim masrafları ise İl Tarım Müdürlüğü'nce bildirilen resmi verilerden düşük alınması doğru değildir. Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2005/14477 K: 2006/444 T: 226.01.2006

Bilirkişi kurulunca emsal alınan taşınmazların emlak vergisine esas olan metrekare değerlerinin karşılaştırılmasında, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmazlardan daha değerli olduğu anlaşılmasına rağmen bilirkişi kurullarınca dava konusu taşınmazın emsal taşınmazlardan daha değersiz olduğu kabul edilerek değer biçildiğinden alınan rapor geçersizdir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/9029 K: 2006/1358 T: 223.02.2006

İmar planında yer almayan bir taşınmazın, arsa sayılabilmesi için belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (belediyece meskun olduğu için veya meskun hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vs.) yararlanan ve meskun yerler arasında yer alması gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/9958 K: 2006/1912 T: 09.03.2006

Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre, iklim koşulları, arazinin toprak ve topoğrafik yapısı ile bölgesindeki konumu (büyük yerleşim yerlerine uzaklığı v.b.) gözetildiğinde, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerle benzer nitelikte olan ülkemizin değişik yörelerindeki kuru tarım arazilerinin değerlendirilmesinde, (değeri önemli biçimde etkileyen kanıtlanmış, farklı ve özel bir etkenin bulunması durumu dışında) kapitalizasyon faiz oranı % 6 olarak alınmaktadır. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2005/10455 K: 2006/2160 T: 16.03.2006

Mahkemece, münavebeye alınan ürünlerin dava tarihi itibariyle dekar başına ortalama verimi ve üretim giderleri ile kg başına toptan satış fiyatlarını gösterir listenin İl Tarım Müdürlüğünden getirtilmesinden sonra kamulaştırma bedelinin bu verilere göre belirlenmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınmalı, oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulmalıdır. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2006/1753 K: 2006/4456 T: 29.05.2006

Yargıtay uygulamalarında üzerinde irtifak hakkı kurulmuş olan taşınmazda bu irtifak nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün (taşınmazın cins ve niteliğine uygun kullanımı önemli ölçüde etkileyen özel bir durum yoksa) irtifaktan etkilenen alanın mülkiyet değerinin arazide en fazla % 35’ini, arsada ise en fazla %… Devamını Oku

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi E: 2006/9276 K: 2006/12640 T: 21.11.2006

Kısmen kapama fıstık bahçesi ve kısmen kapama meyve bahçesi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma sahasına mücavir olan bölümüne net geliri üzerinden değer biçilmesi doğru olduğu gibi, davacının yasal müracaatına rağmen kamulaştırılmayan bu bölümdeki değer kaybı oranının belirlenmesi sonucu bedelinin tespiti ve tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1992/817 K: 1992/1331 T: 12.3.1992 

İrtifak hakkı kurulması için yapılan kamulaştırmalarda kamulaştırma bedeli mülkiyetin kamulaştırılması için tespit edilecek olan bedelden fazla olamaz. Faiz, kamulaştırmadan evvelki el atma tarihinden itibaren hesaplanamaz. Kamulaştırmadan önceki dönem için ancak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istenebilir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 1992/98 K: 1992/603 T: 17.2.1992

Belediye ve mücavir alan sınırları dışında bulunan bu gibi taşınmazların çevresinde turistik tesislerin, kooperatif evlerinin ve diğer sosyal ve ekonomik faaliyetlere konu tesislerin bulunması onun arsa niteliğini kazanmasına yeterli olmayıp, bu gibi yerlerin ayrıca imar planı ile iskan sahası olarak ayrılan yerlerden bulunması ya da konut, turistik, sınai tesis yapılmak amacıyla parsellenen ve tapuya bu yolda şerh verilen arazi parçalarından bulunması gerekir. Devamını Oku