Son Yazılar

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/4456 K: 2017/8359 T: 26.10.2017

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında  hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/4286 K: 2018/1160 T: 12.2.2018

Uyuşmazlığa konu alanın riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararında hukuka uyarlık bulunmaması nedeniyle, dava konusu nazım imar planının dayanaktan yoksun kaldığı anlaşıldığından, hukuka uygun olmayan nazım imar planının iptaline karar verilmesi gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2016/4253 K: 2017/4971 T: 20.6.2017

Uyuşmazlığa konu alan için gerekli olan yukarıda yer verilen ayrıntılı teknik çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği, bölgenin sağlıklı yapılaşmasının taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanmasının hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için alınan acele kamulaştırma kararında hukuka aykırılık görülmediği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2005/899 K: 2007/2196 T: 24.04.2007

1967 yılında 775 sayılı Yasa uyarınca “Gecekondu Önleme Bölgesi” olarak ilan edilmiş bulunan alanda kalan gecekondular nedeniyle, daha sonra 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan af başvurusunun kabul edilmesi suretiyle düzenlenmiş tapu tahsis belgelerinin, 775 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanması gereken bir alanda, 2981 sayılı Yasa hükümlerine dayanılarak işlem tesis edilmesi mümkün olmadığından, geri alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/6316 K: 2017/7084 T: 3.10.2017

Transfer kavramının ismen kentsel dönüşümle ilgili çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği açıktır. Kanunla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/2838 K: 2018/6550 T: 6.9.2018

Riskli Alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürütmesinin durdurulması karşısında anılan riskli alan kararına göre yapılan dava konusu imar planlarının hukuki dayanağı kalmadığından, dava konusu imar planında ilgili parsel yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9417 K: 2019/4393 T: 16.5.2019

Belediyelerin ancak Yasa’da öngörüldüğü şekilde, bir bölgede konut alanları, sanayi alanları, ticaret alanları, teknoloji parkları, kamu hizmeti alanları, rekreasyon alanları ve her türlü sosyal donatı alanları oluşturmak, eskiyen kent kısımlarım yeniden inşa ve restore etmek, kentin tarihi ve kültürel dokusunu korumak veya deprem riskine karşı tedbirler almak amacıyla kentsel dönüşüm ve gelişim projelerini uygulayabileceği, belediyeler tarafından hangi amaçla kentsel dönüşüm ve gelişim alanlarının ilan edildiğinin, bu yönde alınan kararlarda açıkça ortaya konulması gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9421 K: 2019/4395 T: 16.5.2019

Bir alanın kentsel dönüşüm veya kentsel gelişime yönelik proje alanı olarak tespit edilmesini zorunlu kılan nedenlerin ne olduğuna ve sınır tespitinde hangi kriterlerin dikkate alındığına ilişkin teknik, nesnel ya da bilimsel metotlarla ortaya konması gerekir. Kentsel dönüşüm alanı sınırının nesnel, teknik ve bilimsel veri, tespit ve analizlere dayandırılması gerekir. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/10514 K: 2018/6547 T: 6.9.2018

Riskli Alan ilanına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürütmesinin durdurulması karşısında anılan riskli alan kararına göre yapılan dava konusu imar planlarının hukuki dayanağı kalmadığından, dava konusu imar planında ilgili parsel yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9805 K: 2016/1942 T: 20.4.2016

Bir alanın riskli alan ilan edilebilmesi için, alanın üzerindeki yapılaşma sebebiyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığına veya zemin itibariyle riskli olduğuna dair teknik rapor olması gerektiği, buna uygun olmayan kararların iptali gerektiği, bu durumda bu kararlara dayanılarak alınan acele kamulaştırma kararının da iptali gerektiği. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/9551 K: 2019/7778 T: 20.9.2019

Transfer kavramının ismen çeşitli mevzuata girdiği görülmekte ise de; kamulaştırma yöntemine alternatif olarak kabul edilen bu yöntemin, başta İmar Kanunu olmak üzere yasa ile özel olarak tanımlanması ve hüküm altına alınması gerektiği ve bu kavramın uygulanmasına ilişkin esasların da yine yasal mevzuatta düzenlemesi gerektiği açıktır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/6037 K: 2017/8082 T: 19.10.2017

Kıyı Kanunu ve Yönetmelik hükmüne göre kısmi yapılaşma olması durumunda kazanılmış hak; anılan yapıların mevcut haliyle korunmasına ilişkin olup, daha sonra yapılacak imar planlarında 100 metrelik sahil şeridinin Kıyı Kanununa uygun olarak planlanması ve yeni yapılaşmaların Kıyı Kanununa uygun olması gerektiği kuşkusuzdur. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/5245 K: 2016/1938 T: 20.4.2016

İdarelerce hazırlanan raporlarda, binalar gözlemsel olarak incelenerek kalite olarak “iyi”, “orta” ve “kötü” diye sınıflandırılmış ise de, niceliksel bir ölçüt verilmediği ve diğer bilgilerin genel itibarıyla gözlemsel bilgiler içerdiği, alanın riskli alan ilan edilebilmesi için Kanunun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşulların detaylı bir teknik rapor ile oluşturulmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/5196 K: 2016/7403 T: 16.11.2016

Riskli alan üzerindeki binaların yıkılarak arsa haline gelmesi ve 6306 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen en az üçte iki çoğunluk nisabının sağlanması karşısında anılan maddenin 2. fıkrasında belirtilen acele kamulaştırma yapılabilmesi için gerekli şartların oluşmadığı, uygulamadaki problemlerin birinci fıkra uyarınca çözümlenmesi gerektiği hakkında. Devamını Oku

Danıştay 6. Dairesi E: 2015/4774 K: 2017/597 T: 1.2.2017

Kanunla, önceden var olan haklar sınırsız olarak korunmadığından, Kıyı Kanununun çıktığı tarih itibariyle oluşan hakkın daha sonra yapılan imar planlarında da aynen korunması mümkün olmadığı gibi söz konusu 100 metrelik sahil şeridinin Kanunda belirtildiği şekilde imar planıyla kamunun yararlanmasına açılması zorunluluk arz etmektedir. İmar Kanunu’nda yer almayan taşınmazın imar hakkı transferini öngören söz konusu yöntemin 6306 sayılı Kanun kapsamında hazırlanan uyuşmazlığa konu plan notları ile kabul edilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı Devamını Oku