Son Yazılar

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1990/520 K: 1991/11 T: 30.01.1991

Ortaklığın giderilmesi davası, büyük özelliği olan davalardandır. Öncelikle çift taraflı (actio duplex) bir davadır. Verilecek karardan her iki taraf da yararlanacaktır. Bu itibarla da, davacının yalnız satış yoluyla ortaklığın giderilmesini istemesine karşın eğer davalı aynen taksim talep eder ve koşullarının da mevcut bulunduğu anlaşılırsa mahkemece taksim suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebileceği kuşkusuzdur. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2791 K: 2021/875 T:  29.06.2021

Ortaklığın giderilmesi davasına konu mal üzerinde mülkiyete ilişkin bir uyuşmazlık bulunması hâlinde, ortaklığın giderilmesi davasının sonlandırılmasından önce mülkiyet konusundaki uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekir. Böyle bir durumda uyuşmazlık konusu sulh hukuk mahkemesinin görev alanına giriyorsa uyuşmazlık dava içinde çözümlenecek, aksi hâlde başka mahkemede açılan/açılacak olan dava 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)'nun 165/1. maddesi gereğince görülmekte olan ortaklığın giderilmesi davası için bekletici mesele yapılması gerekecektir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1753 K: 2020/279

4 adet bağımsız bölümün ortaklığının giderilmesi istendiğine ve davacı ile davalıların veraseten iştirakli bulunduğuna göre mahkemece, öncelikle bağımsız bölümlerin her birinin bir paydaşa düşecek şekilde gerekirse ivaz ilavesi suretiyle aynen taksiminin mümkün olup olmadığı hususunun uzman bilirkişiler aracılığı ile araştırılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2020/220 K: 2020/726

Taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi asıl olduğundan, her birinin kendi payına düşeni aldığı ve diğer mirasçıların paylarına düşenler bakımından da karşılıklı olarak vazgeçtikleri açık ve kesin şekilde belirlenmedikçe taksimin sabit olduğu kabul edilemeyecektir Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/2000 K: 2021/690

Yargıtay uygulamalarında da istikrarlı bir şekilde kabul edildiği üzere tamamlanmış yapının fiili durumu ile onaylı projesi arasında aykırılıkların bulunması ya da yapının imara uygun ancak projesiz inşa edilmiş olması gibi kat mülkiyeti kurulmasına engel oluşturan eksikliklerin mevcut olduğu durumlarda hemen kat mülkiyeti kurulamayacağı sonucuna varılmayarak, bu eksikliklerin giderilip yasal koşullara uygun hâle getirilmesi mümkün ise bunun isteyen tarafa tamamlattırılması yoluna gidilmesi gerekmektedir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2004/140 K: 2004/135 T: 03.03.2004

Ortaklığın giderilmesi davaları, paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallar ile haklarda, paydaş yada ortaklar arasında yürürlükte olan tapulu mülkiyet ilişkisini sora erdirip bireysel mülkiyete geçişi sağlayan çift yönlü, yanlar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Ortaklardan birinin davayı takip etmesi halinde diğer davalardan farklı olarak o kimse davacı durumuna girer. Gerek davacı ve gerekse bütün davalılar bakımından bu halde dava devam eder. Davanın reddine ilişkin kararı temyiz etmemiş olanlar bakımından kararın kesinleşmiş olduğu kabul edilemez. Taraflardan birisi temyiz edip karar bozulmuş ise bozma kararı temyiz etmeyen paydaşları da etkiler. Paydaşların hepsini etkileyecek bir karar verilmedikçe ortaklığın giderilmesi söz konusu olamaz. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2009/3039 K: 2009/4993

Davacı, başkasına ait arsa üzerinde bulunan miras bırakana ait 3 katlı binanın ortaklığının giderilmesini istemiş ise de ortaklığın giderilmesi istenilen bina bilirkişi kurulu raporuna göre arzın mütemmim cüz'ü niteliğinde olup zeminden ayrı olarak satılması mümkün olmadığından ortaklığın giderilmesi istenemez. Öte yandan davacı binanın yıkılıp enkaz bedelinin ortaklığının giderilmesini de istemediğine göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2012/1078, K: 2012/2235

İİK.’nun 121. maddesi uyarınca hacze konu olan şey, borçlu ortağa ait miras veya iştirak halinde tasarruf olunan bir mal hissesi olup, haczine karar verilen hissenin elbirliği hükümlerine göre bağımsız olarak satışı mümkün değildir. Bu durumda borçlu ortağın miras payının da bulunduğu mal üzerindeki ortaklığın aynen taksim veya satış suretiyle giderilmesi söz konusu olup alacaklı da İİK’nun 121. Maddesi uyarınca İcra Mahkemesinden alacağı yetki belgesine dayanarak bu davayı açabilmektedir. Kural olarak ortaklığın giderilmesi davasında dava hakkı ortaklardan bir yada birkaçına ait olup alacaklının dava hakkının borçlu ortaktan bağımsız olarak düşünülmemesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2003/253 K: 2003/270 T: 02.04.2003

Elbirliği mülkiyetine tabi bir malda payı bulunan borçludan alacaklı olan kişi, anlatıldığı şekilde İcra Tetkik Merciinden alacağı yetkiye dayanarak borçlunun da içinde bulunacağı tüm elbirliği ortaklarına karşı dava açıp bu davayı sonuçlandıracaktır. Buradaki dava açmak hakkı hakime ya da başka bir kişiye tanınmamış, yalnızca mirasçıya ya da Tetkik Merciinden ortaklığın giderilmesi davasını açma yetkisini alan alacaklıya tanınmıştır. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 1988/6585 K: 1988/870 T: 02.11.1988

Müşterek mülkiyette her bir paydaşın kendi payı bakımından dilediği zaman ortaklık durumunun sona erdirilmesini isteme hakkı vardır. Bu hak Medeni Kanunun 627. maddesinde açıklıkla belirtilmiştir. MK.nun 627. maddesinde ortaklığın giderilmesinin önlenmesi hallerinden birisi de taksiminin münasip olmayan bir zamanda yapılması ve istenmesi halidir. Taşınmaz malın münasip bir zamanda satılması hali, bu hakkın diğer paydaş için zararlı olacak bir şekilde kullanmasını önlemek maksadıyla konulmuştur. Bu hüküm MK.nun 2. maddesinin özel bir uygulama halinden ibarettir. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/11193 K: 2005/12201 T: 26.12.2005

Aynen bölünerek paylaştırmanın (taksimin) mümkün olması durumunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para (ivaz) eklenerek denkleştirme sağlanır. Davada paydaşlar arasında anlaşma olmadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalanın diğer paydaşlara verilmesi şeklinde aynen bölünerek paylaştırmaya karar veremez. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/11193 K: 2005/12201 T: 26.12.2005

Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle belediyeden, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin (taksimin) mümkün olup olmadığı sorulur. İfraz projesinde kimlere nerelerin verileceği konusunda paydaşlar anlaşamazlar ise hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir. Onay makamından olumsuz cevap gelmesi halinde paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/2149 K: 2005/3765 T: 05.04.2005

Paydaşlığın giderilmesi davalarında mahkemece malın aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilebilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ile imar mevzuatına göre aynen bölüşmenin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen bölünerek paylaştırılmasına karar verilemez. Keza paydaşlar rıza göstermedikleri takdirde taşınmazın bir bölümü paylı bırakılamaz. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2005/2232 K: 2005/3951 T: 25.04.2005

Aynen bölünerek paylaştırma (taksim) halinde teknik bilirkişiye ifraz (taksim) projesi düzenlettirilerek bu projeye göre taşınmaz Belediye veya mücavir alan hudutları içerisinde ise Belediye Encümeninden karar alınmak suretiyle, Belediye dışında ise İl İdare Kurulundan İmar Yasası ve Yönetmeliğine göre bölüşmenin (taksimin) mümkün olup olmadığı sorulur, ifraz projesinde kimlere nerelerin verileceği konusunda paydaşlar anlaşamazlar ise hakim huzurunda kura çekilerek belirlenir. Devamını Oku

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi E: 2002/2492 K: 2002/2691 T: 15.04.2002

Payların denkleştirilmesi, gerektiğinde ivaz ilavesi ve gruplama ortaklar anlaşmazlarsa kur´a çekmek suretiyle hangi bağımsız bölümün hangi ortağa isabetinin belirlenmesi sadece muristen kalan taşınmazlar için mümkündür. Yoksa müşterek paydaşların herbiri varsa payına karşılık belirli bir bağımsız bölüm almış, onu kullanıyorsa paydaşların diğerinin kullandığı bağımsız bölümde hakkı yoksa ivaz ilavesi, pay denkleştirilmesi, kura çekme gerekmez. Devamını Oku

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/10076 K: 2019/1142 T: 19.02.2019

Aynen taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi davalarında her bir paydaşa bir bağımsız bölüm düşmesi asıl ise de, Dairemizin uygulamalarında mirastan elbirliği/iştirak mülkiyetinin söz konusu olması halinde birden fazla elbirliği/iştirak halindeki malike bir bağımsız bölümün tahsis edilmesi suretiyle de ortaklığın giderilmesi mümkündür. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2012/4841 K: 2012/6479 T: 29.05.2012

Kat Mülkiyeti Yasasının 12. maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen davacı tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi, bu hususlar yerine getirildiği takdirde de; taşınmaz üzerindeki yapıda her bir bağımsız bölümün değeri ve bu değere göre özgülenecek arsa payı uzman bilirkişi aracılığıyla saptanıp varsa fiili taksime göre, taksim yoksa çekilecek kura ile önce her paydaşa birer bağımsız bölüm özgülendikten sonra gerekiyorsa bedel farkı nedeni ile ödenecek ivaz da belirlenmek suretiyle payların denkleştirilmesi, yönetim planını imzalamaktan kaçınması halinde imzalanmış sayılması suretiyle tahkikatın ikmal edilmesinden sonra kat mülkiyetine geçiş yoluyla ortaklığın giderilmesine; belirtilen koşulların oluşmaması halinde ancak, satışa karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/9162 K: 2005/1250 T: 24.02.2005

Davaya konu taşınmaz üzerindeki yapının onaylı projesine aykırılıkları bulunduğu saptandığına göre, ilgili belediyeden alınacak ön bilgiye göre yapının mevcut haliyle imar mevzuatına ve bulunduğu yerin imar durumu ile fenne aykırılık oluşturmadığı veya imara ya da projeye aykırılıklar giderildiği takdirde onay verilebileceğinin saptanması halinde, öncelikle aykırılıkların giderilmesi, eksiklerin tamamlatılması daha sonra yapının fiili durumunu yansıtan projenin hazırlattırılıp, ilgili İmar Müdürlüğünün onayının ve buna bağlı olarak oturma izin belgesinin alınması, ayrıca Kat Mülkiyeti Yasasının 12 nci maddesinde sayılan diğer belgelerin tamamlattırılması için kat mülkiyetine geçiş suretiyle ortaklığın giderilmesini isteyen tarafa yetki ve yeterli süre verilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/11086 K: 2018/1343 T: 22.02.2018

Kat mülkiyetine konu olmaya elverişli bir taşınmaz üzerindeki ortaklığın giderilmesi davasında, ortak maliklerden birinin yargılamanın herhangi bir aşamasında paylaşmanın aynen taksim yoluyla yapılmasını istemesi durumunda hakim 12. maddedeki belgeleri de tamamlattırıp taşınmaz mülkiyetinin kat mülkiyetine çevrilmesine ve paylar denkleştirilmek suretiyle bağımsız bölümlerin ortaklara ayrı ayrı özgülenmesine karar vermelidir. Devamını Oku

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi E: 2004/524 K: 2004/819 T: 12.02.2004

Dava konusu taşınmazın İmar Yasası hükümlerine öre iki ayrı parselin ortaklaştırılması sonucu oluştuğu ve ortaklaştırılan taşınmazlardan birinin kat mülkiyetine tabi olduğu gözetilerek, Kat Mülkiyeti Yasası´nın 54. maddesi hükmü uyarınca işlem yapılması ve buna göre ortaklığın giderilmesine karar verilmesi gerekir. Devamını Oku

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/5151 K: 2019/46 T: 14.01.2019

Taksim isteyen hissedarlara süre verilerek Kat Mülkiyeti Kanununun 12. maddesinde belirtilen eksikliklerin giderilmesi suretiyle paydaş ve bağımsız bölüm itibariyle herbir müşterek malike/paydaşa en az bir bağımsız bölüm verilerek kat mülkiyeti oluşturulması ve bağımsız bölüm ve daireler arasındaki değer farkının ise ivaz ilavesiyle denkleştirilmesi mümkün bulunmaktadır. Devamını Oku