Son Yazılar

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2009/11467 K: 2009/13357

Tenkis davalarında zamanaşımını düzenleyen Kanuni Medeninin 513.maddesinde iki ayrı ilkeye yer verilmiştir. Birincisi, öğrenme gününü esas alan bir yıllık süre, diğeri ise; vasiyetnameler için açıldıkları günden, tenkise tabi diğer bütün tasarruflar için de miras bırakanın ölüm tarihinden itibaren beş yıllık süredir. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/10113 K. 2015/10825

Türk Medeni Kanunu’nun 571/1. maddesi ise “Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.” hükmünü amirdir. Bu süre hak düşürücü nitelikte olup hakim tarafından yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınır. Devamını Oku

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2013/18968 K: 2014/3622

Tasarruf nisabı, terekenin vefat günündeki haline göre hesaplanır. Mahkemece yapılacak iş; terekenin ölüm günündeki değeri ve 11.11.1994 tarih ve 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı esas alınarak belirlenecek saklı pay ve sabit tenkis oranını, tercih tarihindeki değerle çarpmak ve hasıl olacak sonuç uyarınca; hükmü temyiz etmemiş olan davalılar yönünden davacı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da gözetilerek hüküm kurmaktan ibarettir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2014/12039 K: 2015/15097

Türk Medeni Kanunu’nun 565/3. maddesi gereğince mirasbırakanın ölümünden önceki bir yıl içinde yapılan bağışlamalar koşulsuz tenkise tabi olup ölümünden önceki bir yıldan sonra yapılanlarda ise saklı payı ihlal kastının araştırılacağı tartışmasızdır. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2017/1267 K:2017/1685

Dinlenilen davacı tanıklarının mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile temlikte bulunduğu konusunda beyanda bulunmamalarına ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılması için sözleşme anında temlikte bulunanın bakıma muhtaç olmasının şart olmamasına ve ekonomik durumunun bozuk olmasına göre mirasbırakanların saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile temlikte bulunduğu kanıtlanamamıştır. Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekir Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/5017 K: 2013/11134

Davalıya yapılan tasarrufun tenkisine sıra geldiği takdirde tasarrufun tümünün değeri ile davalıya yapılan fazla teberru arasında kurulan oranda (sabit tenkis oranı) tasarrufa konu malın paylaşılmasının mümkün olup olamayacağı araştırılmalıdır. Bu araştırma sonunda tasarrufa konu mal sabit tenkis oranında bölünebilirse bu kısımların bağımsız bölüm halinde taraflar adına tesciline karar verilmelidir. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2015/1635 K: 2015/3655

Muris yaşadığı yerin zenginlerinden olup, satış ihtiyacının bulunmadığı, satış bedelleri ile gerçek bedeller arasında fahiş fark olduğu, davalıların savunması ve tanık beyanları ile taşınmazların temliklerinin bedelsiz olduğu, murisin tüm mirasçıları arasında hak dengesini gözetir, kabul edilebilir bir paylaştırma yapma iradesi ile hareket ettiğinden de söz edilemeyeceği açıktır. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2015/8387 K: 2015/8613

Mirasbırakanın sağlar arası tasarruflarından ölümünden önceki bir sene içinde yaptığı bağışlamalar kast aramaksızın mutlak tenkise tabidir. Bir yıldan daha önceki bağışlamalar ise, saklı pay kuralarını etkisiz kılmak kastıyla yapılmış oldukları takdirde tenkis edilebilir. Davacılar, temlikin saklı payı zedeleme kastı ile yapıldığını ileri sürerek eldeki davayı açtıklarına göre bu iddialarını kanıtlamakla yükümlüdürler. Devamını Oku

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2001/5021 K: 2001/6543

Miras bırakan tarafından ölümü halinde ödenmek üzere kendi adına veya başkası lehine akdedilen veya kendi namına akdedilip de sağlığında ya da ölüme bağlı bir tasarruf ile başkasına devir olunan veya ölenin sağlığında karşılıksız olarak başkasına temlik edilen sigortalar, satın alma değerleri oranında tenkise tabidir. Devamını Oku

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2015/10272 K: 2015/13864

Türk Medeni Kanunu’nun 559.maddesine göre; vasiyetnamenin iptali davasında 1 yıllık hak düşürücü süre davacının tasarrufu, iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten başlar. Gene aynı kanunun 571.maddesinde ise, dava açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten itibaren 1 yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin üzerinden 10 yıl geçmekle düşer. Devamını Oku

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2015/18257 K: 2016/374

Gerek iptal, gerekse tenkis davasının incelenebilmesi için öncelikle dava konusu vasiyetnamenin açılıp açılmadığı konusunda araştırma yapılmalıdır. Vasiyetnamenin açılıp okunduğunun tespit edilmesinin amacı, mirasçıları ve lehine kazandırma yapılan kişileri bilgilendirme ve yasal haklarını kullanmayı temine yönelik bir işlemdir. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2013/10332 K: 2013/12170

Yasanın 571/1 maddesinde ”Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer.” hükmü yer almakta olup, yasa maddesindeki süreler hak düşürücü süre niteliğindedir, bu niteliği uyarınca da taraflarca ileri sürülmese dahi hakim tarafından resen gözetilmesi gerekmektedir. Devamını Oku

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2015/4865 K: 2015/5531

Türk Medeni Kanununun 571. maddesi uyarınca tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her halde vasiyetnamelerde, açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılma tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, hakim tarafından yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınır. Devamını Oku

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2015/1687 K: 2015/6049

Mirastan çıkarma sebebi gösterilmemişse veya davalılarca ispatlanamamışsa, çıkarılan mirasçı saklı payının tenkisini isteyebilir. Bu durumda dahi, çıkarılan mirasçı saklı payı aşan miktarı isteyemez ve çıkarma işlemi saklı pay dışında yerine getirilir. Çıkarma sebebi hakkında açık yanılma yapılmışsa, çıkarma tamamen iptal edilir ve hiç çıkarma yapılmamış gibi değerlendirilir. Devamını Oku

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2014/15265 K: 2015/9073

Medeni Kanunda, ölüme bağlı tasarrufların iptali sebepleri sınırlı (tahdidi) olarak belirtilmiştir. Dava konusu vasiyetnamenin iptali talebine ilişkin, maddedeki iptal sebepleri gerçekleşmediğinden, mahkemece; vasiyetnamenin iptali talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak, dava konusu vasiyetnamenin davacı torunları yönünden tenkisi talep edildiğine göre, mahkemece; tenkis yönünden inceleme yapılmadan karar verilmesi doğru görülmemiştir. Devamını Oku

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E: 2017/1017 K: 2018/1750

Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; davacının isteminin sadece vasiyetnamenin iptaline ilişkin olduğu, dava dilekçesinde tasarruf nisabından bahsedilmesinin sebebinin nisabı aşan tasarruf nedeniyle vasiyetnamenin hukuka aykırı olduğunu dile getirmek olduğu böyle olunca yerel mahkemenin yazılı şekilde karar vermesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Devamını Oku

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E: 2008/15987 K: 2008/15044 T: 12.11.2008

Dava, ölenin eşi ile mirasçıları arasındaki vasiyetnamenin iptali, tenkis tapu iptali ve tescil davası olup; eş, birleşen dava ile; 1/2 payı ölen eşine ait ve birlikte yaşadıkları daire üzerinde, katılma hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını talep ettiğine göre, istek TMK’nın 240 ve 652. maddesine dayanmaktadır. Devamını Oku

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E: 2015/5055 K: 2015/17073 T: 3.11.2015

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasında murisin işlem ( vasiyetname düzenleme ) tarihi itibariyle hukuki işlem ( fiil ) ehliyetine sahip olduğu tespit edilir ise davacının ehliyetsizlik iddiası kanıtlanamamış olacağından bu defa davacının tenkis talebi ile ilgili inceleme-değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi ve davacının vasiyetname iptali ve tenkis talepleri yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekecektir. Devamını Oku