İmarla oluşan çap kayıtlarının düzeltilmesi, kısmi ifraz veya tevhit işlemlerinin yapılabilmesi, 3194 sayılı Yasanın 16. maddesi hükmü gereği belediye encümenlerince oluşturulacak kararla mümkündür. Oysa mahkeme tarafından 6 parselin bir bölümünün ifrazen 4 parsel kayıt maliki adına tesciline karar verilirken böyle bir idari karar alınmış değildir.
Taraflar arasında ğörülen dayada; Davacı vekili, davacı idarenin maliki bulunduğu ve ifraZla öluşan 6 parsel sayılı taşınmaza komşu 4 parsel malikleri davalıların elattığını ileri sürerek el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuştur.
Davalılar, davacı parseline herhangi bir el atmalarının bulunmadığını, inşaatlarının çok önceden tamamlandığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucu davanın davalılardan Fevzi Aslan yönünden kabulüyle, davacıya ait parsele el atmasının önlenmesine, binaların yıkımına, diğer davalı M.Ertan Şerbetçi hakkında ıslah edilen davanın kabulüyle, tecavüzlü kısmın bedeli karşılığı tapusunun iptaliyle davalı M.Ertan Şerbetçi adına tesciline karar verilmiştir.
Karar, davalı Fevzi (Fazlı)Arslan tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: K: Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davalılardan Fevzi (Fazlı) Arslan bakımından davanın kabulüne, davalı M.Ertan Şerbetçi bakımından ise zemin bedeli karşılığı taşınmazın davalıya temlikine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, çekişmeli ve tecavüzlu 6 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması ile oluştuğu ve kayıt malikinin davacı olduğu, temyiz eden davalının imar öncesi kadastral parsellerde korumaya değer bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda davalı Fevzi (Fazlı) tarafından cekismeli parsele yapılanma suretiyle vaki el atmasının onlenmesine ve muhtesatların yıkımına karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde degildir. ReddınE:
Ancak, davalı M.Ertan Şerbetçi’nin imarla oluşan 4 parselinde mevcut yapının imar uygulaması ile davacı idareye ait 6 parsele taşkın hale geldiği görülmektedir. Davacı idare vekili 19.3.2003 tarihli ıslah dilekçesinde tecavüzlü yapının teminen isabet eden taşınmaz bedelinin kendisine ödenmesi koşuluyla bu yere ilişkin ferağa razı olduğunu bildirmiş, mahkemece de bu talep gözönünde bulundurularak 8.400.000.000 TL. bedelin davacı idareye ödenmesi kaydıyla taşkın kısma ilişkin zeminin davalı M.Ertan Şerbetçi adına tesciline karar verilmiştir.
İmar düzenlemeleri düzenli şehirleşme ve yapılaşma amaçları itibariyle kamu düzenini ilgilendiren düzenlemelerdir. Bu düzenlemelerin dayanağını oluşturan idari kararlar ortadan kaldırılmadıkca idari kararla oluşturulan mülkiyet durumu değistirilemez. Duzenlemelerin bu niteligi itibariyle mahkemelerce de resen gozetılmesi gerekir.
İmarla oluşan çap kayıtlarının düzeltilmesi, kısmi ifraz veya tevhit işlemlerinin yapılabilmesi, 3194 Sayılı Yasanın 16. maddesi hükmü gereği belediye encümenlerince oluşturulacak kararla mümkündür.
Oysa mahkeme tarafından 6 parselin bir bölümünün ifrazen 4 parsel kayıt maliki adına tesciline karar verilirken böyle bir idari karar alınmış değildir.
Hal böyle olunca, yukarıdaki yasal düzenlemeler gözönünde bulundurulmak suretiyle tecavüzlü binanın işgal ettiği alanın ifraz kabiliyeti yönünden ilgili belediyeden encümen kararına dayalı bilgi alınması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK: ‘nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.3.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.