1. Anasayfa
  2. Yargıtay 1. Hukuk Dairesi

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi E: 2017/1267 K:2017/1685


Dinlenilen davacı tanıklarının mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile temlikte bulunduğu konusunda beyanda bulunmamalarına ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılması için sözleşme anında temlikte bulunanın bakıma muhtaç olmasının şart olmamasına ve ekonomik durumunun bozuk olmasına göre mirasbırakanların saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile temlikte bulunduğu kanıtlanamamıştır. Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekir

DAVA: Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanın kayden maliki olduğu 2329 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki davaya konu 10 numaralı bağımsız bölümü 01.09.2008 tarihinde davalı kızına ölünceye kadar bakma akdi ile devrettiğini, murisin bakıma muhtaç olmadığını, emekli maaşı bulunduğunu, anılan temlikin saklı payı zedeleme kastı ile yapıldığını ileri sürerek, sağlararası kazandırma işleminin iptali ile tenkise karar verilmesini istemiştir.

Davalı, mirasbırakanın yaptığı tasarrufun ölünceye kadar bakma akdi olup ivazlı bir tasarruf olduğunu, murisin ölümünden 2 yıl önce demans hastası olduğunu, sürekli ve özenli bakım gerektiren dönemlerinde kendisinin murise baktığını, bakım borcunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Dairece; “…tarafların ortak mirasbırakanları … davaya konu taşınmazın intifa hakkını üzerinde tutarak, çıplak mülkiyetini 01.09.2008 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile davalı kızı …’ya temlik etmiş ve 05.04.2012 tarihinde ölmüştür. Temlik konusu tasarruf sağlararası bir tasarruf olduğuna, tasarruf tarihi ile mirasbırakanın ölüm tarihi arasında bir yıldan fazla bir süre geçmesine göre, mirasbırakanın yaptığı tasarruf mutlak tenkise tâbi tasarruflardan değildir. Mirasbırakanın yaptığı tasarrufun yani ölünceye kadar bakma akdinin saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile yaptığını davacı tarafın TMK’nın 6. ve 6100 Sayılı HMK’nın 190.maddesine göre ispat etmesi gerekir. Dinlenilen davacı tanıklarının mirasbırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile temlikte bulunduğu konusunda beyanda bulunmamalarına ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılması için sözleşme anında temlikte bulunanın bakıma muhtaç olmasının şart olmamasına ve ekonomik durumunun bozuk olmasına göre mirasbırakanların saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı ile temlikte bulunduğu kanıtlanamamıştır. Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir…” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakiminin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma istemi değer yönünden reddedilerek gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR VE SONUÇ: Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 04.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.