1. Anasayfa
  2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2002/5796 K: 2002/7946 T: 25.11.2002


Dava ile meraya elatmanın önlenmesi istenilmiş olup davayı tarım ve köy işleri bakanlığı açmıştır; meraya elatmanın önlenmesini isteme hakkı kural olarak, hazine ile yararlanan köy veya belediye tüzelkişiliklerine aittir.

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.5.2001 gününde verilen dilekçe ile meraya müdahalenin meni, kal ve alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.6.2002 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Davacı, yazıbelen köyü 1395 sayılı mera parseline davalıların ev yapmak ve sürmek suretiyle tecavüzde bulunduklarını belirterek müdahalenin menine karar verilmesini istemiştir.

Davalılar, nizalı yerin mera olmayıp köy yerleşim alanı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkeme; nizalı 1395 sayılı mera parseli hakkında 20.12.2000 tarihinde köy yerleşim alanı çalışması yapılarak köy tüzelkişiliği adına tescil edildiği gerekçesiyle sübut bulmadığından davanın reddine karar vermiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir.

Dava ile meraya elatmanın önlenmesi istenilmiş olup davayı Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı açmıştır. Meraya elatmanın önlenmesini isteme hakkı kural olarak, Hazine ile yararlanan köy veya belediye tüzelkişiliklerine aittir.

4342 sayılı Mera Kanununun 4. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların hukuki durumu belirlenmiş 5. maddede mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilecek yerler sayılmış 6. maddede ise, mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve tahdit işlemlerinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilerek komisyonunun kurulma ve çalışma şekli kurala bağlanmıştır. Anılan Yasanın 4/1 maddesinde meraların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve bunlardan yararlanma hakkının bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olacağı hüküm altına alınmış olduğundan; Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan meralar hakkında, Hazinenin mülkün sahibi olması sıfatı ile dava açma hakkının varlığını kabul etmek gerekir. Ayrıca Hazine dışında yukarıda belirtildiği üzere yararlanan köy veya belediye’ninde dava açma hakkı vardır. Mera Kanunu 6. maddesinde mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahdit ve tahsisinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca yapılacağı belirtilmiş olup, bakanlığın yetkisi, tespit tahsis ve tahsisin değiştirilmesi ile sınırlı olduğundan anılan bakanlığa genel mahkemede mera, yaylak ve kışlaklar hakkında onları koruma yada sahiplenmeye yönelik dava açma hakkı açık bir hükümle tanınmamıştır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı genel bütçeye dahil idarelerden olmakla birlikte yasa ile verilen görevleri dışında mülkün sahibi olan hazineyi doğrudan doğruya temsil yetkisi de bulunmadığından aktif dava ehliyeti yoktur. Açıklanan nedenlerle red kararı sonucu itibariyle doğru olduğundan hükmün onanması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda yazılı gerekçeyle yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, 25.11.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.