Mecra irtifakının bağlanacağı su yolu ya da kaynağı ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlanmalıdır. Su yolunun niteliği suyun nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği, ayrıca belirlenerek kararda gösterilmelidir. İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre atanacak bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir. Davanın niteliği gereği, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
Dava, açıldığı tarihte yürürlükte bulunan önceki Medeni Kanunun 668 inci maddesi uyarınca mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkindir.
Anılan madde uyarınca “Gayrımenkul sahipleri yapılacak zarar tamamiyle ve peşin tazmin olunmak şartıyla mülkünün altından veya üstünden su yolu ve gaz ve elektrik boruları geçirilmesine, bunların başka yerden geçirilmeleri imkansız olur veya çok fazla masrafı mucip bulunur ise, müsaade etmeğe mecburdur”
Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalarda, istemin özelliği gereği en uygun yerin aranması ilkesinin geçerli olması ve bu davaların bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle aşağıdaki hususlar üzerinde durmak gerekmektedir. Şöyle ki;
1- Öncelikle davacının su yolu ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanmalıdır.
2- İrtifak hakları taşınmazların leh ve aleyhine kurulduğundan, leh ve aleyhine irtifak kurulacak taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer almaları sağlanmalıdır.
3- İrtifak hakkının kurulabilmesi için öncelikle, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi uyarınca taraf yararları da gözetilerek, en az gideri gerektiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden bu hak kurulmalıdır.
4- Mecra irtifakının bağlanacağı su yolu ya da kaynağı ile yararına mecra hakkı kurulan taşınmaz arasında kesintisiz bağlantı sağlanmalıdır.
5- Su yolunun niteliği suyun nasıl ve hangi araçlarla geçirileceği, ayrıca belirlenerek kararda gösterilmelidir.
6- İrtifak hakkının bedeli, taşınmazların niteliğine göre atanacak bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak saptanmalı ve bedel hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilmelidir.
7- Davanın niteliği gereği, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
8- Anılan maddenin son fıkrası uyarınca, istem halinde gideri davacı tarafından karşılandığında mecra hakkının tapu siciline kaydına da karar verilmelidir.
Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; Davacılar, 8 parsel sayılı taşınmazlarındaki kanalizasyonun davalının 4 numaralı parselinden geçirilerek güneydeki Garaj caddesindeki kanala bağlanması şeklinde mecra hakkı kurulmasını istemişlerdir.
Mahkemece davanın kabulüne; davalı parselinin 18.20 metrekare kesiminden geçirilecek hattın bedeli 546 milyon lira ile, kanalizasyon geçirilen alanda inşaat yapılamayacağı gerekçesiyle taşınmazın 3.500.000.000 Lira değer kaybedeceği belirtilerek 4.046.000.000 Liranın ilamın infazı sırasında davalıya ödenmek üzere depo ettirilmesine karar verilmiş, davacılar hükmü temyize getirmiştir.
Yukarıda belirtilen ilkelere göre, irtifak hakkı koşulları gerçekleşmediği halde bu yöne ilişkin kabul kararı verilmesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni sayılmamıştır.
Davacıların bedele ilişkin temyizine gelince; Mahkemece yapılan keşif sonunda inşaat teknikeri olan bilirkişi Suat Ceylan´ın 18.3.2002 havale tarihli raporundaki gerekçeye itibar edilerek bedel yönünden hüküm kurulmuş ise de, bilirkişi raporundaki “…davalıya ait 117 ada 4 numaralı parselden kanalizasyon hattının geçeceği…..350-400 metrekarelik kısmından kanalizasyon hattı geçmesi sebebiyle üzerine bina yapılamaz duruma gelmektedir…. bu durumda taşınmazın değeri 3.500.000.000 Lira azalacaktır.” Şeklindeki gerekçe yeterli değildir. Bu itibarla; mahkemece taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak bir yerel bilirkişi bir de inşaat mühendisi bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılarak yeniden rapor alınmak suretiyle mecra hakkı tesisine karar verilen 18.20 metrekare yerin irtifak bedelinin tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.