Yargıtay 14. Hukuk Dairesi E: 2003/9234 K: 2004/401

Kadastro gören yerler, kadastro kanunun 16. maddesinin (b) fıkrasına göre düzenlenen özel siciline kaydedilir, hükmü getirilmekle; mahkemece bu doğrultuda dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ve mera olarak sınırlandırılmasına ayrıca özel siciline kaydedilmesine karar vermek gerekirken -tapu iptali ile hazine adına mera olarak sınırlandırılmasına- şeklinde hüküm kurulması eksik hüküm niteliğindedir.

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.6.2003 gününde verilen dilekçe ile U. 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 5.3.1998 tarihli 1995/840 Esas 1998/169 Karar sayılı kararının tavzihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tavzih talebinin reddine dair verilen 14.10.2003 günlü hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Davacı Hazine’nin 1995/840 esas sayılı dosyada Ç. Köyü tüzel kişiliği aleyhine açtığı davada davalı köy adına tapuda kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile mera olarak sınırlandırılması istenmiş, mahkemece davanın kabulüne, tapu kaydının iptali ile Hazine adına mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Taraflarca temyiz edilmemesi üzerine hüküm kesinleşmiştir.

Davacı Hazine vekili bu davada tavzih isteyerek “tapu iptali ve mera olarak sınırlandırma” sözcüklerine ilaveten taşınmazın “özel siciline kaydedilmesi” sözcüklerinin yazılmasını istemiştir.

4342 sayılı Mera Kanunun 10 maddesinin 2.fıkrasında “Kadastro gören yerler, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 16. maddesinin (B) fıkrasına göre düzenlenen özel siciline kaydedilir” hükmü getirilmiştir. Mahkemece anılan yasa hükmü doğrultusunda dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ve mera olarak sınırlandırılmasına ayrıca özel siciline kaydedilmesine karar vermek gerekirken mahkemece; “Tapu iptali ile Hazine adına mera olarak sınırlandırılmasına” şeklinde hüküm kurulması eksik hüküm niteliğinde olup bu eksikliğin giderilmesi bozmayı ve yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

Sonuç: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1 numaralı bendindeki “taşınmazın tapusunun iptali ile Hazine adına mera olarak sınırlandırılmasına” sözcüklerinden sonra “ve özel siciline kaydedilmesine” sözcüklerinin yazılmasına, hüküm fıkrasının bu şekilde DÜZELTİLMESİNE ve düzeltişmiş şekli ile ONANMASINA, 22.1.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın