Her taşınmaz maliki, uğrayacağı zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür.
1- Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalıların diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2- Davalıların mecra hakkı bedeline yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, Türk Medeni Kanunun 744. maddesine dayanılarak açılmış mecra hakkı tesisi istemine ilişkindir. Anılan hüküm uyarınca “Her taşınmaz maliki, uğrayacağı zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür. ” Davacıların mecra geçirmeye ihtiyaçları tüm dosya kapsamı ile sabittir. Bu yüzden davalı taşınmaz malikleri komşularının mecra geçirmesine izin vermek zorundadır. Ancak, uğranılacak zararların kendilerine peşin olarak ödenmesi gerekir. Buradaki zarar; mecra irtifakı yüzünden mükellef taşınmazın, örneğin; ilerideki satışı sırasında uğrayacağı değer kaybı olabileceği gibi, yine mükellef taşınmaz malikinin mecra olarak bırakılan zeminden mülkiyet hakkına getirilen sınırlama nedeniyle, taşınmazın niteliğine göre örneğin, arsa olarak kullanılamaması tarım yapılamaması, ağaç dikilememesi…. gibi sebeplerden uğranılan zararları da kapsar. O halde, bilirkişiden ek rapor alınarak mükellef taşınmaz maliklerinin değer kaybı dışındaki yukarıda sayılan zararları objektif kriterlere esas alınarak hesaplattırılmalı bulunacak irtifak bedeli hükümden önce mahkeme veznesine depo ettirilerek sonucuna uygun bir karar kurulmalıdır. Bilirkişinin yetersiz raporuna bağlı kalınıp, bedel de depo ettirilmeden dava kabul edildiğinden karar bozulmalıdır.